İKTİSADİ KALKINMA VAKFI
E-Bülteni
İKTİSADİ KALKINMA VAKFI
E-Bülteni

TÜRKİYE-AB GÜNDEMİ: Türkiye-AB Bilim, Araştırma, Teknoloji ve İnovasyon Yüksek Düzeyli Diyalog Toplantısı

Yeşil ve dijital dönüşümün ana başlıklar olduğu ilk Türkiye-AB Bilim, Araştırma, Teknoloji ve İnovasyon Yüksek Düzeyli Diyalog Toplantısı’nda eğitim, araştırma ve inovasyonun bu alanlardaki olumlayıcı rolüne vurgu yapıldı.
TÜRKİYE-AB GÜNDEMİ: Türkiye-AB Bilim, Araştırma, Teknoloji ve İnovasyon Yüksek Düzeyli Diyalog Toplantısı

Türkiye-AB Bilim, Araştırma, Teknoloji ve İnovasyon Yüksek Düzeyli Diyalog Toplantısı

İlk Türkiye-AB Bilim, Araştırma, Teknoloji ve İnovasyon Yüksek Düzeyli Diyalog Toplantısı, 15 Kasım 2022 tarihinde, Brüksel’de gerçekleştirildi. İnovasyon, Araştırma, Kültür, Eğitim ve Gençlik’ten Sorumlu Avrupa Komisyonu Üyesi Mariya Gabriel ile Türkiye Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank'ın eş başkanlık yaptığı toplantıya ayrıca Dışişleri Bakan Yardımcısı ve AB Başkanı Büyükelçi Faruk Kaymakcı, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Çetin Ali Dönmez, TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal, Türkiye'nin AB Daimî Temsilcisi Büyükelçi Mehmet Kemal Bozay ve Türkiye ve AB tarafından çok sayıda üst düzey temsilci katıldı. Büyükelçi Kaymakcı, Brüksel ziyareti sırasında, ayrıca Dijital Çağa Uygun Bir Avrupa ve Rekabetten Sorumlu Avrupa Komisyonu Başkan Yardımcısı Margrethe Vestager, EUREKA ağı temsilcileri ve Dijital Avrupa Platformu temsilcileri ile görüşmeler gerçekleştirdi. Konuşmalar Avrupa Yeşil Mutabakatı, geleceğin sanayisi ve AB Programları başlıkları altındaki konular üzerinde yoğunlaştı.

Türkiye-AB Bilim, Araştırma, Teknoloji ve İnovasyon Yüksek Düzeyli Diyalog Toplantısı

Türkiye’nin 2003 yılından beri, AB’nin araştırma ve inovasyon programlarında önemli bir partner olduğuna işaret eden Komisyon Üyesi Mariya Gabriel, toplantıda yeşil ve dijital dönüşümler kapsamında ortak girişimleri, çabaları derinleştirmek ve bunların kapsamını genişletmek üzerinde anlaşmaya vardıklarını söyledi.

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Varank, "Bilim ve Araştırma" faslının, AB'ye üyelik müzakerelerinde Türkiye'nin en ileri seviyede hazırlıklı olduğu ve bugüne kadar müzakereye açılmış 16 fasıl içerisinde başarıyla kapatılan tek fasıl olduğunu hatırlattı. Bilim ve araştırma alanında aday ülke olan Türkiye’nin AB ile iyi bir uyum düzeyine ulaştığını, bilim, teknoloji ve araştırma alanlarında Türkiye ile AB arasındaki iş birliğini daha odaklı bir şekilde geliştirmek için ikincisi 2023 yılı içinde Türkiye’de yapılacak olan bu diyalog mekanizmasını bir fırsat olarak değerlendirdiklerini ifade etti. Türkiye ve AB’nin en son teknolojileri tasarlamak ve kullanmak ve araştırma ve inovasyon sonucunda elde ettiklerini sanayi ürünlerini dönüştürmek için isteği ve imkânı olduğuna da vurgu yaptı.

Dijital eğitim ve mesleki eğitimin inovasyon ve teknoloji transferini kolaylaştıran çok kritik bir rolü olduğunun dile getirildiği toplantıda ayrıca süregelen dijital dönüşüm ile çevreci sanayi üretimi, yenilenebilir enerji ve iklime zarar vermeyen şehirler konularında yapılabilecek iş birliği olanakları ile ilgili görüş alışverişinde bulunuldu. Gabriel, Türkiye ile AB’nin bu konuda aynı görüşte olmasından memnuniyetini ifade etti ve İzmir ve İstanbul'un çevreci ve akıllı şehirler misyonuna katılmalarının bunun göstergesi olduğunu kaydetti.

İnovasyon için kritik önemde iki önemli kuruluş olan Avrupa İnovasyon ve Teknoloji Enstitüsü (European Institute of Innovation and Technology -EIT) ve Avrupa İnovasyon Konseyinin (European Innovation Council-EIC) de Türkiye ile iş birliği kapsamında olduğu ve bu kuruluşlar aracılığıyla yapılan faaliyetler de dâhil olmak üzere kritik sektörlerdeki mevcut girişimleri ve üniversite ile iş dünyası arasındaki iş birliklerini değerlendirmek açısından bu toplantı çok önemli bir fırsat olarak görülüyor.

Toplantı sonrasında yapılan ortak açıklamada; üniversite, sanayi ve KOBİ’ler arasındaki iş birliğinin Türkiye’nin de tam üye olduğu AB’nin araştırma ve inovasyon üzerine çerçeve programı olan Ufuk Avrupa programı aracılığıyla desteklenmeye devam edileceği söylendi. Her iki taraf da yeşil ve dijital dönüşümden kaynaklanan ortak çıkarların sürdürülebilir olması için bu alanlarda yakın iş birliğini devam ettirme taahhütlerini yineledi. Bakan Varank, küresel rekabetin ana unsuru olan geleceğin dijital teknolojilerinin geliştirilmesi ve bu teknolojilerin KOBİ'ler başta olmak üzere ilgili tarafların hizmetine sunulması için gerçekleştirilebilecek ortak çalışmalarda ihtiyaç duyulan finansmanın karşılanması için Ufuk Avrupa, Dijital Avrupa ile diğer birlik programlarının ve Katılım Öncesi Mali Yardım Aracı’nın etkin kullanımını da değerlendirileceğini ifade etti.

Hatırlanacağı üzere, Komisyon ve Türkiye, 27 Ekim 2021 tarihinde, Türkiye’ye 2021-2027 döneminde AB programlarına ortaklık statüsü veren üç anlaşma imzalamışlardı: AB’nin araştırma ve inovasyon programı Ufuk Avrupa, AB’nin eğitim, mesleki eğitim, gençlik ve spor programı Erasmus+ ve Avrupa Dayanışma Programı. Bu programlara Türkiye’nin ortak olarak katılması sayesinde araştırmacılar, inovatörler, öğrenciler ile eğiticiler, öğretmen ve gençlerin Üye Devletlerdeki katılımcılarla aynı şartlarda katılma imkânı doğmuş olması önemli ve büyük bir kazanım. İnovasyon, Araştırma, Kültür, Eğitim ve Gençlik’ten Sorumlu Avrupa Komisyonu Üyesi Mariya Gabriel, Türkiye ile 100'den fazla projede iş birliği yürütüldüğünü, karşı karşıya olunan zorluklara araştırma ve inovasyon alanında yapılacak iş birlikleri sayesinde COVID-19 aşılarında, alternatif enerji kaynakları bulunmasında olduğu gibi, daha hızlı çözüm bulma ihtimalinin arttığına dikkat çekti. Yüksek Düzeyli Diyalog toplantısı kapsamında ortak çalışmaların nasıl ve hangi alanlarda güçlendirileceğine odaklanacağını bildirdi.

Bakan Varank bu toplantı vesilesi ile Türkiye’nin üyelik hedefindeki kararlılığını, AB'nin gündelik siyasi tartışmaları aşan bir yaklaşımla Türkiye ile ilişkilerini sağlam bir temel üzerinde ilerletmesini beklediklerini, Türkiye'nin AB mevzuatına Gümrük Birliği kapsamında büyük uyum sağladığını, Türkiye ile AB arasındaki ikili ticaret hacminin 2021 yılında 178 milyar dolar olarak gerçekleştiğini, mevcut ortaklığın kazanımlarını sürdürmek hatta daha da artırmak için Gümrük Birliği'nin güncellenmesinin zaruri olduğunu ve bu konuda somut adımlar atılmasının önemini hatırlattı. Türkiye’nin Rusya-Ukrayna savaşı kapsamında gıda ve savaş tutuklularının takasına ilişkin krizlerin atlatılmasındaki rolüne atıfta bulunarak "Avrupa'yı derinden etkileyen göç, enerji, güvenlik ve tedarik zinciri krizleri göz önüne alındığında, Türkiye'nin Birlik ve Avrupa için anahtar ülke olduğu aşikardır" yorumunu yaptı.

AB-Türkiye Ufuk Avrupa Ortak Araştırma ve İnovasyon Komitesi

Toplantının ertesi günü, 16 Kasım tarihinde, AB-Türkiye Ufuk Avrupa Ortak Araştırma ve İnovasyon Komitesi’nin de ilk toplantısı gerçekleştirildi. Toplantı, Araştırma ve İnovasyon Genel Müdürlüğü Genel Müdür Vekili Signe Ratso ve TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal eş başkanlığında ve Avrupa Komisyonu Araştırma ve İnovasyon Genel Müdürlüğü ev sahipliğinde Brüksel’de yapıldı . Komisyon eş başkanı Türkiye’nin Ufuk Avrupa’daki başarılarını övdü ve Türkiye’nin araştırma ve inovasyon alanlarındaki ulusal düzeydeki çabalarını ve yeni programa katılan araştırmacılarına ve şirketlerin performanslarına verdiği desteklerden memnuniyet duyduklarını ifade etti. Yeni ortaklık anlaşmasını, araştırma ve inovasyonda AB-Türkiye iş birliği için önemli bir dönüm noktası olarak niteledi. Türkiye ise Ufuk Avrupa ile kurulan ortaklığı AB ile daha yakın ilişkiler kurmanın yapı taşlarından biri olarak görüyor.

Ortak Komite için Çalışma Esaslarının kabul edilip imzalanması, Türkiye’nin Ufuk Avrupa Programı’na ortak olmasına ilişkin yeni Avrupa Araştırma Alanı’nda (European Research Area-ERA) entegrasyonun güçlendirilmesi ve geliştirilmesi, karşılıklılık ilkesinin uygulanması ve Türk şirketlerin Ufuk Avrupa Programının farklı bölümlerindeki katılımının artırılması, üzerinde konuşulan başlıca konular arasında yer aldı.

Sonuç Yerine

Bilindiği gibi, Türkiye ile AB arasında “pozitif gündem” kapsamında daha önce sağlık, ekonomi, iklim ve tarım konularında da yüksek düzeyli diyalog toplantıları düzenlenmişti. Türkiye-AB ilişkilerini canlandırmayı amaçlayan pozitif gündem sürecinde yüksek düzeyli diyalog toplantılarının yeniden başlaması önemli. İklim ve sağlık gibi güncel ve kritik alanlardaki yüksek diyalog toplantılarının yanısıra, Türkiye'nin son 20 yılda büyük ilerleme kaydettiği bilim, araştırma, teknoloji ve inovasyon alanında da yüksek düzeyli diyaloğun başlatılması Türkiye-AB ilişkilerinin de ortak ilgi konularına odaklanarak devam etmesi açısından son derece olumlu bir gelişme. Ancak bu adımlarla yetinilmemesi ve üyelik sürecinin canlandırılması ve Gümrük Birliği’nin modernizasyonu gibi mekanizmaların devreye alınması önem taşıyor.

Şehnaz Dölen, İKV Kıdemli Uzmanı

Diğer Yazılar