AB GÜNDEMİ: Avrupa Komisyonundan Sivil, Savunma ve Uzay Sanayileri Arasındaki Sinerji Eylem Planı
Avrupa Komisyonundan Sivil, Savunma ve Uzay Sanayileri Arasındaki Sinerji Eylem Planı
Komisyon Başkanı Ursula von der Leyen göreve başlamasının ardından Komisyona sivil, savunma ve uzay sanayileri arasında çapraz verimliliği sağlama ve bu konular arasında bağlantıları geliştirme görevlerini verdi. Bu doğrultuda Mart 2020'de Komisyon Sanayi Stratejisi yoluyla programlar, teknolojiler, inovasyon ve startuplar da dahil olmak üzere sivil, savunma ve uzay sanayileri arasındaki sinerjiye yönelik bir Eylem Planını açıkladı. Komisyon, ilk kez bulut, işlemciler, siber, kuantum ve yapay zeka ile savunma, uzay ve sivil kullanımlar arasındaki arayüzlerde teknolojilerin olağanüstü potansiyelini keşfederek ve bundan yararlanarak Avrupa inovasyonunu güçlendirmek için fırsatlar sunuyor. Bu doğrultuda belirlenen Eylem Planı, genel olarak üç başlık altındaki somut politika hedeflerini gerçekleştirmeyi amaçlıyor:
-Yatırımların verimliliğini ve sonuçların etkinliğini artırmak için araştırma, geliştirme ve dağıtımı kapsayan araçlar ile ilgili AB programları arasındaki tamamlayıcılığı artırma (sinerji),
-Savunma ve uzay da dâhil olmak üzere araştırma ve geliştirme için kullanılan AB finansmanının, AB vatandaşları için ekonomik ve teknolojik getirileri olduğunu destekleme (spin-off),
-Sivil sanayi araştırma çalışmalarının ve sivil odaklı yeniliğin Avrupa savunma işbirliği projelerinde kullanımını kolaylaştırma (spin-in).
Komisyon, bu hedefleri göz önünde bulundurarak sivil, savunma ve uzay endüstrileri arasındaki etkileşime odaklanan 11 eylem hedefini de duyurdu. Bu hedeflerden öne çıkanlar ise:
-Tüm ilgili AB programları ve araçlar arasında, örneğin dijital, bulut ve işlemciler alanındaki, sinerji ve sektörler arası verimliliği geliştiren bir çerçeve oluşturmak;
-Kritik teknolojilerin, önce bu teknolojilerin ne olduklarının ve gelecekteki yeterlilik gereksinimlerinin belirlenmesi ve ardından teknoloji yol haritalarının oluşturulmasıyla, sistematik ve tutarlı bir şekilde geliştirilmesini sağlamak. Son olarak, ana projelerin başlatılması bağımlılıkları azaltmayı, standardizasyonu ve birlikte çalışabilirliği teşvik etmeyi, sınır ötesi işbirliğini, yeni değer zincirleri yaratmayı ve toplumun ve AB’nin stratejik ihtiyaçlarına cevap vermeyi amaçlamaktadır;
-Birlik genelinde startupların, küçük ve orta ölçekli işletmelerin (KOBİ’ler) ve Araştırma ve Teknoloji Kuruluşlarının yenilikçi çalışmalarını, bu kuruluşların yeni fırsatlara erişimlerini kolaylaştırarak ve bir inovasyon inkübatörü oluşturarak desteklemek;
-Oyun değiştirici olma potansiyeline sahip üç ana projenin başlatılması için hazırlık yapmak: güçlü savunma boyutuyla söz konusu kritik teknoloji alanında AB sanayinin rekabet gücünü artıran drone teknolojileri; dayanıklı bir bağlantı sistemi ve Avrupa'daki herkes için kuantum şifrelemeye dayalı yüksek hızlı bağlantı sağlayan uzay tabanlı güvenli bağlantı ve bir yandan uzaya bağımsız bir erişim sağlarken, uyduların ve uzay kalıntılarının çoğalmasından kaynaklanabilecek çarpışma olaylarını önlemek için gerekli olan uzay trafiği yönetimi.
Eylem Planı, farklı AB programlarının (örneğin Ufuk Avrupa, Avrupa Savunma Fonu, AB Uzay Programı, Avrupa Yenilik Konseyi, InvestEU) uygulanmasında sinerji arayacak ve böylece AB'nin faydasını en üst düzeye çıkararak AB mali kaynaklarını sektörler arasında finanse edilen Ar-Ge projeleri vasıtasıyla daha değerli hale getirecektir.
Eylem Planı’nın sorumluluğu AB programları ve araçlarıyla sınırlı olmakla birlikte, AB projelerine Üye Devletler tarafından sağlanan eş finansmanlarla ulusal düzeyde benzer pozitif sinerjik bir etki oluşturabilir. Ayrıca, Atlantik ötesi ortaklık ve benzer düşünen ülkelerle geliştirilecek işbirliği, bu alandaki AB çabalarını destekleyebilir. Eylem Planı aynı zamanda Avrupa teknolojik egemenliğinin endüstriyel temelinin güçlenmesine ve AB genelinde inovasyon atılımlarının teşvik edilmesine katkıda bulunacaktır.
Sinerji, Spin-in ve Spin-off Neyi İfade Ediyor?
Sinerji, temelde AB programları ve araçları arasındaki koordineli eylemlerin yürütülmesi anlamına geliyor. Buna araştırma ve geliştirme araçları için ortak veya sıralı finansmanın sağlanması, kalkınma ile ihale programları arasında daha yakın bir koordinasyon geliştirilmesi ve finansman araçlarına erişim örnek gösterilebilir. AB'nin teknolojik üstünlüğünü korumaya ve endüstriyel temelini desteklemeye ihtiyaç duyduğu günümüzün zorlu uluslararası ortamında, 2021-2027 dönemi AB Çok Yıllı Mali Çerçevesi savunma, güvenlik, bilgi yönetimi, siber ve uzay ile ilgili sivil kullanım teknolojilerine yapılan yatırımı önemli ölçüde artırıyor. İlgili yatırım alanları tamamlayıcı bir şekilde araştırma, geliştirme, gösteri, prototip oluşturma ve hizmetlerin dağıtımını da kapsıyor. Dolayısıyla sinerjiler, bu alanda kullanılan tüm araçlar arasındaki uygun süreçleri ve mekanizmaları kuran, bu araçların amaçlarını ve sınırlamalarını dikkate alan yapılandırılmış bir yaklaşımı ifade ediyor.
Spin-off bu bağlamda, savunma araştırmalarının sivil pazardaki bir pazar ihtiyacına hizmet edebilen ve böylece büyüme ve istihdam yaratabilen başarılı yan ürünleridir. Savunma yatırımı, savunma sektörünün doğasında bulunan kısıtlamalara (örneğin, ulusal makamların talep yönlendirmedeki rolü, bilgi işlem veya fikri mülkiyet hakları için belirli kurallar gibi) uymayı öngörürken aynı zamanda büyük ölçüde ekonomi için bir kâr payı sağlamayı da hedefliyor. Araştırma ve geliştirmede sağlanan AB güvenliği, savunma ve uzay harcamalarının etkisine ilişkin kamu bilincinin artmasına ve ilgili girişimlere yönelik halk desteğinin pekiştirilmesine de yardımcı olacak. Savunma harcamaları, daha fazla güvenlik için kamu ihtiyacını karşılayarak, teknolojik gelişme, ekonomik dayanıklılık ve büyüme için uzun vadeli bir yatırım alanı oluşturuyor. Öyle ki dünya çapındaki birçok Avrupalı ??şirket, konumlarını fiber teknolojiden sivil uçaklara ve hatta konserve yiyeceklere kadar geniş yelpazede kullanım alanı bulan yan ürünlere (spin-off’lar) borçludur. Benzer şekilde, yan ürünler özellikle uzayda kullanılan birçok araç, günlük hayattaki dijital görüntüleme sensörleri, insülin pompaları veya kablosuz kulaklıklar gibi sivil başarı öyküleri haline geldi.
Spin-in ise başarılı sivil araştırma ürünlerinin savunma endüstrisi tarafından başarılı bir şekilde benimsenmesidir. Savunmadan sivil araştırmaya yönelik geleneksel paradigma, teknolojinin sivil uygulamaları, bilginin küreselleşmesi ve yaygın veri erişimi nedeniyle giderek erişilebilir hale gelip hızla değişiyor. Spin-in pek çok durumda, özellikle temel teknoloji alanında sivil ve savunma araştırmaları arasında net bir çizginin çizilmesini engelliyor. Bu doğrultuda, teknolojinin sivil uygulamaları yapay zeka, mikroelektronik, veri bulut altyapıları ve robotlama da dahil olmak üzere birçok yeni ve dijital savunma potansiyelinin oluşturulmasını mümkün kılıyor.
Yeterlilik Odaklı Yaklaşım (Capability Driven Approach-CDA)
Uzay, savunma ve güvenlik endüstrileri Avrupa için stratejik bir öneme sahip. AB’nin geçtiğimiz haftalarda kabul edilen Dijital Stratejisi, teknoloji ve siber güvenlik alanında AB liderliğinin önemini vurgulayarak önümüzdeki yedi yıl içinde AB’nin dijital geçişine eşi görülmemiş düzeyde bir yatırımı öngördü. Aynı bağlamda, Avrupa Konseyi de açık ekonomi anlayışını korurken stratejik özerkliğe ulaşmanın Birliğin temel amacı olduğunu belirtti ve uzay sektöründe de AB’nin özerkliği altında daha entegre bir savunma sanayi üssü geliştirme çağrısında bulundu. Yine aynı doğrultuda Temmuz 2020'de, AB Güvenlik Birliği Stratejisi, güvenlik araştırmaları ve yeniliğini daha da güçlendirme ihtiyacını vurguladı. Oluşturulan Eylem Planı tüm bu bahsi geçen çağrılara cevap verebilir ve AB'nin güvenlik endüstrilerini, sivil, savunma ve uzay endüstrileri arasındaki verimli sinerjilerden elde edilen son teknoloji ürünleriyle destekleyebilir. Yeterlilik Odaklı Yaklaşım doğrultusunda, ihtiyaç duyulan yetenekler tanımlanır ve ilgili araçlar geliştirildikten sonra istenen yeteneği sunacak ürünleri tedarik etme niyeti açık olarak belirtilir. Savunma ve sivil sektörleri arasındaki bağlantıları ve yetenek ihtiyacını daha iyi belirlemek için Komisyon, ilgili tüm paydaşlara danışmaya devam edeceğini de belirtti. Komisyon özellikle, Avrupalı ??KOBİ'lerin, startupların ve akademinin bu alanda daha aktif rol oynamalarını engelleyen zorlukları (yüksek güvenlik gereksinimleri, finansmana ve test altyapılarına erişim gibi) ele almaya çalışacağını da ifade etti. Genel hatlarıyla yaklaşım, açık bir politika yönlendirmesiyle oluşturulan uzun vadeli planlama anlayışına dayanıyor. Ayrıca, tüm paydaşları kapsayan disiplinlerarası bir yapıya sahip olması ve çeşitli süreçlerin senkronizasyonunu sağlamasından dolayı da yeterlilik odaklı yaklaşımın uzay ve savunma sektörlerinde yararlı olacağı kabul ediliyor.
Özetle, AB tarafından finanse edilen ilgili araçlar arasındaki sinerjiyi teşvik etmek ve sivil-uzay-savunma üçgenindeki sektörler arası üretimi kolaylaştırmak, Avrupa ekonomik büyümesini destekleyebilir, Tek Pazarı daha da geliştirebilir ve Avrupa vatandaşları için sağlanan sivil güvenliği artırabilir. Ayrıca, AB Savunma Fonu tarafından desteklenen Eylem Planı’nın spin-off'ları ve spin-in'leri de artırması bekleniyor, bu da savunma ve uzay endüstrilerinden gelen teknolojilerin, sivil yenilikler üzerindeki faydalarını optimize edeceği anlamına geliyor. Neticede, sivil, savunma ve uzay uygulama teknolojilerine yapılan yatırımların artması, Avrupa'nın sanayi tabanını korumasına, jeopolitik rekabete cevap vermesine ve teknolojik konumunu güçlendirmesine yardımcı olacaktır.
Bilge Kırca, İKV Uzman Yardımcısı