Serbest Dolaşım Yeniden Başlayabilecek mi?: Dijital Yeşil Sertifika Önerisi
AB’nin aşı ile ilgili sorunları her gün yeni haberlerle biraz daha büyüyor. AB ile AstraZeneca ve Birleşik Krallık (BK) arasında neredeyse kan davası haline dönüşen aşı krizi, AB’nin gerektiğinde uygulanmak üzere getirdiği aşı ihracatı yasağı ve AstraZeneca’nın AB’ye olan olan aşı taahhüdünü tam olarak yerine getirmezken 29 milyon doz AB'de üretilen AstraZeneca aşısının İtalya'dan AB dışına ihraç edilmek üzereyken ortaya çıkması gündeme düşen son haberlerden bazıları. Bu arada COVID-19 salgını nedeniyle uygulamada olan kısıtlamaların bir sonucu olarak AB’nin temel ilkelerinden olan serbest dolaşımın aksaması da sorunlardan biri. AB genelinde yavaş ve değişik hızlarda da olsa başlayan aşılama faaliyetleri ile birlikte kısıtlamaların hafifleyeceği beklentisiyle bu konuda nasıl bir tutum izleneceği Üye Devletlerin ve Komisyonun en önemli gündem maddelerinden biri haline geldi.
Önerinin Amacı ve Yasal Dayanakları
26 Şubat 2021 tarihli AB Konseyi Bildirisi’nde belirtilen salgın ve sonuçlarıyla mücadelede birlikte çalışmak ve Üye Devletler tarafından alınan önlemleri koordine etmek amacıyla Komisyon, 17 Mart 2021 tarihinde, epidemiyolojik veriler izin verdiğinde, AB’nin güvenli bir şekilde yeniden açılmasında izlenecek ortak yolu bir tebliğ ile açıkladı. 25-26 Mart 2021 tarihli AB Zirve toplantısı öncesinde sunulan Tebliğ ana hatlarıyla, virüs üzerinde kontrolü sağlamak suretiyle güvenli ve sürdürülebilir bir şekilde Avrupa yaşam tarzına yeniden geri dönebilmek için gerekli dengeli bir politika ve ortak bir Avrupa yaklaşımı oluşturabilmek için neler yapılması gerektiğine dair noktaları ele alıyor. Nüfusun belirli bir oranı aşılanana kadar Tek Pazar ilkelerinin sağlanarak AB vatandaşlarının serbest dolaşım haklarından faydalanabilmeleri ve ekonomik ve sosyal faaliyetlerini sürdürebilmeleri amacıyla bir süredir konuşulan Dijital Yeşil Sertifika için bir yasama önerisi bu Tebliğ kapsamında ele alınan konulardan biri. Komisyon ayrıca yine 17 Mart tarihinde ‘COVID-19 salgını sırasında serbest dolaşımı kolaylaştırmak için aşılama, test yapma ve iyileşme için birlikte çalışabilir sertifikaların (Dijital Yeşil Sertifika) verilmesi, doğrulanması ve tanınması için bir çerçeve’ oluşturulmasına ilişkin yayımladığı tüzük önerisini AP’nin ve Üye Devletlerin görüşüne sundu. Öneri, Dijital Yeşil Sertifika’ya ilişkin detaylı açıklamaları içeriyor.
Avrupa Komisyonunun Değerler ve Şeffaflıktan Sorumlu Başkan Yardımcısı Vera Jourová yeni girişimle ilgili olarak Komisyonun ana hedeflerinden olan dijitalleşmeye vurgu yaparak, Dijital Yeşil Sertifika’nın ”AB’de serbest dolaşımı desteklemek amacıyla uyumlaştırılmış bir dijital aracın kullanımından AB vatandaşlarının faydalanması için AB düzeyinde bir fırsat sunduğuna” dikkat çekti ve uluslararası ortaklarla da bu alanda yakınlaşmayı sağlamak için çalıştıklarını söyledi.
Avrupa Komisyonunun Adaletten Sorumlu Üyesi Didier Reynders de Dijital Yeşil Sertifika girişimi ile “AB vatandaşları ve ailelerinin yazın minimum kısıtlamaya tabi olarak seyahat edebilmelerini garantiye alabilmek için bir Avrupa yaklaşımı” benimsediklerini, bu şekilde AB’de serbest dolaşımı aşamalı olarak tekrar sağlayacaklarını ve AB içindeki parçalanmayı önleyeceklerini söyledi. Ayrıca bunun küresel standartları etkileme ve verilerin korunması gibi Avrupa değerleri konularında örnek teşkil edebileceğine vurgu yaptı.
Dijital Yeşil Sertifika’nın Kapsamı ve Özellikleri
AB içinde insanların serbest dolaşımının ve sosyal ve ekonomik faaliyetin güvenli bir şekilde başlayabilmesi için önerilen Dijital Yeşil Sertifika sistemi, aşı olunduğuna dair detayları gösteren sertifika, test olunduğuna dair detayları gösteren sertifika ve COVID-19 geçirip de iyileşildiğine dair sertifika olmak suretiyle 3 sertifikadan oluşuyor.
Seyahat edecek her AB vatandaşı ile hangi ülke vatandaşı olduğuna bakılmaksızın onların aileleri ve üye ülkelerde kalma, oturma ve diğer üye ülkelere seyahat etme hakkı olan AB dışındaki ülke vatandaşları için aşı veya test olduklarını veya COVID-19 geçirip iyileştiklerini kanıtlamak üzere verilecek olan ve bu konularla ilgili detayları içeren Dijital Yeşil Sertifika, üye ülkelerden dijital formatta ve kâğıt belge olarak ücretsiz temin edilebilecek, tüm AB üyesi ülkelerde geçerli olacak ve her AB üyesi ülke diğerinin verdiği sertifikayı karşılıklı olarak aynı şartlar altında kabul edecek. Bu birlikte çalışılabilirliğin i (interoperability) sağlanması için aşı ve test olanlar ve iyileşme gösterenlere ilişkin sertifikaların üzerinde anlaşmaya varılan kurallar ve özelliklerin uygun bir şekilde standartlaştırılması gerekiyor. Her Üye Devlet tarafından Komisyonun da yardımıyla bu şartların sağlanabilmesi, sistemin zamanında ve her yerde aynı anda ve kişisel verilerin yüksek oranda kullanılmasını sağlayarak, uygulamaya geçilebilmesi için bir çerçeve üzerinde uzlaşıldı.
Sahte sertifikalara karşı bir önlem olarak gerek dijital gerek kâğıt formatındaki belgenin gerçek ve güvenilir olduğunu göstermek ve diğer ülke sistemleri ile birlikte çalışabilmesini temin etmek için bir QR kodu ve sertifikayı verecek olan hastaneler, test merkezleri ve sağlık kurumlarına ait dijital imzaları içermesi öngörülüyor. Bilgiler sertifikayı veren ülkenin kendi dili ve İngilizce olmak üzere her iki dilde de yer alacak. Yalnızca kişilerin aşı veya test olup olmadıkları ile COVID-19 geçirip iyileştiklerine ilişkin istenen detayları içeren bu sertifikaların ana amacı, kamu sağlığı gerekçesiyle Üye Devletlerce konulmuş olan mevcut kısıtlamaların uyumlaştırılarak, AB’de serbest dolaşım hakkının uygulamada kolaylaştırılması. Sertifikaların sınırda tarandığı zaman üye ülkelerin bir portal aracılığıyla bunların gerçek ve güvenilir olduğunu doğrulayabilmesi hedefleniyor. Sertifika sahibinin diğer kişisel verileri ise çok hassas bilgiler olması nedeniyle yalnızca sertifikanın alındığı ülke tarafından saklanacak ancak portal üzerinden diğer ülke yetkililerince ulaşılamayacak.
Aşı sertifikaları yukarıda belirtilen özelliklere sahip ve herhangi bir COVID-19 aşısı olmuş herkese verilebilecek. Üye Devletler AB’de onaylanmış ve pazarlama yetkisi almış aşı sertifikasına sahip kişileri serbest dolaşım hakkı kısıtlamalarından muaf tutmak durumunda olacak. AB’de onaylanmamış - Rus Sputnik V aşısı veya Çin Sinopharm aşısı gibi - bir aşı sertifikası taşıyan kişilere bu muafiyetin tanınıp tanınmaması kararı ise üye ülkelere bırakılacak. Dijital Yeşil Sertifika’dan önce aşı olmuş kişiler de başvuru yapıp ücretsiz olarak aşı sertifikası talebinde bulunabilecekler.
Test sertifikaları ancak sağlık kurumları tarafından verilebilecek. Testlerin güvenilir olmasını sağlamak amacıyla Konsey’in tavsiye kararı üzerine oluşturulan listedeki RT-PCR testleri dâhil tüm NAAT testleri ile hızlı antijen test sonuçlarının kabul edilmesi öngörülüyor. Evde yapılan testler ise çok güvenilir olmadıkları gerekçesiyle kapsam dışı bırakılıyor.
İyileşme sertifikası ile ilgili olarak COVID-19 geçirmiş kişilerin ne kadar süreyle bağışıklıklarının sürdüğüne ilişkin bir bilginin olmayışı sorun. Sertifikaların geçerlilik süreleri tamamen bilimsel verilere dayandırılacağı için zaman içinde yeni bilgiler ışığında üye ülkelerin koyduğu kurallara göre kamu sağlığı göz önünde bulundurularak değiştirilebilecek. COVID-19’dan iyileşme sertifikasının geçerlilik süresi ise mevcut durumda en fazla 180 gün olacak.
Dijital Yeşil Sertifika’nın Uluslararası Sistemlerle Uyumu
Sertifikaların, COVID-19 salgını ile bağlantılı olmaları nedeniyle, COVID-19 tarafından ortaya çıkan uluslararası kamu sağlığı acil durumunun sona erdiğini DSÖ açıkladığı zaman askıya alınması, aynı şekilde DSÖ’nün COVID-19, varyantı veya benzer bir bulaşıcı hastalığın uluslararası kamu sağlığı için acil durum yarattığını açıklaması halinde yeniden aktive edilebileceği öngörülüyor. Komisyon, BM, DSÖ ve Uluslararası Havacılık Kurumu gibi uluslararası örgütlerin aşı statüsünü belgelemek için önerdikleri dijital teknolojileri de göz önünde bulundurarak, Dijital Yeşil Sertifikalar’ın AB dışındaki üçüncü ülkelerdeki sistemlerle de uyumlu olabilmesi için birtakım çalışmalar yürütüyor ve diğer ülkelerin de gerekli olmayan seyahatlerde Dijital Yeşil Sertifika’yı kabul etmeleri için teşvik edilmeleri gerektiği görüşünde. AEA üyesi İzlanda, Lihtenştayn ve Norveç’in de Dijital Yeşil Sertifika sistemini uygulayacağı, İsviçre ile karşılıklı sertifikaların kabul edilmesiyle ilgili Komisyonun karar vereceği belirtiliyor. Komisyon önerisi ayrıca, kalite standartları ve AB sistemi ile birlikte çalışabilirlik konusunda uyum sağlanması halinde, AB vatandaşları ile ailelerine üçüncü ülkeler tarafından verilecek olan sertifikaların tanınmasına ilişkin bir karar alınmasına olanak tanıyor.
Üçüncü Ülke Vatandaşları İçin Ne Anlam İfade Ediyor?
Üçüncü ülkelerden AB’ye gerekli olmayan seyahatler bazı ülkeler dışında mart sonu itibarıyla kısıtlı olsa da AB vatandaşı olmadığı halde AB’ye seyahat edecek olan bir kişi, güvenilir bir aşı olduğunu ispat etmesi ve gerekli tüm bilgileri sağlaması halinde seyahat edeceği ülkeden Dijital Yeşil Sertifika talebinde bulunabilecek. Başvuru yapılan Üye Devlet, verilen bilgileri ve güvenilir kanıt olup olmadığını değerlendirerek Dijital Yeşil Sertifika verip vermeme kararını alacak. Orta vadede Komisyonun, uluslararası standartlara ve sistemlere uyumlu ve AB sistemiyle birlikte çalışabilirliği açısından tatmin olduğu üçüncü ülkelerin verdiği sertifikalar için bir ”yeterlilik kararı” çıkararak, Dijital Yeşil Sertifikalarla aynı şartlarda tanınmasını sağlayabileceği de belirtiliyor.
Dijital Yeşil Sertifika ile İlgili Eleştiriler
Oldukça kapsamlı düşünülerek hazırlanan Dijital Yeşil Sertifika sisteminin onaylandıktan sonra uygulamadaki başarısı büyük ölçüde üye ülkelerin bu konuda birbirleriyle ve Komisyon ile işbirliği yapma konusundaki istekliliklerine ve tabii teknolojik sorunların aşılabilmesine bağlı olacak. Önerinin üzerinde durduğu en önemli nokta serbest dolaşım hakkını kullanmak ve sınır ötesi seyahat etmek amacıyla tren, uçak, otobüs gibi ulaşım araçlarını kullanmak için aşı olmanın bir ön şart olmadığı. Komisyon yetkililerinin, aşılama hızı ve teknolojik kapasite açısından farklılık gösteren üye ülkelerin vatandaşları arasında ayrımcılık yaratmadan AB’yi güvenli bir şekilde serbest dolaşıma açmak, ekonominin canlanmasını sağlamak için dengeli bir ortak yol oluşturma çabası oldukça zorlu bir çalışma gerektirecek. Dijital Yeşil Sertifika bu amaçla önerilen bir girişim. Bu süreçte olası sorun yaşanacak birtakım noktalar şimdiden dile getiriliyor. Sertifikaya rağmen sınırda üye ülkeler tarafından birtakım engellerle yine de karşılaşılabilecek. Ancak öneride yeni bir ek kısıtlama getirmeyi planlayan üye ülkelerin en az üç gün önce diğer üye ülkelere ve Komisyona gerekçesi, kapsamı ve süresi ile ilgili bilgi vermek şartı koşuluyor. Negatif test sonucu, zaten birçok ülke tarafından seyahat öncesi istenen şartlardan. Yeni sistemle negatif sonuç gösteren test sertifikalarının geçerlilik sürelerini belirleme yetkisinin üye ülkelerin inisiyatifine bırakılıyor olması da eleştiri konusu. İyileşme sertifikası ile ilgili olarak her ne kadar öneride geçerlilik için bir süre verilmişse de bağışıklık süresinin tam olarak ne olduğuna ilişkin belirsizlik olması nedeniyle COVID-19 geçirmiş kişilere kısıtlamalar karşısında ayrıcalıklı statü sağlanması da soru işareti yaratan konulardan. Son olarak Dijital Yeşil Sertifika önerisi Avrupa İlaç Ajansı tarafından onaylanmış aşıları olmuş kişilerin üye ülkelerce hiçbir ayrım gözetilmeksizin kabul edilmesi şart koşulurken, diğer aşıları olanların kabul edilip edilmemesi konusunu üye ülkelerin inisiyatifine bırakılması söz konusu “aşı sertifikası”nın uygulama aşamasında aşı ayrımcılığı için bir temel oluşturup oluşturmayacağı yönündeki endişelerin tamamen ortadan kalkmasına izin vermiyor. Bu endişelerin tümünün ya da bazılarının haklı çıkıp çıkmayacağı ise zaman içinde netleşecek.
Şehnaz Dölen, İKV Kıdemli Uzmanı