İKTİSADİ KALKINMA VAKFI
E-Bülteni
İKTİSADİ KALKINMA VAKFI
E-Bülteni
1-15 MAYIS 2021

AB GÜNDEMİ: Avrupa Sosyal Haklar Sütunu’na Yeni Bir İvme: Porto Sosyal Zirvesi

Avrupa Sosyal Haklar Sütunu’na Yeni Bir İvme: Porto Sosyal Zirvesi

COVID-19 salgını AB’nin sağlık sistemini zorlanırken aynı zamanda Birliğin ekonomik, sosyal yapısında olumsuz etkiler yaratarak iş alanları, istihdam ve eğitim sistemlerinde değişikliklere yol açtı. Şimdiye kadar, üye ülkelerin ve AB'nin aldığı ortak önlemler ve sağladığı destek, istihdamın ve geçim kaynaklarının korunmasına ve ayrıca salgının birçok olumsuz etkisinin kontrol altına alınmasına yardımcı olmakla birlikte, işsizlik ve sosyal eşitsizlik sorunları varlığını sürdürüyor. Bu nedenle, kaynakların en çok ihtiyaç duyulan yerlere yönlendirilmesi gerekiyor. Bütün bu gelişmeler AB’nin güçlü, sürdürülebilir ve kapsayıcı bir şekilde ekonomik ve sosyal iyileşmesini ve modernizasyonunu sağlayacak sosyal politika eylemlerini ortaya koyulması gereğini ortaya çıkardı.   

AB Konseyi Portekiz Dönem Başkanlığı tarafından 7 Mayıs 2021 tarihinde düzenlenen Porto Sosyal Zirvesi çerçevesinde gerçekleşen yüksek düzeyli konferansta bir araya gelen AB liderleri, AB kurumları, sosyal ortaklar ve sivil toplum temsilcileri, Birliğin önümüzdeki on yıl için Avrupa sosyal politikasına ilişkin gündeminin belirlenmesini, günümüzdeki ve gelecekteki zorluklarla bütün toplumu kapsayacak şekilde ve “kimsenin arkada bırakılmadan” nasıl mücadele edileceğini tartıştı. Tartışmalar iş ve istihdam, beceriler ve yenilik, refah devleti ve sosyal koruma olmak üzere üç ana alan etrafında gerçekleşti. Zirve aynı zamanda Avrupa Sosyal Haklar Sütunu’na ve bunun uygulanmasına yönelik Eylem Planı’na olan bağlılıklarını ortaya koyan bir bildiriye imza attılar.

AB tarafından 2017’de kabul edilen Avrupa Sosyal Haklar Sütunu (European Pillar of Social Rights)  21’inci yüzyılda güçlü bir sosyal Avrupa inşa etme hedefiyle adil kapsayıcı ve AB vatandaşlarına birçok sosyal imkân sunmayı amaçlayan 20 ilke belirlendi. Avrupa Sosyal Haklar Sütunu’nun uygulanması ve bu doğrultusunda sosyal refahın artırılması ve AB’nin rekabet gücünün geliştirilerek çağımızın yeni gelişmeleri doğrultusunda işgücü ve istihdamın şekillendirecek önlemlerin hayata geçirilmesi büyük önem taşıyor. Bu kapsamda Avrupa Komisyonu başta istihdam, beceriler ve sosyal koruma alanları olmak üzere, Avrupa Sosyal Haklar Sütunu’nun uygulanmasına ilişkin Mart 2021'de rehber niteliğinde bir Eylem Planı yayımladı. Eylem Planı’nda 2030 yılına kadar AB genelinde ulaşılması gereken üç ana hedef ortaya koyuldu:

-AB'de en az %78 istihdam oranına ulaşılması;

-Her yıl eğitim kurslarına yetişkinlerin en az % 60'ının katılması;

-Sosyal dışlanma veya yoksulluk riski altındaki kişilerin sayısının 5 milyon çocuk da dâhil olmak üzere en az 15 milyon azaltılması.

Porto Sosyal Zirvesi’ni takiben 8 Mayıs’ta AB Konseyi Devlet ve Hükümet Başkanları Gayriresmî  Toplantısı’nda AB’nin 2019-2024 dönemi stratejik gündeminde belirlenmiş olan Avrupa Sosyal Haklar Sütunu’nun AB çapında ve ulusal düzeyde uygulanmasını tartışıldı. Liderler 7 Mayıs’ta Porto Sosyal Zirvesi’nde kabul edilen taahhütler doğrultusunda AB'nin sosyal politika alanında gerçekleştireceği eylemlerde eğitim ve becerileri merkezine alarak kapsayıcı bir ekonomik toparlanmanın nasıl sağlanacağına odaklanırken, AB’nin dijital ve yeşil ekonomiye adil bir şekilde geçişine yönelik vizyonunu belirleyen Porto Bildirisi’ni (Porto Declaration) kabul etti.

Porto Bildirisi Neler İçeriyor?

Porto Bildirisi’nde liderler COVID-19 salgınına karşı mücadelede birliğin ve dayanışmasının öneminin altını çizen bu değerlerin Avrupalı vatandaşların bu krizle mücadelesinin temeli olduğu ve aynı zamanda Avrupa sosyal modelinin merkezinde yer aldığını belirttiler. Avrupa’nın her zamankinden daha fazla sosyal uyum ve refah kıtası olması gerektiğine dikkat çeken liderler sosyal bir Avrupa için çalışma taahhütlerini yinelediler.

COVID-19 salgınının başlangıcından bu yana, AB ve ulusal düzeyde hızlı, kritik ve kapsamlı eylemler ile milyonlarca hayat, iş ve işletme korundu, aynı birlik ve dayanışma ruhu, Temmuz 2020'de Çok Yıllı Mali Çerçeve ve Yeni Nesil AB kapsamındaki kurtarma çabalarına da yön verdi. AB liderleri yeşil ve dijital geçişlerin hızlandırılmasıyla birlikte sağlanan kapsamlı kurtarma fonu ve çeşitli reformların desteği ile AB ve Üye Devletlerin adil, sürdürülebilir ve dirençli bir toparlanma yoluna gireceğini, kolektif, kapsayıcı, zamanında ve tutarlı bir iyileşme ile Avrupa'nın rekabet gücünü, direncini, sosyal boyutunu ve küresel sahnedeki rolünü güçlendireceğine olan inançlarını ortaya koydular.

Avrupa Sosyal Haklar Sütunu’nun, iyileşmenin temel bir unsuru olduğu belirten liderler, uygulanmasının Birliğin dijital, yeşil ve adil bir geçiş sürecini güçlendirmenin yanında sosyal ve ekonomik yakınlaşmaya ulaşılmasına ve demografik zorlukların ele alınmasına katkıda bulunacağını vurguladılar. Sosyal boyut, sosyal diyalog ve sosyal ortakların aktif katılımı her zaman rekabet gücü yüksek bir sosyal piyasa ekonomisinin merkezinde yer aldığı ifade edildi. Birlik ve dayanışma taahhüdünün aynı zamanda herkes için eşit fırsatlar sağlanması ve kimsenin geride kalmaması anlamına geldiğine işaret edildi.

AB liderleri 2019-2024 AB Stratejik Gündemi’nde belirlendiği gibi, Avrupa Sosyal Haklar Sütunu’nun uygulanmasının, AB düzeyinde ve ulusal düzeyde derinleştirilmesine devam etmeye kararlı olduklarını ifade ettiler. Komisyon tarafından 4 Mart 2021 tarihinde sunulan Eylem Planı, istihdam, beceriler, sağlık ve sosyal koruma alanları da dâhil olmak üzere Avrupa Sosyal Haklar Sütunu’nun uygulanmasına rehberlik ettiğine dikkat çekildi.

Liderler, Eylem Planı’nda önerilen, işler, beceriler ve yoksulluğun azaltılmasına ilişkin AB yeni temel hedeflerini ve farklı ulusal koşulları dikkate alarak Sosyal Sütun ilkelerinin uygulanmasına yönelik ilerlemeyi izlemeye yardımcı olacak revize edilmiş Sosyal Puan Tablosu’nu olumlu karşıladıklarını belirttiler. Bu çalışmaların aynı zamanda Avrupa Sömestri kapsamında politika koordinasyonu çerçevesinin bir parçası olduğu kaydedildi.

Avrupa’nın, COVID-19 salgınından yavaş yavaş kurtulurken, önceliğin korumadan istidam yaratmaya ve istihdam kalitesinin artırılmasına geçilmesi olduğu, bunda sosyal girişimler dâhil olmak üzere küçük ve orta ölçekli işletmelerin önemli rol oynadığı belirtildi. Avrupa Sosyal Haklar Sütunu’ndaki ilkelerin uygulanması, kapsayıcı bir iyileşme çerçevesinde herkes için daha fazla ve daha iyi işlerin yaratılmasının son derece önem taşıdığına işaret edildi. Bu bağlamda, ilgili hukuki ve diğer düzenleme çalışmalarının AB ve Üye Devletler düzeyinde gerçekleştirilmesi gerektiği belirtildi.

Yeşil ve dijital geçişlerin, AB vatandaşlar için büyük fırsatlar ve aynı zamanda zorluklar getireceği belirtilerek eğitim, mesleki eğitim, yaşam boyu öğrenme, beceri geliştirme ve yeniden beceri kazanmaya daha fazla yatırım yapılması gerektiği ve bu durumun istihdamın daha fazla işgücüne ihtiyaç duyan sektörlere doğru kaydırılmasını destekleyeceği belirtildi. Aynı zamanda, dijitalleşme, yapay zekâ, uzaktan çalışma ve platform ekonomisiyle bağlantılı değişikliklerin; işçi haklarını, sosyal güvenlik sistemlerini ve iş sağlığı ve güvenliğini güçlendirmek açısından özel önem taşıdığı ifade edildi.

Liderler sosyal eşitsizliklerin azaltılması, adil ücretin savunulmaya, sosyal dışlanma ve yoksullukla mücadele etmeye, çocuk yoksulluğuyla mücadele hedefini üstlenmeye ve uzun süreli işsizler, yaşlılar, engelliler ve evsizler gibi özellikle savunmasız sosyal gruplara yönelik dışlanma risklerini ele almaya kararlı olduklarını belirttiler.

Liderler son olarak, AB'nin temel ilkeleri ve Avrupa Sosyal Haklar Sütunu doğrultusunda ayrımcılıkla mücadele edeceklerini ve bu kapsamda istihdam, ücret ve emekli maaşlarındaki cinsiyet ayrımcılığının yarattığı farkları ortadan kaldırmak için aktif şekilde çalışacaklarını belirttiler.

Porto Sosyal Zirvesi Avrupa Sosyal Haklar Sütunu’na ivme kazandırılması yönünde son dönemde atılmış önemli bir adım olarak göze çarpıyor. Buna ilişkin alınacak yol önümüzdeki dönemde AB’nin COVID-19 krizinden çıkışının yanı sıra dijital ve yeşil dönüşümlerin sosyal politikadaki yansımalarını ortaya koyacak.

Sema Gençay Çapanoğlu, İKV Kıdemli Uzmanı