TÜRKİYE-AB GÜNDEMİ: Türkiye’ye Avrupa’dan Üst Düzey Ziyaretler
Türkiye’ye Avrupa’dan Üst Düzey Ziyaretler
Türkiye gündeminde kur şokları ve artan enflasyon sorunu öne çıkarken meydana gelen iki üst düzey ziyaret AB ile ilişkilerin önemini tekrar hatırlattı. 17 Kasım 2021 tarihinde önce İspanya Başbakanı Pedro Sánchez, İspanya ile Türkiye arasında planlanan 7‘nci Hükümetlerarası Zirve için Ankara’ya geldi. Akabinde 18-19 Kasım 2021’de Avrupa Komisyonu Başkan Yardımcısı Margaritis Schinas, Belarus-Polonya sınırındaki göç krizini ele almak ve Türkiye ile göç yönetimi konusunda iş birliğini geliştirmek amacıyla bir çalışma ziyareti gerçekleştirdi. Söz konusu ziyaretler Türkiye’nin gerek ulusal gerek ulus üstü düzeyde Avrupa kıtası ile iş birliğini sürdürmesi ve geliştirmesi açısından oldukça önemliydi.
İspanya ile Yapıcı İş Birliği
Hatırlanacağı üzere, İspanya Başbakanı Sánchez 2021 yılının başında, Türkiye ile yapıcı iş birliğini geliştirmek istediklerini ve yıl içinde Türkiye ile üst düzey zirve toplantısının gerçekleştireceğini açıklamıştı. İki ülke arasındaki Hükümetlerarası Zirve toplantılarının ilki 5 Nisan 2009 tarihinde İstanbul’da, sonuncusu ise 24 Nisan 2018 tarihinde Madrid’de gerçekleştirilmişti. Bu kapsamda Başbakan Pedro Sánchez planlanan Türkiye ile İspanya Hükümetlerarası Zirve toplantısı için 17 Kasım’da Ankara’ya geldi. Zirve sonunda sanayi ve teknoloji, içişleri, gençlik ve spor, enerji, sosyal güvenlik gibi konularda ilgili bakanlıklar arasında 6 anlaşmaya imza atıldı. Görüşme sonrası yapılan ortak basın açıklamasında ise Cumhurbaşkanı Erdoğan iki ülkenin ticaret hacminde 20 milyar doları hedeflediğini ve savunma sanayiindeki iş birliklerini vurgularken, İspanya Başbakanı Sánchez İspanyol-Türk Zirvesi’nin iki ülkeyi birleştirdiğini ve yakınlaştırdığını söyledi.
Her ne kadar İspanyol bankası BBVA’nın Türkiye’deki yatırımlarını artırması gündemde kendisine yer bulsa da ziyarete ve açıklamalara dair akılda kalan en önemli vurgular iki ülkenin savunma sanayi ve güvenlikle ilgili yaptıkları iş birliğine yönelikti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, İspanya ve Türkiye’nin Avrupa’nın güvenliğini doğu ve batıdan sağlayan iki önemli ülke olduğuna ve tüm ülkeler geri çekmesine rağmen İspanya’nın Patriot hava savunma sistemlerini Türkiye’den çekmemesine değindi. Bu bağlamda İspanya ile birlikte üretilen amfibi gemisine atıf yaparak iki ülkenin gelecekte ortak denizaltı ve daha büyük uçak gemileri yapma planları olduğundan bahsetti. Öyle ki Türkiye ile İspanya’nın birlikte ürettiği TCG Anadolu amfibi gemisi, İspanya’nın Navantia şirketinin Juan Carlos I gemisinin tasarımı üzerine inşa edilmiş ve 2020 yılının Şubat ayında üretimi tamamlanarak denize indirilmişti. Yapılan açıklamalar iki ülkenin savunma sanayi alanında daha büyük projelerin hayata geçirilmesine yönelik iradelerini sürdüreceğini gösterdi.
Doğu Avrupa’daki Göç Krizi ve Türkiye
Aynı hafta Türkiye’ye bir diğer önemli ziyaret Brüksel’den gerçekleştirildi. Avrupa Komisyonunun Göç ve Güvenlik Politikalarının Koordinasyonundan Sorumlu Başkan Yardımcısı Margaritis Schinas, hükümet yetkilileriyle bir dizi görüşmeler gerçekleştirmek için 18-19 Kasım 2021 tarihlerinde Ankara’yı ziyaret etti. Göç yönetimini merkeze alan ve göç ve güvenlik alanındaki iş birliğini geliştirmeyi amaçlayan bu ziyaret, özellikle Belarus’un göçmenler üzerinden Avrupa kıtasını istikrarsızlaştırıcı eylemleri sonucu gerçekleşti. Belarus’un sebep olduğu göç krizinde kilit önem taşıyan ülkelere ziyaret gerçekleştiren Komisyon Başkan Yardımcısı Schinas, dördüncü ziyareti olan Türkiye’de Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Dışişleri Bakanı ve Başmüzakereci Mevlüt Çavuşoğlu ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile görüşmeler ve toplantılar gerçekleştirdi.
Belarus’un sebep olduğu göç sorununda Türkiye’nin de adı geçse de Türk Hava Yolları (THY) tarafından Belarus’a bilet satışlarını kısıtlaması gibi önlemlerin alınması sorunun kısa vadeli etkilerinin azaltılması açısından oldukça önemliydi. Öyle ki ziyaretleri esnasında Schinas da bunu vurgulayarak dayanışma ruhuyla hareket etmesi sebebiyle Türkiye’ye teşekkürlerini iletti. Hatta bu kapsamda Başkan Yardımcısı Schinas’ın THY Genel Müdürü Bilal Ekşi’yi de ziyaret ederek THY’nin iş birliğinden duyduğu memnuniyeti dile getirdiği görüldü.
Ziyaretler Ne Anlama Geliyor?
İspanya ile yapılan Zirve ve hükümetler arası imzalanan anlaşmalar, her ne kadar Fransa-Yunanistan ekseninin dengelenmesi olarak yorumlansa da güncel gelişmelerden bağımsız cereyan ettiği ve uzun yıllara dayandığı ifade edilmeli. AB ile ilişkileri çalkantılı seyreden Türkiye’nin son yıllarda çeşitli AB ülkeleriyle karşılıklı iş birliğini geliştirerek Yunanistan ve GKRY gibi aktörlerin AB içindeki Türkiye blokajlarını ve gündemlerini engelleme politikası izlediği biliniyor. Türkiye’nin özellikle İspanya, Portekiz, İtalya gibi Güney Avrupa ülkelerinin yanı sıra Polonya, Macaristan, Sırbistan, Çekya, Romanya ve Bulgaristan gibi Merkez ve Doğu Avrupa ülkeleriyle de ikili ilişkilerini iyi bir seviyede sürdürdüğü görülüyor. Haliyle AB içerisinde ortak karar alma mekanizmaları nedeniyle siyasi engellere takılan iş birlikleri üye ülkelerle ikili anlaşmalar yoluyla hayata geçirilmeye çalışılıyor.
İspanya Başbakanı’nın ziyareti ve yapılan anlaşmalar, Türkiye’nin üye ülkelerle olumlu ilişkilerini sürdürmesi, bu iyi atmosferin AB ile ilişkilere de yansıtılması açısından oldukça önemli. Zira ikili iş birliklerinin geliştirildiği AB ülkelerinin, Türkiye’nin AB üyeliğini desteklerken Yunanistan ve GKRY ikilisinin Birlik içindeki Türkiye karşıtı karar ve tasarılarına set çektikleri görülüyor. Örneğin, söz konusu iki aktörün son yıllarda Doğu Akdeniz özelinde Türkiye’ye yönelik çok daha sert yaptırımların uygulanması ısrarına ve teklifine İspanya, İtalya, Macaristan, Bulgaristan, Malta gibi ülkelerin karşı çıktığı görüldü.
Türkiye’nin “kaleyi içten fethetmesi” olarak yorumlanan bu stratejisinin yanı sıra İspanya ile Zirve toplantısında özellikle savunma sanayindeki iş birliğinin ön plana çıkmasının Yunanistan’ı rahatsız ettiği ve Yunan basını tarafından anlaşmaların sert bir şekilde eleştirildiği görülüyor. Yunan Hükümeti Sözcüsü Yiannis Ikonomou, Atina’nın müttefiki olarak gördüğü İspanya’ya rahatsızlığını ilettiğini ve AB üyesi ülkelerin Konsey kararlarına bağlı olması gerektiğini ifade etti. Bu itirazdan da anlaşılacağı üzere, Türkiye’nin AB ülkeleriyle ikili iş birliklerini geliştirmesi, bir yandan ekonomi ve savunma alanlarına katkı sağlarken, diğer yandan medyada sıklıkla vurgulandığı gibi bölgesel konularda sorunlar yaşadığı Yunanistan ve Fransa gibi aktörlerin dengelenmesine imkân veriyor.
Avrupa Komisyonu Başkan Yardımcısı Schinas’ın Türkiye’ye çalışma ziyareti gerçekleştirmesi de AB ile iş birliği alanlarının genişletilmesi ve mevcut mutabakatların sürdürülmesi açısından oldukça önemliydi. Özellikle söz konusu ziyaret, Türkiye ile AB arasındaki göç mutabakatının sürdürülmesi ve geliştirilmesine dair irade beyanı niteliğindeydi. Rusya ve Belarus ekseninin tetiklediği göç krizinde Türkiye’nin de adının geçmesi üzerine Türkiye Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü’nün Belarus’a gitmek isteyen Irak, Suriye ve Yemen vatandaşlarına bilet satılmayacağını açıklamasıyla, Türkiye göç yönetimi konusunda Avrupa ile dayanışma içinde olduğunu gösterdi. Bu şekilde bir yandan Avrupa’nın istikrarı ve güvenliği açısından önemini bir kez daha gösterirken diğer yandan göç mutabakatının yenilenmesi ile ilgili ihtiyacı ve buna yönelik taşıdığı iradeyi yeniden gözler önüne serdi. Ayrıca Komisyon Başkan Yardımcısı Schinas ile yapılan çalışma toplantılarında Yunanistan’ın Ege Denizi’nde göçmenlere yönelik muamelesi ve geri itmelerinden duyulan rahatsızlık da iletildi.
İspanya ile üst düzey Zirve toplantısının düzenlenmesi ve imzalanan anlaşmalar, AB ülkeleriyle Türkiye’nin ikili iş birliklerini geliştirmeye çalıştığını gösterirken, Avrupa Komisyonu Başkan Yardımcısı Schinas’ın göç krizi ve yönetimi ile Türkiye’nin rolünü kapsayan iş birliği ziyareti, AB ile Türkiye’nin pozitif gündemi sürdürme çabalarını gözler önüne seriyor.
Oğuz Güngörmez, İKV Uzmanı