Uluslararası Enerji Ajansı (UEA) tarafından Londra’da düzenlenen basın toplantısında açıklanan Dünya Enerji Görünümü 2011 raporu, enerji politikalarında cesur adımlar atılmadığı takdirde, dünyamızın kendisini güvensiz, verimsiz ve yüksek karbon üreten bir sisteme hapsedeceği uyarısında bulundu. Basın toplantısında raporla ilgili kısaca bilgi veren UEA Başkanı Maria van der Hoeven hükümetlerin verimli ve düşük karbon teknolojilerine yönelik yatırımların artırılması için daha güçlü önlemler alması gerektiğini belirtti.
UEA raporundaki Yeni Politikalar Senaryosu hükümetlerin taahhütlerini yerine getireceğini, 2010-2035 döneminde birincil enerji kaynakları talebinin üçte bir oranında artacağı ve bu artışın yüzde 90’ının OECD üyesi olmayan ülkelerden kaynaklanacağı varsayımına dayanıyor. Bu senaryoya göre,
-Çin dünyanın en büyük enerji tüketicisi olarak 2035 yılına gelindiğinde ABD’den yüzde 70 oranında daha fazla enerji tüketecek;
-Hâlihazırda yüzde 81 olan fosil yakıtların küresel birincil enerji tüketimindeki payı 2035 yılında yüzde 75’e düşecek;
-Hâlihazırda yüzde 13 olan yenilenebilir enerjilerin payı 2035 yılında yüzde 18’e yükselecek;
-Petrol piyasası kısa vadede ekonomik yavaşlama ve Libya kaynaklarının enerji piyasasına geri dönüşü nedeniyle rahatlamış görünse de önümüzdeki dönemde ortalama petrol fiyatları yüksek seyretmeye devam edecek;
-2010 yılında günlük 87 milyon varil olan petrol talebi 2035 yılında 99 milyon varile erişecek; talepteki bu net artış gelişmekte olan ülkelerdeki ulaştırma sektöründen kaynaklanacak;
-Hâlihazırda küresel enerji talebindeki artışın yarısını karşılayan kömürün oranı 2035 yılında yüzde 65’e yükselecek;
-Fukuşima sonrasında nükleer politika konusunda belirsizliğin sürdüğü dikkate alınarak, mevcut senaryo uyarınca 2035 yılında nükleer üretimin yüzde 70 oranında artacağı varsayımını gözden geçirmek gerekebilecek (Özel bir düşük nükleer senaryosu hazırlandığında ve bu senaryo uyarınca nükleerin gelecekteki enerji arzına yapacağı katkının yarı yarıya düştüğü var sayıldığında, yenilenebilir kaynaklardan enerji üretimi artsa dahi ithal enerji faturalarının yükseleceği, enerji güvenliği endişelerinin artacağı ve küresel ısınma ile mücadelenin zorlaşacağı öngörülmüştür.);
-Önemli bir yakıt kaynağı olmayı sürdürecek, doğalgaza olan talebin artışı Rusya için önemli kazanımlar sağlayacak;
-Gelecek 25 yılda toplam karbondioksit emisyonu geçen 110 yılın dörtte üçüne eşit miktarda gerçekleşecek, bu da uzun vadede ortalama 3.5°C sıcaklık artışına sebep olacak.
Bilindiği üzere Uluslararası Enerji Ajansı 1973-74 petrol krizi sırasında, petrol arzında önemli sorunlar olması halinde üye ülkelerin ortak tepkilerini koordine etmek üzere kurulmuştur. Zamanla rolü ve çalışma alanı genişleyen Ajans bugün en güvenilir, tarafsız araştırma, veri, analiz ve tavsiyeler sunan kurumlardan biri olarak kabul edilmektedir. Türkiye UEA’nın kurucu üyelerinden biridir.
UEA tarafından her yıl düzenli olarak hazırlanan Dünya Enerji Görünümü Raporu’na http://www.worldenergyoutlook.org/ internet adresinden ulaşılabilir.