İKTİSADİ KALKINMA VAKFI
E-Bülteni
İKTİSADİ KALKINMA VAKFI
E-Bülteni
13-19 HAZİRAN 2011

12 HAZİRAN TÜRKİYE GENEL SEÇİMLERİ AB TARAFINDAN OLUMLU KARŞILANDI

12 Haziran 2011 genel seçimlerinde geçerli oyların yüzde 49,9’unu alarak üçüncü kez iktidar olan Adalet ve Kalkınma Partisi’nin seçim başarısı Avrupa Birliği’nin kurumları ve siyasi partileri içinde de geniş yankı uyandırdı. Adalet ve Kalkınma Partisi’nin seçim başarısını ortak bir basın açıklaması ile kutlayan Avrupa Birliği Konseyi Başkanı Herman Van Rompuy ve Avrupa Komisyonu Başkanı José Manuel Barroso, “seçim sonuçlarını Türkiye’nin daha da modernleşmesi ve demokratikleşmesi açısından memnuniyetle karşıladıklarını” ifade ettiler. Adalet ve Kalkınma Partisi’nin seçim zaferinin mümkün olan en fazla uzlaşı ve işbirliği ile yeni bir Anayasa hazırlanmasının da önünü açacağı beklentisini dile getiren Van Rompuy ve Barroso, sözkonusu yeni Anayasa’nın da Türkiye’yi Avrupa Birliği’ne daha da yaklaştıracağını belirttiler.

6 Mayıs 2011 tarihinde Türkiye’de basın özgürlüğüne getirilen kısıtlamalar nedeniyle Türk Hükümeti’ni sert bir dille eleştiren Avrupa Parlamentosu Başkanı Jerzy Buzek de, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a bir tebrik mesajı gönderdi. Mesajında seçim zaferinin iktidara büyük bir sorumluluk yüklediğini belirten Buzek, Başbakan Erdoğan’dan yeni Anayasa ve basın özgürlüğü konusunda çok daha fazla dikkat ve hassaslık beklediğinin de altını çizdi. Avrupa Parlamentosu Başkanı, “Türkiye’nin AB yolunda yaptığı reformlar ne kadar önemli olursa olsun, kişisel hak ve özgürlükler alanında getirilecek kısıtlamaların bu reformları içi boş hale getireceğini” de ifade etti.

Avrupa Parlamentosu’nda sahip olduğu 185 sandalye ile Hıristiyan Demokrat Grubu’nun ardından en büyük ikinci parti konumunda olan Sosyalist Grup Başkanı Martin Schulz da “12 Haziran seçimlerinin hem Adalet ve Kalkınma Partisi’nin, hem de Cumhuriyet Halk Partisi’nin başarısıyla sonuçlandığını” ifade etti. Yeni bir Anayasa’nın önem ve önceliği konusunda AB liderleriyle görüş birliği içerisinde olduğunu belirten Schulz, yeni Anayasa’nın Türkiye’nin laik geleneklerini de gözardı etmemesi gerektiğine dikkat çekti. İktidar ve ana muhalefet partisine artan oyları nedeniyle toplumsal uzlaşı için eskisinden daha da fazla sorumluluk düştüğüne işaret eden Sosyalist Grup Başkanı, bu nedenle yeni anayasa tasarısının Cumhuriyet Halk Partisi ile işbirliği yapılarak hazırlanması gerektiğini belirtti.