İKTİSADİ KALKINMA VAKFI
E-Bülteni
İKTİSADİ KALKINMA VAKFI
E-Bülteni

AB GÜNDEMİ: AB–Şili STA’sının Modernizasyonu: İddialı Sürdürülebilirlik Hükümleri, Kritik Ham Maddelere Erişim ve İlkler

Modernize edilecek olan AB – Şili STA’sı; mal ticaretinin ötesinde hizmetler, yatırım ve kamu alımlarında serbestleşmeyi, iddialı sürdürülebilirlik hükümlerini, Ticaret ve Cinsiyet Eşitliği ve Sürdürülebilir Gıda Sistemleri fasılları gibi ilkleri ve AB’nin bazı kritik ham maddelere kısıtlamasız erişimini içeriyor.
AB GÜNDEMİ: AB–Şili STA’sının Modernizasyonu: İddialı Sürdürülebilirlik Hükümleri, Kritik Ham Maddelere Erişim ve İlkler

AB–Şili STA’sının Modernizasyonu: İddialı Sürdürülebilirlik Hükümleri, Kritik Ham Maddelere Erişim ve İlkler

AB ve Şili, 9 Aralık 2022 tarihinde, 2017 yılından beri devam eden AB-Şili Ortaklık Anlaşması’nın (yeni anlaşma Gelişmiş Çerçeve Anlaşması olarak adlandırılıyor) modernizasyonuna ilişkin müzakereleri sonuçlandırdı. AB, ilgili STA’yı, daha kolay ve hızlı bir şekilde yürürlüğe girebilmesi için münhasır yetkisine giren konuları kapsayan Geçici Serbest Ticaret Anlaşması (iFTA) ve tüm Üye Devletler tarafından onaylanması gereken ve politika, iş birliği ve yatırım bölümlerini içeren Gelişmiş Çerçeve Anlaşması olarak iki ayrı bölüme ayırdı.

Kapsamlı bir ticaret anlaşmasını içeren mevcut Ortaklık Anlaşması 2002 yılında imzalandı ve Şubat 2003’te yürürlüğe girdi. Anlaşmanın üzerinden geçen 20 yıl içerisinde hem küresel ticarette hem de AB’nin ticaret politikasında birçok şey değişti. Nitekim Doha Turu müzakerelerinde istediği sonucu alamayan AB, özellikle 2006 yılında benimsediği Küresel Avrupa Stratejisi’nden sonra, mal ticaretinin çok ötesinde hizmetler, yatırımlar ve kamu alımları gibi alanlarda karşılıklı serbestleşmeyi içeren yeni nesil STA’lar müzakere etmeye başladı. İlgili STA, AB’nin genellikle tarife serbestleşmesini konu edinen birinci nesil STA’lar sonuçlandırdığı bir dönemde imzalandığından dolayı bahse konu yeni nesil ticaret anlaşmalarının kapsamına giren birçok alanı kapsamıyordu.

AB, haziran ayında, Yeni Zelanda ile benzer bir ticaret anlaşmasının müzakerelerini sonuçlandırmıştı. Ancak yeni Gelişmiş Çerçeve Anlaşması, ileriki bölümlerde değinilecek olan bazı yenilikleri de içerisinde barındırıyor.

AB – Şili STA’sının Genel İçeriği

Modernize edilecek olan AB – Şili STA’sı ile birlikte şeker haricindeki mal ticaretinde AB'nin ihracatının %99,9'u Şili pazarına vergisiz bir şekilde girebilecek ve Şili, peynir dâhil olmak üzere AB süt ürünlerine uyguladığı tarifeleri kaldıracak. Teslimat, telekomünikasyon, deniz taşımacılığı ve finansal hizmetler gibi alanlarda AB şirketlerinin Şili pazarına erişimi kolaylaşacak. Şili'deki AB’li yatırımcılara Şili’li yatırımcılarla aynı şekilde davranılacak ve taraflar karşılıklı olarak birbirlerinin topraklarında serbestçe şirket kurup bu şirketleri işletebilecek. AB şirketlerinin Şili’deki kamu ihalelerine teklif vermeleri daha kolay hâle getirilecek ve taraflar, karşılıklı olarak anlaşma kapsamına giren ihalelere eşit şartlar altında katılabilecek. Ayrıca anlaşma kapsamında olan ve AB Coğrafi İşaretlerine sahip 216 ürün korunacak.

AB’nin Yeni Nesil STA’larının Ayrılmaz Parçası: Ticaret ve Sürdürülebilirlik Hükümleri

AB ile Güney Kore arasında 2011 yılında imzalanan STA’dan beri, ticaret ve sürdürülebilir kalkınma ile ilgili hükümler, Ticaret ve Sürdürülebilir Kalkınma faslı (Trade and Sustainability Chapter) başlığı altında AB’nin “yeni nesil” ticaret anlaşmalarının ayrılmaz bir parçası olarak ön plana çıkıyor. Bu doğrultuda Gelişmiş Çerçeve Anlaşması, AB ve Şili'yi, Ticaret ve Sürdürülebilir Kalkınma (Trade and Sustainable Development – TSD) faslı uyarınca, Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO), Paris İklim Anlaşması ve Çok Taraflı Çevre Anlaşmaları’nın (Multilateral Environmental Agreements – MEA) etkili bir şekilde uygulanması konusunda yükümlü kılıyor. Ayrıca yürürlüğe girdikten sonra, tarafların anlaşmanın ticaret ve sürdürülebilirlik yönlerine ilişkin gözden geçirme süreci başlatma taahhüdünde bulundukları bir Ortak Bildiri içeriyor.

AB, 11 Temmuz 2017 tarihinde, mevcut AB STA’larındaki TSD fasıllarının uygulanmasının beklentileri karşılayıp karşılamadığına ve bunları iyileştirmek için neler yapılabileceğine dair bir düşünce belgesi (non-paper) yayımlamış; buna karşılık olarak Şubat 2018’de, TSD fasıllarının uygulanmasına yönelik daha iddialı bir yaklaşım benimsenmesi amacıyla “15 Maddeli Eylem Planı” adı ile anılan ikinci düşünce belgesini ortaya koymuştu. Nihayetinde bütün bu değerlendirme sürecinin sonucunda Komisyon, 22 Haziran 2022 tarihinde, “Ticaret Ortaklıklarının Gücü: Yeşil ve Ekonomik Büyüme için Hep Birlikte” planını duyurdu. Ticaret politikasında TSD’ye yönelik yaklaşımın yenilendiğini ifade eden Komisyon, plan kapsamında, AB ticaret anlaşmalarının iklim, çevre ve işçi haklarının korunmasına daha fazla katkı yapması amacı ile TSD fasıllarının etkinliğini daha da artıracak politika öncelikleri belirledi. Bu doğrultuda da AB’nin, üçüncü ülkelerle yapacağı ticaret anlaşmalarına, çevre ve çalışma standardı konularında şartlara uymayan ülkelere son çare olarak ticari yaptırım uygulama olasılığının dâhil edildiği duyuruldu. Bu kapsamda STA yürürlüğe girdikten sonra gözden geçirilecek olan ticaret ve sürdürülebilirlik hükümleri, AB’nin 22 Haziran tarihinde ortaya koyduğu yeni plan çerçevesinde değerlendirilecek.

Anlaşmanın Getirdiği İlkler

AB'nin üçüncü bir ülke ile sonuçlandıracağı bir STA, ilk defa, Ticaret ve Cinsiyet Eşitliği ve Sürdürülebilir Gıda Sistemleri üzerine iki farklı fasıl içeriyor. Bu doğrultuda Şili, cinsiyet eşitliği hususunda, Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi'ni etkili bir şekilde uygulama ve ticareti veya yatırımları teşvik etmek için kadınların koruma düzeylerini azaltmama veya toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamayı amaçlayan yasalarından feragat etmeme taahhüdünde bulundu. Gıda tedarik zincirlerini daha sürdürülebilir hâle getirme konusunda ise Şili, antimikrobiyallerin kullanımının aşamalı olarak kaldırılması taahhüdünde bulunurken; gıda atıkları, hayvan refahı standartları, zirai ilaçlar ve gübreler konusunda gıda tedarik zincirinin tüm aşamalarında AB ile iş birliği yapmayı kabul etti.

STA’nın Stratejik Boyutu: Yeşil Ekonomi için Kritik Ham Maddelere Erişim

Lityum ve bakır gibi yeşil ekonomiye geçiş için çok önemli olan kritik ham maddelere daha fazla erişim imkânı getirmesi, modernize edilecek olan AB – Şili STA’sını AB için çok stratejik bir hâle getiriyor. STA ile birlikte Şili, anlaşma kapsamına giren ham maddelerde AB'ye yönelik herhangi bir ihracat kısıtlaması uygulamayacağını taahhüt ediyor.

AB, 18 Şubat 2021 tarihinde, COVID-19 sonrasında ekonomik toparlanmayı sağlamayı, ikiz dönüşümü gerçekleştirmeyi ve Birliğin değerleri ile standartlarının daha iyi uygulanmasını amaçlayan ve açık stratejik özerklik kavramı üzerine inşa edilen yeni ticaret stratejisini duyurmuştu. Bunu hayata geçirmeye çalıştığı bir dönemde, henüz COVID-19 salgınının ekonomik etkileri sürerken, Rusya’nın 24 Şubat 2022’de Ukrayna’yı işgal etmesi, AB’nin hem bu süreci hızlandırmasına hem de yeni politikalar ortaya koymasına neden oldu. Ayrıca AB’nin kritik ham maddelerde ve ekonomik anlamda Çin’e olan bağımlılığı giderek gün yüzüne çıkmaya başladı. Bu doğrultuda Ukrayna-Rusya savaş sonrası hızla değişen jeopolitik koşullar ve AB’nin Çin’e karşı olan zayıflıkları, AB'nin ticaret politikasını ve buna paralel olarak enerji politikasını da doğrudan etkiledi. Nitekim küresel ticarette yaşanan sorunları ve değişen jeopolitik dengeleri göz önünde bulunduran AB, ticaret ve enerji politikasında güvenilir ortaklar ile çeşitlendirilmiş yeni bir yaklaşım arayışına girdi.

Dünyanın en büyük bakır üreticisi ve ikinci en büyük lityum üreticisi olan Şili lityum konusunda AB ithalatının %80'ini karşılıyor. Bu iki kritik ham madde yeşil ekonomiye geçiş ve yenilenebilir enerji endüstrisi için büyük bir önem taşıyor. Nitekim lityum bataryalarda kullanılırken bakır, güneş, hidro ve rüzgâr enerjisi sistemleri için hayati bir öneme sahip. Bu doğrultuda Şili’nin, Rusya’ya olan bağımlılığını azaltmak için yenilebilir enerji alternatiflerini değerlendiren AB’nin ihtiyaç duyacağı ham maddelerden bazılarına ciddi oranda sahip olduğunu ve bu ülkenin AB açısından giderek daha stratejik bir ortağa dönüştüğünü söylemek mümkün. Bunun ötesinde, AB’nin Şili’den ithal ettiği lityuma erişimini garantiye alması, elektrikli araç bataryası üretiminde Çin’e karşı rekabet edebilmesi açısından çok büyük bir önem de taşıyor. Nitekim mevcut durumda pazarın %56’sını elinde bulunduran Çin, elektrikli araç bataryaları üretiminde dünyada açık ara lider konumda yer alıyor. Financial Times gazetesinin analizine göre bir elektrikli aracın değerinin yaklaşık %40’ı bataryadan oluşuyor. AB, yerli batarya üretimini artırmak için önemli yatırımlar yapıyor olsa da bunun yeterli düzeylere ulaşmaması veya başarılı olmamasının, Avrupa’yı bir alanda daha Çin’e bağımlı hâle getireceği öngörülüyor.

Sonuç ve Değerlendirme

STA’lar dünyanın en büyük ticari bloku olan AB’nin ticaret politikasında çok önemli bir yer teşkil ediyor. Nitekim 11 Ekim 2022’de Komisyonun yayımladığı AB Ticaret Anlaşmalarının Uygulanması ve Yürütülmesine İlişkin İkinci Yıllık Rapor’a göre AB, 2021 yılında, ticaretinin %44’ünden fazlasını tercihli ortaklarıyla gerçekleştirdi. AB’nin 2021 yılında tercihli ortaklarına yaptığı ihracat ilk kez 1 trilyon avroyu aşarak 1 trilyon 49 milyon avroya ulaşırken; bu ortaklarından yapılan ithalat 841 milyar avro oldu.

Uluslararası arenada ekonomik gücü ile ön plana çıkan AB, 2006 yılında yayımlanan Küresel Avrupa Stratejisi’nden beri ticaret politikasını dönüştürüyor. Nitekim AB bu tarihten itibaren tarife serbestleşmesinin çok ötesinde hizmetler, yatırımlar ve kamu alımları gibi alanlarda karşılıklı serbestleşmeyi içeren yeni nesil STA’ları üçüncü ülkeler ile müzakere ediyor. Ayrıca 2011 yılında imzalanan Güney Kore STA’sından beri, ticaret ve sürdürülebilir kalkınma ile ilgili hükümler, Ticaret ve Sürdürülebilir Kalkınma faslı başlığı altında AB’nin “yeni nesil” ticaret anlaşmalarının ayrılmaz bir parçası olarak ön plana çıkıyor ve AB bu hükümlerin daha etkili bir şekilde uygulanmasını sağlamaya çalışıyor.

Bu kapsamda modernize edilecek AB – Şili STA’sı son dönemde AB’nin STA politikasındaki dönüşümlerin bütün izlerini taşıyor ve hatta Ticaret ve Cinsiyet Eşitliği ile Sürdürülebilir Gıda Sistemleri hakkında iki farklı faslı kapsayarak bunun ötesine geçiyor. Anlaşma AB’nin Rusya ve Çin’e karşı olan bağımlılığını azaltması için yakın gelecekte de ticareti bir araç olarak daha fazla kullanacağının sinyallerini veriyor. Ayrıca AB, Şili’den ithal ettiği kritik ham maddelere erişimini garanti altına alarak gündeminin başlarında yer alan yeşil ekonomiye geçişte gerekli olan materyallerde stratejik bir avantaj elde etmeye çalışıyor.

Ahmet Emre Usta, İKV Uzman Yardımcısı

Diğer Yazılar