İKTİSADİ KALKINMA VAKFI
E-Bülteni
İKTİSADİ KALKINMA VAKFI
E-Bülteni

AB GÜNDEMİ: Avrupa Parlamentosunda Siyasi Deprem: Katar Skandalı

Katar’la bağlantılı yolsuzluk skandalının ortaya çıkmasının ardından şeffaflık ve yolsuzlukla mücadele konusundaki tasarı AP’de kabul edildi.
AB GÜNDEMİ: Avrupa Parlamentosunda Siyasi Deprem: Katar Skandalı

Avrupa Parlamentosunda Siyasi Deprem: Katar Skandalı

Avrupa Parlamentosu (AP) Üyesi ve Başkan Yardımcılarından Eva Kaili, 9 Aralık 2022 tarihinde, “suç örgütüne iştirak, kara para aklama ve yolsuzluk” suçlamalarıyla göz altına alındı. Kaili’nin suçu , AB kurumlarında maddi çıkar karşılığında yasal olmayan yollarla Katar lehine lobicilik yapmasıydı. Kaili’nin suçlanmasının ardından dokunulmazlığı kaldırıldı ve başkan yardımcılığı görevine de “suçüstü yakalanması” gerekçe gösterilerek son verildi.

AP’nin aldığı ekonomik ve siyasi kararlarda etkili olabilmek için Parlamentodaki siyasi yetkililere rüşvet verildiğine dair iddialar ise Katar tarafından yalanlandı. Sözkonusu olayla ilgili olarak kişilere yöneltilen suçlamaların Katar’la ilişkisi reddedildi ve bu haberlerin asılsız olduğu ifade edildi.

Skandalın Merkezindeki Eva Kaili

2007 yılında 29 yaşında iken PASOK Partisi’nden seçilerek Yunan Parlamentosu’nda milletvekilliği görevini yerine getiren Kaili, 2011 yılında ise AP üyesi oldu. AP’de Sosyalistler ve Demokratların İlerici İttifakı Partisi (S&D) içerisinde yer alan Kaili, dijital gündemi yakından takip ederek yapay zekâ ve siber güvenlik gibi konularda önemli bir isim hâline geldi.

AP’nin Körfez’deki Arap ülkelerle kurduğu Alt Komite’de (DARP) Kaili’nin görev almış olması, Katar skandalının ardından dikkat çeken bir konu oldu. Katar’la ilişkili yolsuzluk iddiaları sebebiyle gözaltına alınmasını takiben de PASOK’taki üyeliğinden ve AP’de üyesi bulunduğu S&D Grubu’ndan ihraç edildi. Ayrıca tüm mal varlıklarına Yunan yetkililerce el konuldu ve ailesinin tüm varlıkları ise donduruldu.

Parlamentoda Katar’a Övgü

Kasım ayının başlarında Katar’a giden Kaili, Katar Başbakanı, Çalışma Bakanı ve Enerji Bakanı ile görüşmeler gerçekleştirdi. Bu görüşmeler sosyal medya paylaşımları sonrasında ortaya çıktı. Bu ziyaretin ertesinde Parlamento’da Katar’a övgülerde bulunan Kaili, ülkeyi “iyi bir komşu ve ortak “olarak tanımladı. Katar’da gerçekleşen Dünya Kupası için de tarihsel dönüşümün önemli bir göstergesi yorumunu yaptı.

Katar’a yönelik yaptığı övgülerinin yanı sıra bazı AB Üye Devletlerinin enerji arzını kuvvetlendirmek amacıyla Katar’dan sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) satın almalarına rağmen Katar’da göçmen işçilerin sömürüldüğü ve LGBTQ haklarının ihlal edildiği gerekçesiyle Dünya Kupası’nın boykot edilmesi çağrısı yapmaları nedeniyle AB’yi bu ülke hususunda çifte standart uygulamakla suçladı. Birçok konuşmasında Katar’a olan desteğini dile getiren Eva Kaili, aynı zamanda AP’deki sivil özgürlükler komitesi içerisinde Kuveyt ve Katar için vize serbestisinin konuşulacağı ve oylanacağı komiteye, bu komitenin üyesi olmadığı hâlde, katılım gösterdi.

Katar’dan rüşvet alarak AB kurumlarında bu ülkenin lehine görüş belirttikleri için Eva Kaili’nin dışında S&D Grubu’ndan eski İtalyan AP Üyesi Pier-Antonio Panzeri, Uluslararası Sendikalar Konfederasyonu Genel Sekreteri Luca Visentini ve S&D asistanı Francesco Giorgi de gözaltına alındı. Brüksel’de St. Gilles cezaevinde tutulan Eva Kaili’yle birlikte ismi geçen bu üç kişi de tutuklandı.

Enerji Krizi Tırmanışta

Almanya başta olmak üzere AB Üye Devletlerinin en büyük sorunlarından olan gaz krizi, Katar’la ilgili olarak AP’de yaşanan yolsuzluk skandalı sonrası en çok endişe edilen konulardan biri oldu. LNG’nin en büyük ihracatçılarından olan Katar, Avrupa’nın enerji kriziyle başa çıkmasında hayati öneme sahip bir ülke. Devam eden yolsuzluk soruşturmaları terazinin bir tarafında yer alırken, diğer tarafında ise AB için oldukça önemli bir konu olan enerji krizi var. Özellikle Rusya-Ukrayna savaşı sonrasında Rusya’ya alternatif gaz tedarikçisi bulmak konusunda çaresiz olan AB Üye Devletleri bu konuda ciddi zorluklar yaşıyor. Hâli hazırda Avrupa’nın büyük bir sorunu hâline gelmiş olan enerji krizi, AP’deki yolsuzluk iddialarıyla tırmanışa geçiyor.

Nitekim, Katar ile oldukça önemli ve uzun vadeli enerji anlaşması imzalayan Almanya’nın Enerji Bakanı Robert Habeck, yaşanan olayın ardından gerçekleştirilen AB Enerji Bakanları toplantısında, Katar’la ilgili yaşanan yolsuzluk soruşturması ile Katar’dan gaz tedarik etmenin iki farklı konu olarak görülmesi gerektiğini ifade etti. Ayrıca Katar ile enerji konusunda bağları kuvvetli olan tek AB Üye Devleti Almanya değil. Katar, bu açıdan Fransa ve İtalya için de önemli bir ülke konumunda.

AP’den Yolsuzluk Karşıtı Yeni Önlemler

AP üyeleri, 15 Aralık 2022 tarihinde, şeffaflığın sağlanması ve yolsuzlukların engellenmesi için yeni önlemler içeren bir tasarı kabul etti. AP Genel Kurulu’nda 541 onay ve iki karşıt oyla kabul edilen tasarıda, durum nihayete erdirilene kadar Katar ile yürütülen vize serbestliği ve havacılık anlaşmasının durdurulması istendi.

Aynı zamanda, yolsuzluğun engellenmesi için AP üyelerinin görevinin başında ve sonunda mal varlığı beyanında bulunmaları için erişime açık bir sistem kurulması talep edildi ve yaşanan bu kriz durumlarında veya ciddi iddia beyanlarında kontrol edilebilirliğin sağlanması istendi. Önemli bir diğer önlem olarak, AP üyelerine ve siyasi partilere üçüncü ülkelerden bağış yapılmasının AB genelinde yasaklanması da tasarıda yer aldı.

Sonuç

Katar lehine mali çıkar elde etmek suretiyle lobicilik faaliyetleri düzenleyen AP Üyesi ve AP Başkan Yardımcısı Eva Kaili başta olmak üzere üç kişinin daha tutuklandığı skandal olayda toplam 1,5 milyon avro para ele geçirildi. Katar’la ilgili olarak insan hakları ve demokrasi hususunda ilerlemelerin kaydedildiği ve işçi ölümlerinin paylaşılan veriler kadar yüksek olmadığı şeklinde açıklamalarda bulunan Kaili’nin bu lobicilik faaliyetlerini para karşılığında yaptığı gün yüzüne çıktı.

AB’nin en demokratik kurumu olarak kabul edilen AP’de böyle bir skandalın yaşanması Birliğin demokrasi açığına dair sorunlarını yeniden hatırlattı. Öte yandan, Parlamentonun hazırladığı yasa tasarısı yolsuzlukla mücadele ve şeffaflık açısından önem arz ediyor. Öneride, Katar’dan gelen yolsuzluk şüphelerine ve AB kurumları için daha geniş şeffaflık ve hesap verebilirlik ihtiyacına ilişkin çözüm kararlarının Birlik adına ortak bir şekilde alınması gerektiği vurgusu yapıldı.

Avrupa demokrasisinin işleyişi için Parlamentonun bütünlüğü ve hukukun üstünlüğüne dair sunduğu güvenin oldukça önemli olduğu su götürmez bir gerçek. Demokratik değerlerin herhangi bir özel çıkar için sekteye uğramaması AB’nin en çok önem verdiği konulardan. Dolayısıyla, AP Başkan Yardımcısı Kaili’nin görevinden alınması ve AB kurumlarındaki şeffaflığın artırılması Katar skandalının ardından zaruri hâle geldi. Gelecekte AB’nin şeffaflık ve yolsuzlukla mücadele konularının üzerine daha fazla düşmesi ve daha açık politikalar yürütmesi bekleniyor.

Öte yandan, Katar’la enerji tedariği konusunda yakın bağlantıları olan başta Almanya olmak üzere diğer AB Üye Devletleri yaşanan hukuksuzluktan olumsuz etkilenme endişesi yaşıyor. AB Üye Devletlerinin ulusal çıkarları ve yaptıkları anlaşmalar karşısında AB değerlerinin bir açmaz doğurması Birliğin son dönemde zorlu bir süreçten geçmesine neden oluyor.

Nagehan Nur Uysal, İKV Uzman Yardımcısı

Diğer Yazılar