İKTİSADİ KALKINMA VAKFI
E-Bülteni
İKTİSADİ KALKINMA VAKFI
E-Bülteni

AB GÜNDEMİ: Dijital AB: AB Vatandaşları için Gündelik Yaşam Giderek Dijitalleşiyor

AB, Avrupa’da daha verimli ve güvenli bir dijital ortam yaratma çabalarının bir parçası olarak dijital kimlik, dijital Schengen vizesi ve dijital avroyu hayata geçirmek için adımlar atıyor.
AB GÜNDEMİ: Dijital AB: AB Vatandaşları için Gündelik Yaşam Giderek Dijitalleşiyor

Dijital AB: AB Vatandaşları için Gündelik Yaşam Giderek Dijitalleşiyor

Teknolojinin hızla geliştiği bu çağda, yaşam ve çalışma tarzımız hızlı bir dönüşüm geçiriyor. Dijital platformlara olan bağımlılığın artmasıyla birlikte güvenli ve güvenilir dijital kimlik ihtiyacının önemi de giderek artıyor. Dijital teknolojiler günlük rutinlerimizin ayrılmaz bir parçası hâline gelirken seyahat etmemizi, devlet hizmetlerine erişmemizi ve ödeme işlemlerimizi gün geçtikçe kolaylaştırıyor.

Ekonomisini (dijital ve rekabetçi) ve toplumunu (yüksek dijital kabiliyet) giderek daha fazla dijital dünyaya hazır hâle getirmek isteyen AB dijital kimlik, dijital Schengen vizesi ve dijital avro uygulamalarını hayata geçirmeyi hedefliyor.

Güvenilir Bir Dijital Kimlik

AP ve AB Konseyi, 29 Haziran 2023 tarihinde, Avrupa Komisyonunun güvenli çevrim içi kimlik sorununu ele almak için Ekim 2021’de önerdiği Avrupa Dijital Kimlik çerçevesi üzerinde geçici bir siyasi anlaşmaya vardı. Çerçevenin onaylanması hâlinde, Avrupa vatandaşları ve işletmeleri, güvenlikle donatılmış kişisel bir AB dijital cüzdana (eID Wallet) sahip olacak. Bu dijital cüzdan, AB vatandaşlarının kendilerini dijital olarak tanımlamalarına, kimlik verilerini ve resmî belgeleri elektronik formatta saklamalarına ve yönetmelerine olanak tanıyor. Ehliyet, reçete, eğitim durumu ve bankla bilgilerini de içerecek olan cüzdanın, kullanıcılarının alışverişten haber okumaya kadar çeşitli hizmetlere çevrim içi olarak giriş yapmalarına izin verecek şekilde oluşturulduğu görülüyor.

AB üyesi ülkeler tarafından verilecek olan ve kullanıcıların kendi verileri üzerinde tam kontrole sahip olacağı dijital cüzdanlar, AB’nin herhangi bir yerinde kamu ve özel hizmetlere erişim için kullanılabileceği anlamına geliyor.

Dijital kimlik cüzdanının tam olarak kullanıma sunulmasına hazırlık olarak Komisyon, Dijital Avrupa Programı kapsamında dört büyük ölçekli pilot programa 46 milyon avro yatırım yaptı. Bu pilot programlar, mobil ehliyetler, e-sağlık hizmetleri, ödemeler, eğitim ve mesleki yeterlilikler gibi günlük kullanım durumlarında dijital kimlik cüzdanının uygulanabilirliğini test etmeyi amaçlıyor. İleriye dönük ek teknik çalışmalar için oldukça önemli olan bu pilot uygulamanın çıktıları, AP ve AB Konseyinin resmî onayına sunulacak. Avrupa Dijital Kimlik çerçevesi, resmî onayın Resmî Gazete’de yayımlanmasını takip eden 20’nci günde yürürlüğe girecek.

Schengen Vizesinin Dijitalleştirilmesi

AP ve AB Konseyi, 13 Haziran 2023 tarihinde, Schengen vize prosedürünün dijital ortama aktarılmasını öngören bir anlaşmaya vardığını duyurdu. Bu değişiklik vize başvuru sürecini daha sorunsuz hâle getirirken, vize etiketi ihtiyacını ve külfetli evrak işlerini ortadan kaldırıyor.

AB’nin Schengen vizesinde dijitalleşme çabasının ardından öne çıkan özelliklere bakıldığında:

  • Dijital Schengen vizesi için yeni bir AB Çevrim İçi Vize başvuru platformunun kurulması gerekiyor. Bu platform, başvuru sahiplerinin başvuru durumlarıyla ilgili güncellemeleri çevrim içi olarak alabilecekleri kendi güvenli hesaplarını oluşturduktan sonra başvuru formlarını göndermelerine ve vize ücretlerini ödemelerine olanak tanınıyor. Platformun, destekleyici belgeler, vize ücretleri ve süreçlerinin yanı sıra biyometri randevuları hakkında da gerekli tüm bilgileri sunması planlanıyor. AB Üye Devletlerine çevrim içi vize başvuru platformuna katılmaları için ise yedi yıllık bir geçiş süresi tanınıyor.
  • Fiziksel Schengen vizesi etiketi, uzun süreli vizeler için de geçerli oluyor ve dijital Schengen vizesi (şifrelenmiş 2D barkod) ile değiştiriliyor.
  • Prensip olarak konsolosluğa şahsen başvuru sadece ilk kez başvuranlar, biyometrik verileri artık geçerli olmayanlar ve pasaport gibi yeni bir seyahat belgesine sahip olanlar için gerekli oluyor.

Schengen vizesinin dijitalleştirilmesiyle birlikte vize başvuru sürecinin basitleşmesi ve daha güvenli hâle getirilmesi hedefleniyor. Yakında faaliyete geçecek olan ETIAS (Avrupa Seyahat Bilgileri ve Yetkilendirme Sistemi) ile iletişimin gelişmesi ve başvuru sahibinin seyahat planlarına (örneğin, aynı seyahat sırasında birden fazla Schengen ülkesine ziyaret) dayalı olarak başvurudan hangi ülkenin sorumlu olduğunu belirleyecek.

Schengen vizesinin dijitalleştirilmesi ile hem başvuru sahipleri hem de vize makamları için süreç daha verimli hâle getiriliyor. Başvuru sahipleri başvurularını çevrim içi olarak yapabilecek ve ilerlemelerini gerçek zamanlı olarak takip edebilecek. Vize makamları ise başvuruları daha hızlı ve kolay bir şekilde işleme koyabilecek. Ayrıca, vize başvuru sürecinin dijitalleşmesi, dolandırıcılık ve kimlik hırsızlığı riskini azaltarak süreci daha güvenli hâle getiriyor. Başvuru sahiplerinden, güvenli bir veri tabanında saklanacak biyometrik veriler sağlamaları istenirken; bu veriler, başvuru sahiplerinin kimliklerini doğrulamak ve birden fazla vize başvurusunda bulunmalarını önlemek için de kullanılması planlanıyor.

Kolay Ödeme İşlemleri için Dijital Avro

Özellikle COVID-19 salgınıyla ödeme alışkanlıklarının dijitale doğru kaymasının ardından dünyanın dört bir yanındaki merkez bankaları, kullanımdaki paralarının en kısa sürede güvenilir ve kullanışlı bir versiyonunu yaratmayı ve uygulamaya geçirmeyi hedefliyor. Avrupa Merkez Bankası (AMB) da hâlihazırda dijital bir avronun piyasaya sürülüp sürülemeyeceğini, potansiyel faydaları ve risklerini araştırmak için Avro Alanı’nın ulusal merkez bankalarıyla birlikte çalışmalarını sürdürüyor. AMB’nin dijital avroya yönelik iki yıl önce başlayan araştırma aşamasını ekim ayında tamamlaması bekleniyor.

AB, Avro Alanı’nın dijital gelişmelere ayak uydurmasını hedeflese de nakit paranın önemini koruduğunu düşünüyor. Avrupa’da mağaza içi küçük ödemeler için madeni avro hâlâ kullanılırken, kişiler nakit paranın gizliliği koruduğu düşüncesiyle banknot avroyu elinde tutmak istiyor. Avrupa Komisyonu ise 28 Haziran 2023 tarihinde, nakit paraya erişimi kolaylaştıran bir teklif ile dijital ekonomi hedefi doğrultusunda avronun dijital versiyonunu sağlayan Dijital Avro çerçevesini sundu.

Dijital Avro çerçevesi teklifine göre dijital avro, AMB tarafından çıkarılan ve halkın kullanımına açık bir merkez bankası dijital para birimi olacak. Dijital avro, nakit avronun dijital uyarlaması olarak kullanılacak. Kripto varlıkların aksine dijital avronun arkasında AMB bulunacak ve nakit avroda olduğu gibi tutulan her dijital avro doğrudan AMB tarafından desteklenecek ve AMB, dijital avronun güvenilirliğini, değerini, istikrarını ve itibarını korurken nakit avro ile değiştirilebileceğini garanti edecek. Ayrıca dijital avro ile kişisel veriler paylaşılmadan dijital ödeme yapılabilecek, dijital avroya AB'deki bankalar ve diğer ödeme hizmeti sağlayıcıları ile erişilebilecek.

AMB, dijital bir avronun uygulanabilirliğini ve potansiyel faydalarını değerlendirmek için Avro Alanı’ndaki ulusal merkez bankalarıyla aktif olarak çalışıyor. Bu girişim, avronun dijital ekonomiyle uyumlu, güvenilir ve kullanışlı bir dijital versiyonunu sağlamayı amaçlıyor. İki yıl önce başlayan dijital avroya ilişkin araştırma aşamasının Ekim 2023’e kadar tamamlanması bekleniyor.

Dijital avronun kullanılmaya başlanmasının birçok potansiyel faydayı beraberinde getireceği tahmin ediliyor. Geleneksel bankacılık hizmetlerine erişimi olmayan bireylere dijital bir ödeme seçeneği sunarak finansal katılımı artıracağı öngörülüyor. Ayrıca Avro Alanı içindeki sınır ötesi işlemleri kolaylaştırarak maliyetleri azaltması ve verimliliği artırması planlanıyor. Dijital avronun, bir merkez bankası tarafından çıkarılan güvenli ve güvenilir bir dijital para birimi olarak AB dijital ekonomisi ve Avrupa finansal sisteminin dayanıklılığına katkıda bulunacağı tahmin ediliyor.

Bununla birlikte, dijital avronun uygulamaya konulmasının, dikkatle ele alınması gereken zorlukları ve riskleri de beraberinde getireceğini belirtilmekte fayda var. Bunlar arasında gizlilik, siber güvenlik ve bankacılık sektörü üzerindeki potansiyel etki ile ilgili endişeler bulunuyor.

Sema Nur Yeniyıldız, İKV Uzman Yardımcısı

Diğer Yazılar