ALMANYA, BULGARİSTAN VE ROMANYA’NIN SCHENGEN’E KATILIMINA KARŞI ÇIKIYOR
20 Ocak 2011 tarihinde, AB Dönem Başkanı Macaristan’da gerçekleştirilen Adalet ve İçişleri Bakanları gayri resmi toplantısında, Romanya ve Bulgaristan’ın Schengen Alanı’na katılımı tartışıldı. Almanya İçişleri Bakanı Thomas de Maiziere, konuşmasında, Romanya ve Bulgaristan’ın Schengen’e katılım yönünde “belirgin” ilerleme kaydettiğini, ancak her iki ülkenin de Mart 2011’den önce Schengen Alanı’na katılmalarının mümkün olamayacağını belirtti. Toplantıda yer almayan Fransa adına da görüşlerini dile getirdiğini ifade eden Thomas de Maiziere, Schengen’e katılım için teknik uyumun tek başına yeterli olmayacağını, siyasi kriterlerin de yerine getirilmesi gerektiğini kaydetti. Bu çerçevede, Avrupa Komisyonu’nun İşbirliği ve Tahkik Mekanizması çerçevesinde belirlediği yolsuzlukla mücadele ve yargı reformlarının hayata geçirilmesi gerektiğini vurguladı. Böylelikle, Almanya, Romanya ve Bulgaristan’ın Schengen Alanı’na katılımı için henüz erken olduğunu ve bu haliyle Fransa ile birlikte bu karara karşı çıktıklarını açık bir şekilde belirtmiş oldu. Schengen’e yeni ülkelerin katılımı oybirliğine tabi olduğundan, Fransa ve Almanya’nın veto kullanmalarına kesin gözüyle bakılıyor.
Diğer taraftan, Romanya İçişleri Bakanı Traian-Constantin Igas tarafından yapılan açıklamada, Romanya’nın Schengen’e katılmaya bütünüyle hazır olduğu, ancak gerçekçi olmaları ve diğer ülkelerin düşüncelerini gözetmeleri gerektiği belirtildi. Igas, ayrıca, teknik açıdan Bulgaristan olmadan, ülkesinin Schengen’e katılmasının mümkün olamayacağını da ekledi.
Macaristan Dönem Başkanlığı tarafından yapılan açıklamada, her ne kadar teknik ve siyasi bir uzlaşı sağlanması yönünde çaba sarf edecekleri belirtilse de, son kararın Üye Devletlere ait olduğu ve Alman Bakanın sözlerinin kabul edilir bulunduğu belirtildi. Bulgaristan ve Romanya’nın Schengen’e katılımına ilişkin herhangi bir takvim açıklamaktan kaçınan Dönem Başkanlığı sözcüsü, başta 28 Ocak tarihinde toplanacak Schengen Çalışma Grubu olmak üzere, gelecek dönemdeki gelişmelerin yakından izlenmesi gerektiğini vurguladı.
