Komisyon, Avrupa Rüzgâr Enerjisi Sektörünü Desteklemek İçin Acil Eylemleri Belirledi
Güneş enerjisi gibi yeşil enerji alanında ön plana çıkan bir seçenek olan rüzgâr enerjisi, AB’nin 2030 iklim ve enerji hedeflerinde artık daha büyük bir rol oynuyor. Bu hedeflere ulaşmak için 2022’de kurulu olan 204 Gigawatt (GW) rüzgâr enerjisi kapasitenin 2030 yılına kadar 500 GW’ın üzerine çıkarılması gerekiyor. Ancak belirsiz talep, yavaş ve karmaşık izinler, hammaddelere erişim eksikliği, yüksek enflasyon ve emtia fiyatları, ulusal ihalelerin destekleyici olmayan tasarımı, uluslararası rakiplerin artan baskısı ve vasıflı işgücünün bulunmasına ilişkin riskler gibi çeşitli etkenler, sektörün önündeki temel engeller olarak karşımıza çıkıyor. Komisyonun 24 Ekim 2023 tarihinde kamuoyu ile paylaştığı Avrupa Rüzgâr Enerjisi Eylem Planı ise rüzgâr enerjisi sektörünü destekleyerek bu engelleri aşmayı ve 2030 yılına kadar kullanılan enerjinin en az %42,5’inin yenilenebilir enerjiden oluşmasını amaçlıyor.
Geçtiğimiz eylül ayında Ursula von der Leyen’in Birliğin Durumu konuşmasında açıkladığı Avrupa Rüzgâr Enerjisi Eylem Planı, temiz enerjiye geçişin endüstriyel rekabet gücüyle el ele gitmesini ve rüzgâr enerjisinin Avrupa'nın bir başarı öyküsü olmaya devam etmesini sağlamayı hedefliyor. Eylem Planı kapsamında atılan adımların; şeffaf ve güvenli bir proje akışı, gereken finansmanın sağlanması ve küresel düzeyde eşit koşullarda rekabet edilmesi ile birlikte, sağlam ve rekabetçi rüzgâr enerjisi tedarik zincirinin sürdürülebilirliğine katkı sağlaması bekleniyor.
Plan, Komisyon, Üye Devletler ve sektör tarafından birlikte gerçekleştirilecek acil eylemleri ortaya koymakta ve altı ana alana odaklanmakta:
Açık Deniz Rüzgârının Kullanımında Yeni Adımlar
Açık deniz rüzgârının önümüzdeki yıllarda AB'nin iklim ve enerji hedeflerine önemli katkı sağlaması bekleniyor. 2020 Açık Deniz Yenilenebilir Enerji Stratejisini temel alan Üye Devletler, AB'nin beş deniz havzasının her biri için 2030 ve 2040'a yönelik ara hedefler de dâhil olmak üzere, 2050 yılına kadar bu alandaki enerji üretimine yönelik yeni hedefler üzerinde anlaşmaya vardı.
2022'de AB'nin toplam açık denizlerde kurulu türbin kapasitesi 16,3 GW'a ulaştı. Bu, Üye Devletler tarafından taahhüt edilen 111 GW ile 2022 kapasitesi arasındaki boşluğu kapatmak için ortalama olarak neredeyse 12 GW/yıl kurulum yapılması gerektiği anlamına gelmekte. Bu değer, geçen yıl kurulan yeni 1,2 GW'tan 10 kat daha fazla. Bu nedenle Komisyon, özellikle açık deniz yenilenebilir enerji sektörünü destekleme çabalarını ikiye katlamak, şebeke altyapısını ve bölgesel iş birliğini güçlendirmek, izinleri hızlandırmak, entegre Denizcilik Mekânsal Planlamasını sağlamak, altyapının dayanıklılığını güçlendirmek, araştırma ve yeniliği sürdürmek ve tedarik zincirlerini ve becerileri geliştirmek amaçlarıyla ek eylemler belirledi.
Sonuç
Yenilenebilir enerji kaynakları, AB'nin Avrupa Yeşil Mutabakatı kapsamında 2050 yılına kadar iklim nötrlüğüne ulaşma planının yanı sıra enerji bağımsızlığını yeniden kazanma ve Rusya'dan fosil yakıt ithalatını mümkün olan en kısa sürede sona erdirme yönündeki REPowerEU Planı’nın da önemli bir bileşeni olarak karşımıza çıkıyor. AB, Fit for 55 paketi kapsamında revize edilmiş Yenilenebilir Enerji Direktifi aracılığıyla yenilenebilir enerjinin hızlandırılmış bir şekilde yaygınlaştırılmasına yönelik yasal hedefler belirlemekte ve bunu, açık deniz şebekeleri de dâhil olmak üzere sınır ötesi projelerin çerçevesini güçlendiren TEN-E Yönetmeliği aracılığıyla kolaylaştırmakta. Net sıfır ekonomiye geçişte AB'nin rekabet gücü, kara ve deniz rüzgârı da dâhil olmak üzere, bu geçişi mümkün kılan çevreci teknolojileri kendi ülkesinde geliştirme ve üretme kapasitesine büyük ölçüde bağlı olacak.
AB'nin rüzgâr enerjisi sektörüne yönelik bu eylem planı, temiz enerjiye geçişin hızlandırılması ve Avrupa'nın enerji bağımsızlığını güçlendirmesi için önemli bir adım olarak görülmeli. Bu planın başarıyla uygulanması, AB'nin yeşil dönüşümünü ilerletmesine yardımcı olacak.
Bared Çil, İKV Uzman Yardımcısı