AB GÜNDEMİ: Avrupa Savunma Topluluğu’na Doğru: Komisyondan Yeni Savunma Stratejisi
Avrupa Savunma Topluluğu’na Doğru: Komisyondan Yeni Savunma Stratejisi
Avrupa Komisyonunun 5 Mart 2024’te ortaya koymuş olduğu Avrupa Savunma Sanayi Stratejisi’yle, AB üye ülkelerinin ortaklaşa bir savunma gündemine sahip olması bekleniyor. Rusya’nın Ukrayna’ya müdahalesi sonucunda oluşan bu yeni savunma stratejisi düşüncesi, yaşanması muhtemel herhangi bir kriz anında önceden hazırlıklı olma isteğinden dolayı ortaya çıktı. Bu savunma stratejisiyle özellikle 2030 yılına kadar pek çok hedef ortaya koyuldu. Ayrıca Ukrayna, AB aday ülke statüsünde olmasına karşın her hedefe dâhil edildi.
Avrupa Savunma Sanayi Stratejisi (European Defence Industry Strategy), Avrupalı devletlerin savunma sanayisindeki rekabetçiliğini artırmayı ve AB üye ülkelerinin kolektif bir savunma mekanizmasına sahip olmasını hedefliyor. Bu hedefler doğrultusunda, başta savunma ekipmanlarının tedarik edilmesi ve her bir üye ülkede tüm savunma ürünlerinin mevcut bulunması güvence altına alınacak. Ayrıca, üye ülkelerin savunma bütçeleri de yeni güvenlik anlayışına göre düzenlenecek. Aynı zamanda, Avrupa Yatırım Bankası’nın üye ülkelere borç verme politikası da savunmaya odaklanmış şekilde yeniden yapılandırılacak. Ukrayna’nın AB aday ülke statüsünde olmasına karşın, Birliğin savunma sanayisini desteklemesi mümkün hâle gelecek.
Neden Yeni Bir Stratejiye Gerek Duyuldu?
Avrupa kıtasında konvansiyonel savaşların geri dönüşüyle beraber AB ve üye ülkeler savunma konusundaki kapasitelerini ve hazırlıklarını artırma ihtiyacı duydu. Bu bağlamda AB, geçici acil durum müdahalelerinden sıyrılarak kendi savunma sanayi hazırlığının yapısal koşullarını kalıcı bir temele oturtmayı talep ediyor. Bu tür bir savunma sanayi hazırlığına ulaşmak, güçlü ve duyarlı bir AB savunma sanayisini gerektiriyor. Komisyon tarafından ortaya koyulan bu stratejiyle beraber, Avrupa Savunma Sanayi Programı tarafından desteklenen, Avrupa Savunma Teknolojik ve Endüstriyel Üssü’nün önümüzdeki on yıl içinde rekabet gücünü, yanıt verebilirliğini ve dayanıklılığını desteklemek için kapsamlı ve iddialı bir yaklaşım öneriliyor. Bu strateji, AB üye ülkelerinin daha fazla ve daha güçlü, birlikte, bir bütün ve Avrupalı olarak, savunma sanayisinin güçlendirilmesi ve bu hedefleri desteklemek için ortaklıklar kurulmasını sağlayacak önlemler içeriyor.
Bu yeni süreçle birlikte NATO ve stratejik uluslararası ortaklarla daha yakın bir iş birliği kurulması temel hedefler arasında yer alıyor. ABD’de yer alan ve diğer ülkelere silah satışını kolaylaştıran Yabancı Askerî Satış sistemine benzer bir program, AB’de de hazırlanacak. Bu çerçevede, Avrupa Askerî Satış Mekanizması oluşturulacak ve böylece AB’nin üçüncü ülkelere silah ve mühimmat satışı kolaylaştırılacak.
Ayrıca altını çizmek gerekir ki AB, Rusya-Ukrayna savaşında Ukrayna’nın yanında yer alarak, Rusya’ya karşı askeri, siyasi ve finansal açıdan desteğini sundu. Savunma konusunda Ukrayna’yla ortak tedariği teşvik etmek ve mühimmat üretimini hızlandırmak için uygulamalar ortaya koydu. Ancak gelinen aşamada, bu desteğin devam etmesi ve savaşın uzamasının Ukrayna’nın kaynakları üzerinde doğurduğu baskıyı gidermek için daha kapsamlı askeri yardımın sağlanması büyük önem taşıyor. Birlik, bu konuda Ukrayna’nın daha çok yanında yer almayı ve desteklemeyi arzu ediyor.
2030 Yılına Kadar…
Birliğin savunma sanayisinde net ve uzun vadeli bir vizyon ortaya koyan bu yeni savunma stratejisinde 2030 yılına kadar belirlenen hedefler şu şekilde:
Yeni Strateji Neleri Hedefliyor?
Öncelikle AB, bu yeni savunma stratejisiyle birlikte üye ülkelerin toplu savunma taleplerinin daha etkili bir şekilde kanalize edilmesini ve hayata geçirilmesini sağlamaya çalışacak. Daha önce de değinildiği gibi savunma ekipmanlarının tedariğinde üye ülkeler arasındaki iş birliği en çok önem verilen konulardan biri olacak. Ayrıca, her koşulda tüm savunma ekipmanlarının kullanımının güvenliği garanti altına alınacak.
Hem AB üye ülkeleri hem de bütünüyle Avrupa kıtası savunma sanayisinde geleceğin en gelişmiş savunma teknolojilerini ve yeteneklerini içerisinde barındıracak ve pazara yönelik de kendisini oldukça rekabetçi konuma getirecek.
Üye ülkelerin ve AB’nin bütçesi, savunma sanayisinin yeni güvenlik ihtiyaçları ve anlayışı doğrultusunda uyarlanmasının gerekli araçlarla desteklemesine imkân sunacak. Özellikle Avrupa Yatırım Bankası’nın borç verme politikası ilerleyen dönemde gözden geçirilecek ve politikalar arasında savunmaya hazırlık kültürü yaygınlaştırılacak. Ayrıca, savunma sanayisini desteklemek ve AB ile Ukrayna savunma sanayi arasındaki iş birliğini teşvik etmek için Birlik girişimlerine katılımı yoluyla Ukrayna ile daha yakın ilişkiler geliştirilecek.
Sonuç
Komisyon tarafından 5 Mart 2024 tarihinde teklif edilen Avrupa Savunma Sanayi Stratejisi, Avrupa’nın güvenlik paradigmasındaki değişikliklere yanıt vermek için tasarlandı. AB’nin savunma harcamalarında son dönemde görülen artışla beraber tüm üye ülkelerin daha etkili adımlar atması gerekiyor. AB, savunma konusunda bütünsel olarak gelişmeyi amaçlarken, Ukrayna’yı da bu sürece dâhil etme isteğinden geri durmuyor. Bu kolektif ilerleme, gelecek dönemde yaşanması muhtemel herhangi bir kriz döneminde Birliğin daha hazırlıklı bir konumda olmasını sağlayacak.
Avrupa Birliği Dışişleri ve Güvenlik Politikaları Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, Rusya’nın Ukrayna’ya karşı müdahalesinin, Avrupa’ya savaşı geri getirdiğini ifade ediyor. Bu sebeple, kıta için savunmaya birlikte ve bütünsel olarak daha fazla harcama yapılması gerektiğinin altını çiziyor. Güçlü, dayanıklı ve rekabetçi bir Avrupa savunma sanayisi, stratejik bir zorunluluk ve savunma konusunda hazır hâle gelebilmek için bir ön koşul olarak görülüyor.
Bu yeni endüstriyel savunma stratejisi ile Birlik, savunma sanayi hazırlığını geliştirmek için net bir vizyon belirliyor. Avrupa Savunma Sanayi Programı ile ise Komisyon, stratejinin somut olarak uygulanmasına başlamak için oldukça iddialı bir enstrüman hazırlıyor. Kıtadaki çatışma ve savaşların yeniden yaşanmasıyla Avrupa, Avrupa savunma teknolojisi ve sanayi üssünün daha fazla ve daha hızlı üretme yeteneğini güçlendirmek için mücadele ediyor. Bu amaçlarla oluşturulmuş olan strateji, daha güçlü ve daha duyarlı bir Avrupa savunma sanayisinin başta üye ülkelere ve nihayetinde AB vatandaşlarına fayda sağlayacağı düşüncesini taşıyor. Ayrıca yeni stratejinin, NATO ve Ukrayna da dâhil olmak üzere AB’nin kilit ortaklarına da fayda sağlayacağı düşünülüyor.
Nagehan Nur Uysal, İKV Uzmanı