NATO Gündemi: Yakın Çevrede Barış Arayışı
Brüksel’de 3-4 Aralık’ta gerçekleştirilen NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı’nda üç ana gündem öne çıktı. Bu gündemler arasında NATO-Orta Doğu ülkeleri ile iş birliği, NATO-Ukrayna ortaklığının güçlendirilmesi ve Rusya’nın düşmanca eylemlerine karşı alınacak önlemler vardı. NATO ülkelerinin iş birliklerinin dünya barışı ve istikrarında önemli bir yere sahip olduğunun farkında oldukları görülüyor. Bu toplantıda, Türkiye’yi Dışişleri Bakanı Hakan Fidan temsil etti. Dışişleri Bakanı Fidan, toplantı kapsamında diğer mevkidaşlarıyla da ikili görüşmelerde bulundu.
NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı 3-4 Aralık 2024 tarihlerinde Brüksel’de gerçekleşti. Toplantının ilk gününde Ürdün Kralı İkinci Abdullah, toplantıya katılım göstererek NATO’nun güney komşuları ile beraber ortak problemlere karşı birlikte nasıl çalışabilecekleri hakkında yapılan görüşmelere katıldı. Dışişleri bakanları, Ukrayna Dışişleri Bakanı Andrii Sybiha ve yeni AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas ile görüşmeler yaptı. Dışişleri bakanları, Rusya’nın NATO ülkelerine yönelik artan düşmanca saldırılarına da değindi. İki gün süren NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı’nda öne çıkan konular Rusya-Ukrayna savaşı ve NATO’nun güney komşuları ile ilişkileri oldu.
NATO Orta Doğu ile İş Birliklerini Genişletiyor
Ürdün Kralı İkinci Abdullah tarihte ilk kez NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı’na katıldı. Yapılan toplantının ana konusu NATO’nun güney ülkeleri ve beraber yürütülebilecek ortaklıklar üzerine oldu. Ürdün’ün Orta Doğu’daki en önemli ortaklardan biri olduğunun altı çizildi. Dahası, NATO Genel Sekreteri Mark Rutte yakın zamanda NATO’nun Amman, Ürdün’de bir İrtibat Bürosu açacağını söyledi. Bunun bölgedeki ilişkilerin daha da güçlendireceğine inandığını belirtti.
NATO-Ukrayna Ortaklığı’nın Güçlendirilmesi
Dışişleri Bakanları, NATO-Ukrayna Konseyi’nde Ukrayna Dışişleri Bakanı Andrii Sybiha ve yeni AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas ile buluştu. NATO Genel Sekreteri Rutte Ukrayna’nın Rusya’nın saldırıları karşısında nasıl güçlü bir direniş gösterdiğini vurguladı. Bununla birlikte, savaş sahasında durumun ne kadar zorlu olduğunu ve NATO’nun Ukrayna’ya daha çok askerî yardım yollamak için elinden geleni yapması gerektiğini belirtti. Putin’in daha fazla baskı uygulayarak ve daha çok toprak almaya çalışarak Ukrayna ve NATO’nun kararlılığını yıkacağına inandığını ama bunun tamamen yanlış bir düşünce olduğunu da ifade etti.
Rutte, Rusya’nın yakın zamanda deneysel orta menzilli balistik füze kullanmasını da ayrıca kınadı. Böyle bir saldırının çatışmanın gidişatını etkilemeyeceğinin ve NATO müttefiklerinin de Ukrayna’yı desteklemeyi bırakmayacağının üzerinde durdu. Son olarak Genel Sekreter, NATO müttefiklerinin Ukrayna için askerî desteği artıracaklarını söyledi. Bu destekler arasında yardımları ve eğitimleri koordine etmek için yeni komuta birliği ve 40 milyar avro değerinde finansal taahhüt yer alıyor. Rutte, eğer bir gün Ukrayna, Rusya ile müzakerelere başlama kararı alırsa bunu güçlü bir pozisyondan yapabilmesi için askerî yardımların Ukrayna’ya ulaştığından emin olmak gerektiğinin de altını çizdi.
Rusya’nın NATO Ülkelerine Yönelik Düşmanca Eylemleri: Sabotajlar, Siber Saldırılar ve Enerji Tehditleri
Toplantının ikinci gününde dışişleri bakanları Rusya’nın NATO ülkelerine yönelik düşmanca eylemleri üzerin görüşmeler gerçekleştirildi. Görüşmelerde, NATO ve müttefiklere yönelik Rusya’nın gerçekleştirdiği eylemlere karşı bir dizi önlem değerlendirildi. Genel Sekreter Rutte, hem Rusya hem Çin’in sabotajlar, siber saldırılar ve enerji tehditleri ile NATO ülkelerinin istikrarını bozmayı hedeflediğini belirtti. Bunun üzerine dışişleri bakanlarının Rusya’ya karşı bir dizi önlem üzerinde mutabık kaldığını ifade etti. Bu önlemler dâhilinde genişletilmiş istihbarat değişimi, daha çok çalışma, kritik altyapının daha iyi korunması, iyileştirilmiş siber savunma ve Rusya’nın petrol ihraç eden “gölge filo”larına karşı daha sert önlemler bulunuyor. Genel Sekreter, ayrıca, NATO’nun AB ile bu konularda daha yakın çalışmalar yürüteceğini vurguladı. Ek olarak, Rusya, Çin, Kuzey Kore ve İran yakınlaşmasına dikkat çeken Rutte, Ukrayna’da devam eden savaşın artan tehlikeleri de dâhil olmak üzere karşı karşıya kalınan tehditlerin küresel boyutuna vurgu yaptı Rusya’nın askerî birlikler ve silahlar karşılığında Kuzey Kore’ye füze ve nükleer programlar için destek verdiğini belirtti. Bu gelişmelerin Kore Yarımadası’nın istikrarını bozabileceğini hatta ABD’yi bile tehdit edebileceğini ifade etti. Dolayısıyla, Rusya’nın Ukrayna’daki yasa dışı savaşının herkes için bir tehdit olduğunun altını çizdi.
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan Türkiye’yi Temsil Etti
Türkiye’yi temsil eden Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın toplantıda Suriye’deki terör unsurlarının sebep olduğu istikrarsızlık ortamı ve Türkiye’nin Suriye’de yaşananlara ülkenin toprak bütünlüğü ve birliğinin muhafazasıyla terörle mücadele açısından ele aldığını vurgulaması ve Suriye haricinde, İsrail ve Filistin arasındaki çatışma ve yaşanan insanlık dramına değinmesi bekleniyordu.
Toplantı kapsamında İspanya Dışişleri, Avrupa Birliği ve İşbirliği Bakanı José Manuel Albares, Kanada Dışişleri Bakanı Mélanie Joly, Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock ve Yunanistan Dışişleri Bakanı Giorgos Gerapetritis ile ikili görüşmeler gerçekleştirdi. Dışişleri Bakanı Fidan, Nordik Beşlisi (Danimarka, Finlandiya, İsveç, Norveç, İzlanda) Dışişleri Bakanları ile de temasta bulundu. Fidan ayrıca, Kuzey Atlantik Konseyi Dışişleri Bakanları Çalışma Oturumu ve Brüksel’de NATO Dışişleri Bakanlarının katılımıyla düzenlenen Kuzey Atlantik Konseyi Oturumu'na katılım gösterdi.
Değerlendirme
3-4 Aralık’ta gerçekleşen NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı istikrarlı bir dünya için önemli konuları tekrar gözler önüne serdi: NATO-Orta Doğu ile iş birliği, NATO-Ukrayna ortaklığının güçlendirilmesi ve Rusya’nın düşmanca eylemlerine karşı alınacak önlemler.
İlkinden başlayacak olursak, giderek kutuplaşan ve çatışmaların arttığı bir küresel ortamda Orta Doğu ile gerçekleştirilecek iş birlikleri bu durumun giderek kötüleşmesini engelleyebilir. İş birlikleri istikrarlı bir barış ortamının sağlanmasında anahtar faktör gibi gözüküyor. NATO’nun Ürdün’de açmayı planladığı İrtibat Bürosu da ilişkilerin güçlendirilmesinde önemli bir etken rolü görebilir.
Toplantıda tartışılan bir diğer önemli konu NATO-Ukrayna ortaklığı oldu. İlgili ortaklığın, Ukrayna’nın bağımsızlığını ve uluslararası alanda tanınmış sınırlarını koruyabilmesi açısından önemli olduğu belirtildi. Böylelikle NATO’nun Ukrayna’ya yönelik desteğinde kararlı olduğu da bir kez daha anlaşılıyor.
Son olarak, Rusya’nın NATO müttefiki ülkelere karşı gerçekleştirdiği saldırılar ile başa çıkmanın yolunun da iş birliklerinden geçtiği görülüyor. Ortak tavır ve beraber yapılacak çalışmalar Rusya’nın bu saldırılarını engellemede büyük bir rol oynuyor. Dolayısıyla, genişletilmiş istihbarat değişimi, kritik altyapının daha iyi korunması, iyileştirilmiş siber savunma ve Rusya’nın petrol ihraç eden “gölge filo”larına karşı daha sert önlemler NATO müttefiklerinin ortak hedefleri arasında bulunuyor.
Deniz Bal, İKV Uzman Yardımcısı