İKTİSADİ KALKINMA VAKFI
E-Bülteni
İKTİSADİ KALKINMA VAKFI
E-Bülteni

TÜRKİYE-AB GÜNDEMİ: Türkiye-AB İlişkilerinde Suriye Gündemi

Türkiye-AB ilişkileri Komisyon Başkanı von der Leyen’in Ankara ziyareti, AB Genel İşler Konseyi sonuçları ve AYB’nin geri dönüşüyle yeniden hareketleniyor.
TÜRKİYE-AB GÜNDEMİ: Türkiye-AB İlişkilerinde Suriye Gündemi

Türkiye-AB İlişkilerinde Suriye Gündemi


Aralık ayının Türkiye-AB ilişkileri açısından heyecanlı bir ay olduğu söylenebilir. Suriye’de Esad rejiminin devrilmesi ardından yeni oluşacak düzende nasıl ilerlenebileceğini görmek ve bölgedeki dengeleri korumak için Türkiye’ye önemli bir görev düşüyor. AB de bu durumun farkında olarak Türkiye ile ilişkileri yoluna koymak için harekete geçti. Avrupa Komisyonu Başkanı von der Leyen’in Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı Ankara’da ziyaret etmesi Türkiye’nin önemini gösterir nitelikte. AB Genel İşler Konseyi’nin çıktıları birtakım olumsuzluklar barındırsa da Konsey’in olumlu çıktıları Türkiye-AB ilişkileri için umut vaat ediyor. Son olarak, AYB’nin aktif hâle gelmesi ekonomik ilişkiler açısından iyileşme sinyalleri veriyor. 


Türkiye-AB ilişkilerinin yeniden canlandığı bir döneme giriliyor. Özellikle Suriye’de yaşanan son gelişmelerden sonra AB’de dikkatlerin Türkiye üzerine yönlendiği görülüyor. Geçtiğimiz haftalarda Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen’in ziyareti gündemde büyük bir yer kapladı. Von der Leyen’in ziyaretinin yanı sıra 17 Aralık 2024 tarihinde gerçekleşen AB Genel İşler Konseyi ve Türkiye özelindeki sonuçlar da Türkiye-AB gündemini sıcak tutmaya devam etti. Avrupa Yatırım Bankası (AYB)’nın Türkiye’ye geri dönecek olması da Dışişleri Bakanlığı tarafından memnuniyetle karşılandı.

Von der Leyen’in Ankara Ziyareti

17 Aralık 2024’te Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Komisyon Başkanı von der Leyen’i Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde kabul etti. İki buçuk saat süren bu görüşmede Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Cumhurbaşkanı Dış Politika ve Güvenlik Başdanışmanı Akif Çağatay Kılıç, Avrupa Komisyonu Kabine Başkanı Valdis Dombrovskis ile Avrupa Birliği Dış İlişkiler Genel Sekreteri Stefano Sannino da katılım gösterdi.

Görüşmenin ana gündemi Suriye oldu. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Komisyon Başkanı von der Leyen tarafından yapılan ortak açıklamada Suriye gündemine ek olarak Türkiye-AB ilişkilerinin de konuşmaların önemli bir parçası olduğu anlaşılıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan özellikle şu anda Türkiye-AB ilişkilerinin her zamankinden daha güçlü bir seviyeye gelmesine ihtiyaç olduğunun altını çizdi. Öte yandan, Komisyon Başkanı von der Leyen Türkiye’nin göç konusunda önemli bir role sahip olduğunu belirtti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan yaptığı açıklamada Türkiye-AB ilişkilerindeki canlanmaya dikkat çekti. Özellikle Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın AB Gayri Resmî Dışişleri Bakanları Toplantısına katılımına ve kendisinin Budapeşte’de gerçekleşen Avrupa Siyasi Topluluğu Zirvesi’ne katılımına atıfta bulundu. Buna ek olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında son gelişmelerde Türkiye’nin kilit rolüne -özellikle Suriye için-, Suriye’nin toprak bütünlüğünün korunması gerektiğine, Türkiye’nin bölgedeki terörü ortadan kaldırmak için elinden geleni yapacağına ve Türkiye-AB iş birliğine değindi.

Von der Leyen yaptığı açıklamada ise Türkiye’nin meşru güvenlik endişelerinin giderilmesi gerektiği, Türkiye’nin bölgedeki rolü ve önemi ile Türkiye-AB arasındaki ekonomik ilişkilerin gücüne değindi. Açıklamasında öne çıkan en çarpıcı unsur ise AB’nin Türkiye’ye sığınmacılar için ek bir milyar avro tahsis edileceğinin açıklanması oldu.

Avrupa Birliği Genel İşler Konseyi Sonuçları

17 Aralık 2024 tarihinde gerçekleşen AB Genel İşler Konseyi sonuçlarında Türkiye için hem olumlu hem de olumsuz maddeler bulunuyor. Türkiye’nin Yunanistan ile ilişkilerinin iyiye gitmesi, AB ile ticaret ve ekonomi ortak ilgi alanlarında üst düzey sektörel diyaloğun yeniden başlatılması konuları AB tarafından olumlu değerlendirildi. Bakanlar, ülkenin Rusya’ya yönelik AB yaptırımlarının toprakları üzerinden aşılmasını engellemek için aldığı “somut tedbirleri” memnuniyetle karşıladıklarını belirtirken, “2023 ortalarından itibaren daha geleneksel ve sıkı ekonomik politikalara doğru bir geçiş” yaşandığını kaydetti.

Her ne kadar Türkiye için olumlu sonuçlar ortaya çıkmış olsa da olumsuz sonuçlar olumluların sayısını geçiyor. Olumsuz sonuçlarda, Kıbrıs meselesi başı çekiyor. Konsey'in Kıbrıs sorununun kapsamlı çözümüne olan bağlılığı not edildikten sonra, Türkiye’nin barışçı çözüme katkıda bulunması ve BM Güvenlik Konseyi’nin konuyla ilgili özellikle 541, 550, 789 ve 1251 sayılı kararlarına saygı göstermesi çağrısında bulunuluyor. Ek olarak, Türkiye’de demokrasi, hukukun üstünlüğü ve insan hakları alanındaki sorunlar,  AB’nin Ortak Dış ve Güvenlik Politikası ile “çok düşük uyum oranı” ve Rusya’ya yönelik yaptırımlar da “en büyük öncelik” olarak işaretlendi. Bakanlar, “Konsey, Türkiye’nin katılım müzakerelerinin fiilen durma noktasına geldiğini ve başka hiçbir faslın açılması veya kapatılmasının düşünülemeyeceğini kaydeder” ifadelerini kullandı.

Türkiye Dışişleri Bakanlığı bu sonuçların ardından bir açıklamada bulundu. Yapılan açıklamada, Türkiye’nin adaylık statüsüne ve kilit rolüne yapılan vurguyu doğru ve gerçekçi bir yaklaşım olarak değerlendiren Türkiye, Yüksek Düzeyli Ekonomik Diyalog toplantılarının yeniden başlaması ve AYB’nin Türkiye’ye dönüşünü memnuniyetle karşıladığı belirtti. Türkiye’nin makroekonomik alandaki ilerlemelerinin ve Gümrük Birliği’nden kaynaklanan ticari sorunların çözülmesindeki adımlarının takdir edilmesi ve Doğu Akdeniz’deki gerginliği azaltma ve Rusya-Ukrayna savaşındaki girişimlerinin öneminin kabul edilmesi de olumlu karşılandı. GKRY meselesine yönelik AB tarafından yapılan yorumların kabul edilmediği kesin bir dille belirtildi. AB’nin Türkiye’nin iç siyasi dinamiklerine dair değerlendirmelerinin reddedildiği, AB’nin Türkiye’nin üyelik perspektifini güçlendirecek yeni bir vizyon ortaya koyması gerektiğini ve 15 Temmuz 2019 tarihli AB Konseyi kararının kaldırılmasının beklendiğini, Türkiye-AB ilişkilerinin gelişmesi için 2025 yılı içinde yapılacak Yüksek Düzeyli Diyalog toplantıları ve Ortaklık Konseyi toplantılarının önemi vurgulandı.

AYB Türkiye’deki Faaliyetlerine Geri Dönüyor

AYB tarafından Türkiye ile ilişkilerin gözden geçirilmesi sürecine girildiği ve aşamalı bir şekilde yeniden angajman için çalışmaların başlatıldığı açıklaması yapıldı. AYB, Türkiye ile ortak çıkarları doğrultusunda iklim eylemi, yeşil dönüşüm, deprem sonrası toparlanma ve göç gibi önemli alanlara odaklanılacağı ifade etti. Geçmişe bakıldığında AYB, 1965’ten bu yana Türkiye’ye 30 milyar avrodan fazla finansman sağladı. Son olarak, 2023 depremi sonrası 400 milyon avro değerinde kredi sözleşmesinin imzalanmasını Türkiye-AB ilişkilerindeki iyileşme, ekonomik iş birliği ve ticaretin güçlenmesi adımları izliyor.

Değerlendirme

Suriye’de yaşanan son gelişmelerle beraber AB’deki gözlerin Türkiye üzerine odaklandığı görülüyor. Hem Cumhurbaşkanı Erdoğan hem Komisyon Başkanı von der Leyen tarafından yapılan konuşmalarda Türkiye’nin bölgedeki rolünün defalarca vurgulandığı görülüyor. Bölgedeki istikrarı sağlamada Türkiye’ye büyük bir görev düşüyor ve AB de bunun farkında. Suriye meselesine ek olarak, Türkiye-AB ilişkilerinde -AB Genel İşler Konseyi sonuçlarına rağmen- canlanmalar olacağının işaretleri veriliyor. İlişkilerin iyileştirilmesini sağlayacak yolun ekonomik ilişkiler, göç ve Orta Doğu’daki problemler üzerinden geçtiği görülüyor denebilir. AYB’nin Türkiye’de tekrar aktif bir şekilde faaliyet gösterecek olması da ekonomik ilişkilerin ilerlemesinin bir göstergesi olarak yorumlanabilir. Ancak ilişkilerde üyelik süreci üzerinden bir ilerleme beklemek kısa vadede gerçekçi değil. Gümrük birliğinin güncellenmesi sürecinde von der Leyen’in açıklamaları olumlu sinyal verse de, hazırlık aşamasında var olan ticari engellerin ortadan kaldırılması ve Kıbrıs ve siyasi kriterlere ilişkin diğer şartların önemli rol oynayacağı görülüyor. Türkiye-AB ilişkilerinin iyi ve aktif bir hâl alması, sadece Türkiye açısından değil, AB ve AB’nin çıkarları açısından da faydalı olacak.

Deniz Bal, İKV Uzman Yardımcısı

Diğer Yazılar