15 Şubat’ta toplanan 27 Avrupa Birliği üyesi ülkenin Eğitim Bakanları, görüşmelere, Avrupa Komisyonu ve Konsey’in Eğitim&Staj 2010 programının uygulamasıyla ilgili bir raporu kabul ederek başladı. Rapor genel olarak Üye Ülkelerin 2007–2009 dönemindeki anadilde konuşma, yabancı dil konuşma, matematiksel yetenek, temel bilimsel ve teknolojik yetenekler, öğrenmeyi öğrenme, vatandaşlık, girişimcilik, kültürel farkındalık ve ifade konularındaki gelişme ve ilerlemelerini ele alıyor.
Toplantıda, Avrupa’da reformların yavaş, kaynakların da krizden dolayı çok sınırlı olduğu düşünüldüğünde, AB bünyesinde özellikle eğitim alanında yapılan reformların yetersiz kaldığı noktada Birliğin, ABD ve Japonya başta olmak üzere diğer ülkelerin gerisinde kalma riskiyle karşı karşıya kalabileceği belirtildi.
Liderler, Komisyon’un Avrupa 2020 stratejisini hazırlarken eğitimi öncelikli alan olarak belirlememesi durumunda sürdürülebilir dengeli büyümeyi, istihdam sağlamayı ve sosyal uyumu tekrar yakalayamayacaklarının altını çizdiler. Toplantıda eğitimin, krizi aşma ve kalkınma yolunda göz önünde bulundurulması gereken temel göstergelerden biri olduğunun da üzerinde duruldu.
İşgücü piyasasındaki güncel gelişmeler de dikkate alındığında, yüksek nitelikli işgücü talebindeki artışa rağmen, kalifiye olmayan işçiye duyulan ihtiyaçtaki düşüşün piyasa dağılımında değişimi zorunlu hale getirdiği, bunun da ilk başta eğitim seviyesinin yükseltilmesini gerektirdiği belirtildi. Ayrıca ulaşılması gerekenin tüm Avrupa’da yüksek kalitede modern bir eğitim olduğu, ancak bu eğitimin tek tip bir sistem değil de karşılaştırılabilir ve uyumlu bir sistem olması gerektiğine vurgu yapıldı. Bakanlar da bunun hedefler doğrultusunda uygulanabileceği ve daha etkili reform ve yatırımlarla gerçekleşebileceğini belirttiler. Hayat boyu öğrenmeden alınan yararın ve öğretmen-öğrenci hareketliliğinin artırılması ve öğretmen ve okul yöneticilerinin eğitimi öncelik alanları olarak belirlendi. Portekiz’in ve Almanya’nın krize rağmen eğitim bütçelerinde artışa gitmelerinin de konunun önemi ve hassasiyetinin bir göstergesi olduğu belirtildi. Buna ek olarak, mesleki eğitimi ve girişimciliği geliştirme ve bu sayede Avrupa çapında sosyal uyumu artırma yolunda hala yapılması gereken çok şey olduğuna da vurgu yapıldı.
Konseyde ayrıca, sınıfta kalma tehlikesi yaşayan ve sosyal dışlanmayla karşılaşan öğrenciler için ek çaba sarf edilmesi; eğitim ve öğretim kurumlarının istihdam yaratan iş dünyasıyla olan bağlarının sıkılaştırılması; ulusal çapta ve Avrupa çapında hedeflenen eğitime yatırım artışlarına ulaşılması; öğretmenlerin ve eğitim kurumlarının başında olan yetkililerin değişen koşullara uygun olarak eğitilmeleri ve hayat boyu öğrenme ve öğrenci hareketliliği uygulamalarının geliştirilmesi konuları üzerinde duruldu.
Onaylanan rapor için:
http://register.consilium.europa.eu/pdf/en/10/st05/st05394.en10.pdf
Toplantı sonrasında yapılan basın açıklaması için:
http://www.consilium.europa.eu/uedocs/cms_Data/docs/pressdata/en/educ/112903.pdf