AB BÖLGELER KOMİTESİ MAKRO-BÖLGESEL POLİTİKALAR ÜZERİNE YOĞUNLAŞIYOR
Avrupa Birliği Bölgeler Komitesi’nin (BK) 13 Nisan 2010 tarihinde Brüksel’de düzenlediği konferansta, AB’nin makro-bölgeleri arasındaki farklı problemlerin çözümü için ortak bir bağ kurulması ve bu yeni kavrama ortak çözüm önerileri ile yaklaşılması üzerine tartışıldı. Toplantıda bir araya gelen 300 kadar yetkili ve uzman, mevcut makro-bölgesel stratejilerin potansiyelleri, limitleri ve geleceği üzerine fikir alışverişinde bulundu. Toplantıda en çok tartışılan konulardan biri Avrupa Yapısal Fonları altındaki mali düzenlemelerin makro-bölgeler için ne şekilde uygulanabileceğiydi. Yapısal fonların mevcut düzenlemesinde makro-bölgelere ilişkin bir düzenlemenin bulunmaması Avrupa Komisyonu’nun, Bölgeler Komitesi tarafından eleştirilmesine yol açtı.
Makro-bölgelere ilişkin politikalar geliştirilmesi ve mali destek sağlanması aslında AB’de yeni ortaya çıkmış bir kavram değil. Fikir, Avrupa Komisyonu’nun Bölgesel Politikadan Sorumlu eski Üyesi Danuta Hübner tarafından gündeme getirilmişti. Hübner bugün de, Avrupa Parlamentosu Bölgesel Kalkınma Komitesi Başkanı olarak, fonların bir kısmının, ülke sınırları söz konusu olmadan bölgelere göre dağıtılması fikrini desteklemeye devam ediyor. Hübner, toplantıdaki konuşmasında, bu fonksiyonel ilkenin AB Uyum Politikası’nın geleceğini de daha işlevsel hale getireceğine inandığını dile getirdi. Lizbon Stratejisi Yapısal Fonlara ilişkin alınan kararlarda Avrupa Parlamentosu’na daha fazla yetki veriyor. Bundan sonra, Parlamento’nun makro-bölgelerin kalkınmasına ilişkin aldığı kararlara üye devletlerin ve Konsey’in nasıl yaklaşacağı zamanla ortaya çıkacak.
Üye devletlerin isteği ve desteği olmadan makro-bölgelerdeki projelerin ve kalkınmanın gerçekleşmesi mümkün değil. Bu nedenle, AB Konseyi ilk resmi AB makro-bölgesi projesi olarak ilan edilen Baltık Denizi Denizcilik Stratejisi’nin ve 2010 sonunda başlaması öngörülen Tuna Stratejisi’nin gerçekleşmesini destekliyor. Bu bölgelerden sonra Atlantik Arkı, Adriyatik ve Kuzey Denizi için de denizciliğe ilişkin makro-bölgesel stratejilerin hazırlanması öngörülüyor. Ancak, bu bölgelerde de başarılı bir politika izleyebilmek için hem Komisyon’un hem de Konsey’in ortak bir denizcilik politikasına evet demesi gerekiyor.