GAYRİRESMÎ AB DIŞİŞLERİ BAKANLARI -GYMNICH- TOPLANTISI BRÜKSEL’DE GERÇEKLEŞTİRİLDİ
AB Dışişleri Bakanlarını bir araya getiren gayriresmî AB Dışişleri Bakanları -Gymnich- Toplantısı 10–11 Eylül 2010 tarihlerinde, Brüksel’deki Egmont Sarayı’nda gerçekleştirildi. Toplantının ana gündemini ortak dış ve güvenlik politikası çerçevesinde Türkiye ile işbirliğinin geliştirilmesi, AB’nin stratejik ortaklarıyla olan ilişkileri ve Pakistan’a yapılacak insani yardım oluşturdu.
Toplantılarda, AB Konseyi Dönem Başkanlığı’nı da yürüten Belçika’nın Dışişleri Bakanı Steven Vanackere, Türkiye’nin uluslararası alanda önemli rol oynadığı konular olarak İran nükleer krizi, Ortadoğu Barış Süreci ve Bosna’ya işaret etti. Türkiye’nin üyeliğini destekleyen Finlandiya Dışişleri Bakanı Alexander Stubb ise, Türkiye’nin, dış politikada dünyadaki en önemli beş ülkeden biri olduğunu savundu. Bakan Stubb, “Bugün Türkiye’nin, dünyada, birlikte ya da ayrı ayrı düşündüğümüzde, AB üyesi bütün ülkelerden daha fazla söz sahibi olduğu iddia edilebilir” dedi. İsveç ve Estonya Dışişleri Bakanları da Türkiye’nin artan stratejik önemine dikkat çekti.
Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, diğer aday ülkelerin dışişleri bakanları ile birlikte, 11 Eylül günü düzenlenen çalışma kahvaltısına katıldı. Bölgesel ve uluslararası konularda AB’li mevkidaşları ile görüş alışverişinde bulunan Davutoğlu, birtakım ikili temaslar da gerçekleştirdi. Ahmet Davutoğlu, toplantıya ev sahipliği yapan Belçika Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Steven Vanackere ve AB Dışişleri ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton’ın yanı sıra, İngiltere, İsveç, Danimarka ve Bulgaristan Dışişleri Bakanları ile de görüştü.
Davutoğlu’nun Ashton’la görüşmesinde Türkiye ile AB arasında stratejik diyalog konusu ön plana çıktı. Bu diyaloğun geliştirilmesinin çok önemli olduğu, ancak bunun tam üyeliğe alternatif olarak görülmemesi gerektiği dile getirildi. Üyelik süreciyle stratejik iletişimi geliştirme çabalarının eş zamanlı olarak yürütülmesinin önemi hem Catherine Ashton hem de Ahmet Davutoğlu tarafından vurgulandı. Ashton, Türkiye’nin tam üyeliğine destek verdiğini belirtirken, Davutoğlu da müzakerelere hız kazandırılmasının gerekliliğinin altını çizdi. Ahmet Davutoğlu, bu konudaki hassasiyetini “Kimse stratejik siyasi diyaloğu, imtiyazlı ortaklığa giden bir kapı gibi değerlendiremez. Buna izin de vermeyiz. Bunun olmaması için de bu stratejik diyaloğa paralel şekilde müzakere sürecinin hızlandırılması lazım. Müzakere süreci yavaş yürürken stratejik diyaloğun artması gibi bir seçenek söz konusu değil.” sözleriyle dile getirdi. Görüşmede, ayrıca, Ortadoğu Barış Süreci ve İran'ın nükleer dosyası da ayrıntılı bir şekilde masaya yatırıldı.
Brüksel’deki toplantı, 11 Eylül Cumartesi günü Catherine Ashton ve Steven Vanackere tarafından düzenlenen ortak basın toplantısı ile sona erdi. Adını 1974 yılında bu formattaki ilk buluşmanın gerçekleştirildiği Almanya’daki Gymnich Şatosu’ndan alan bu toplantılar, her AB Dönem Başkanlığı tarafından altı aylık görev süresi içinde bir defa düzenleniyor.