İKTİSADİ KALKINMA VAKFI
E-Bülteni
İKTİSADİ KALKINMA VAKFI
E-Bülteni

İKV’DEN HAFTAYA BAKIŞ

Bu hafta, hem Türkiye hem de Avrupa Birliği gündemine birçok tartışma, karar ve toplantı damgasını vurdu. Bültenimizde ilk olarak 8 Ekim Cuma günü TOBB ve İKV işbirliğinde düzenlenen “Avrupa Birliği Ulaştırma Politikası, Gümrük Birliği ve Taşıma Kotaları Toplantısı”na yer veriyoruz.
İKV’DEN HAFTAYA BAKIŞ

Bu hafta, hem Türkiye hem de Avrupa Birliği gündemine birçok tartışma, karar ve toplantı damgasını vurdu. Bültenimizde ilk olarak 8 Ekim Cuma günü TOBB ve İKV işbirliğinde düzenlenen “Avrupa Birliği Ulaştırma Politikası, Gümrük Birliği ve Taşıma Kotaları Toplantısı”na yer veriyoruz. Bugün bilindiği üzere, Türkiye’nin Gümrük Birliği’nde olmasına rağmen AB üyesi olmadığı için Türk taşıyıcıların yaşadığı sorunlar Türkiye-AB ilişkilerinde en çok tartışılan konulardan birini oluşturuyor.

Gümrük Birliği’nde olmamız nedeniyle ülkemizi en çok ilgilendiren gelişmelerden biri de bu hafta AB ile Güney Kore arasında imzalanan Serbest Ticaret Anlaşması oldu. Bültenimizde detaylı haberlerini bulacağınız diğer uluslararası gelişmeler ise 8’incisi düzenlenen Asya – Avrupa Zirvesi ile 13’üncü AB – Çin Zirvesi oldu.

Geçtiğimiz hafta AB gündemi birçok gelişmeye ve tartışmaya sahne oldu. Bunların başında ise Macaristan’da bir alüminyum fabrikasının zehirli atıklarının Tuna Nehri’ne karışması ile ortaya çıkan çevre felaketi geliyor. Felaketin bilançosu her geçen gün artarken AB ülkeleri ve kurumları konuya ilişkin her türlü önlem mekanizmasını devreye sokmaya çalışarak bir felakette daha AB’nin “dayanışma” ilkesini hatırlattılar. Bunun yanında, AB vatandaşları Komisyon’un GDO düzenlemelerine karşı bir milyon oy toplayarak Komisyon Başkanı Barroso’ya sundu. Böylelikle Lizbon Antlaşması’nın yürürlüğe girmesinden itibaren ilk defa bir milyon AB vatandaşının imzası ile yasama önerisi yapabilme hakkı kullanılmış oldu. Geçtiğimiz hafta tüm Avrupa’da konuşulan bir diğer hassas konu ise Fransa’da 3 milyon kişinin emeklilik yasasına ilişkin protestolara katılması oldu. AB içinde küresel mali kriz sonucunda istihdam, emeklilik ve işsizliğe yönelik protestolar sadece Fransa ile sınırlı olmadığını hatırlamakta yarar olduğunu düşünüyoruz. AB’deki bir diğer önemli gelişme ise Avrupa Parlamentosu’nun Arnavutluk ve Bosna Hersek vatandaşlarının kısa süreli ziyaretlerinde vize uygulamasının kaldırılmasını onaylamasıydı. Müzakerelerin beşinci yılını tamamlamış olan bir aday ülke olarak Türkiye’nin vize serbestisi konusunda Batı Balkan ülkelerinin gerisinde kalması bu konudaki tartışmaları Türkiye içinde her geçen gün artırıyor.

Türkiye – AB ilişkilerindeki ve Türkiye’nin içindeki sıcak gündem maddelerine bakılacak olunursa bu haftaya Başbakan Erdoğan’ın Almanya – Türkiye futbol karşılaşması vesilesiyle Berlin’e yaptığı ziyaret ve Şansölye Merkel ile yaptığı görüşme damgasını vurdu denebilir. Erdoğan – Merkel görüşmesinde konuşulan başlıca konular Türk vatandaşlarının uyumu, vize sorunu ve Türkiye’nin AB süreci oldu. Türk – Alman ilişkilerine ilişkin bir diğer gelişme olan Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu tarafından birincisi düzenlenen Türk-Alman İşbirliği ve Yatırım Konferansı da geçtiğimiz hafta düzenlendi. Türkiye gündemi ise geçtiğimiz hafta Yüksek Öğrenim Kurulu’nun (YÖK) türbanlı üniversite öğrencilerine ve üniversitelerde sivil polislerin olabileceğine ilişkin kararları ile hayli meşgul oldu.

Son olarak bahsetmeden geçemeyeceğimiz bu haftaki uluslararası gelişmeler arasında Nobel Barış Ödülü’nü şu anda hapiste bulunan muhalif siyasetçi Liu Şiabao’nun alması ve kendisinin bu ödülü alan ilk Çinli olması ile Nobel Edebiyat Ödülü’nü Perulu yazar Mario Vargas Llosa’nın kazanması yer aldı.

Tüm okuyucularımıza iyi haftalar diliyoruz. 

Diğer Yazılar