Başbakan Erdoğan 18-20 Ocak tarihlerinde Brüksel’e giderek görüşmelerde bulundu. Brüksel temaslarında Başbakan’a yeni Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Dışişleri Bakanı Ali Babacan ve Devlet Bakanı Sait Yazıcıoğlu eşlik etti.
19 Ocak’ta başladığı Brüksel ziyaretinde, AB Komisyonu Başkanı José Manuel Barroso, Genişlemeden Sorumlu Üye Olli Rehn, Enerjiden Sorumlu Üye Andris Piebalgs, Ortak Dış ve Güvenlik Politikası Yüksek Termsilcisi Javier Solana ve Avrupa Parlamentosu Başkanı Hans-Gert Pöttering ile görüşen Başbakan Erdoğan ayrıca Avrupa Politika Merkezi’nde (EPC) bir konuşma yaptı.
AB kurumlarına gerçekleştirdiği ziyaretlerde Türkiye için AB üyeliğinin birinci öncelik olduğunu vurgulayan Erdoğan on iki müzakere başlığının siyasal olarak bloke edilmesinden ötürü AB’yi eleştirdi. Bu çerçevede özellikle enerji başlığının açılmaması durumunda Türkiye’nin Nabucco projesine verilen desteği gözden geçireceğini dile getiren Başbakan, İsrail-Filistin çatışmasıyla ilgili olarak da AB otoritelerinin Gazze’de yaşananlar karşısında daha duyarlı olmaları gerektiğini ifade etti.
Brüksel ziyaretinin en önemli konu başlığı olan müzakere sürecine ilişkin AB’ye tam üyelik dışında bir alternatifin söz konusu olmadığının altını çizen Başbakan Erdoğan, Kıbrıs meselesi ve Fransa’nın muhalif tavrı nedeniyle on iki müzakere başlığın bloke edilmesini eleştirdi. Katılım müzakereleri kapsamında adil ve eşit bir tutum beklediklerini vurgulayan Erdoğan, 2009 yılında Çek Cumhuriyeti ve İsveç Dönem Başkanlıkları altında Türkiye’nin ivme kazanmasını umduğunu sözlerine ekledi. AB Komisyonu Başkanı Barroso ise müzakerelerin hızlanması ve bloke edilen başlıkların açılması önündeki engellerin kaldırılması için Komisyon’un elinden geleni yapacağını ancak bu arada Türkiye’den gerekli teknik ve siyasal reformları gerçekleştirmesini beklediklerini dile getirdi.
Görüşmelerin odaklandığı enerji meselesi hususunda Güney Kıbrıs’ın ilgili başlığın açılmasını engellemekte ısrar etmesi durumunda Nabucco projesine yaklaşımlarını gözden geçireceklerini öne süren Erdoğan, AB ve Türkiye’nin enerji konusundaki ortak çıkarlarının zedelenmemesi gerektiğini vurguladı. Nabucco’nun bir ‘kazan-kazan’ projesi olduğunu teslim eden Barroso ise konunun müzakere süreciyle ilişkilendirilemeyecek kadar önemli bir enerji güvenliği meselesi olduğunu, AB ve Türkiye’nin işbirliği içinde hareket etmesi gerektiğini ifade etti.
Temaslarda Türkiye’nin Ortadoğu, Kafkaslar ve Balkanlarda oynadığı stratejik rolün önemini dile getiren Erdoğan, Türkiye’nin hem kültürel hem de coğrafi bakımdan Avrupa’nın bir parçası olduğunu sözlerine ekledi. Bu anlamda AB üyesi bir Türkiye’nin Birliğin Ortak Savunma ve Dış Politikası’nın güçlendirilmesine katkı sağlayacağını söyleyen Başbakan, Gazze’de yaşanan ‘insanlık trajedisi’ konusunda uluslararası kamuoyunun daha duyarlı olması gerektiğini ifade etti.
Başbakan Erdoğan Belçika'daki resmi temaslarının yanı sıra, Belçika’da yaşayan Türkler ve Türk Dernek temsilcileriyle görüştü ve çeşitli Avrupa sivil toplum kuruluşlarının panel ve toplantılarına da katıldı.