Avrupa Parlamentosu’nun (AP) 3 Şubat tarihinde gerçekleştirilen Genel Kurulunda en çok tartışılan konulardan biri otomotiv sektörünün yaşadığı kriz ve bu krizden çıkış yolları oldu. AB Dönem Başkanı Çek Cumhuriyeti Başbakan Vekili Alexandr Vondra, yaptığı konuşmada, Avrupa’da üretilen arabaların en iyi, etkin ve güvenli araçlar olmalarına rağmen krizden fazlasıyla etkilendiklerini ve tüm çabalara rağmen talebin2008 yılı sonunda yaklaşık %8 düştüğünü ifade etti. 2009
yılında 2009 yılında da sürmesi beklenen bu durumun önüne geçilmesi amacıyla, yardım yarışının ve piyasa düzensizliklerinin engellenmesi ve eşgüdüm içerisinde hareket edilmesi çağrısında bulundu. Komisyon tarafından hazırlanması kararlaştırılan planı desteklediklerini ifade eden Vondra, göz önünde bulundurulması gereken iki konunun; piyasa etkinliğinin gözetilmesi ve çevrenin korunması olduğunu belirtti. Son olarak, Alexandr Vondra, karar alıcılar ve otomotiv sanayi çalışanlarının bir araya gelmesiyle oluşacak “çalışma grubu” kurulacağını açıkladı.
Avrupa Komisyonu’nun Sanayiden Sorumlu Üyesi ve Başkan Yardımcısı Günther Verheugen ise, tüketicilerin ekonomik anlamda güven kaybı yaşadıklarına dikkat çekti. Krizin, ağır vasıtalar alanında daha güçlü hissedildiğini ifade eden Verheugen, %20 oranında bir üretim daralmasının 400 bin kişinin işsiz kalması anlamına geleceğini belirtti. Aynı zamanda, Komisyon tarafından sağlanacak yardım önlemlerinin rekabeti bozucu etki yaratmayacağının üzerinde durdu. Diğer taraftan Günther Verheugen, AB’nin otomotiv sektörünün canlandırılması amacıyla atacağı adımların “yeşil hedefleri” gözeteceğini de vurguladı. Bilindiği gibi, Avrupa Komisyonu tarafından 26 Kasım 2008’de açıklanan Kurtarma Planı kapsamında “yeşil araç girişimi” öngörülmüştü. Bu bağlamda, Avrupa Yatırım Bankası kredileri ve üye devletlerin katkılarıyla toplam 5 milyar Avro tutarında bir yardım sağlanması öngörülüyor.
Genel Kurulda AP üyeleri tarafından dile getirilen kaygıların ortak noktasını, otomotiv sektörünün krizden kurtarılması için atılacak adımların müdahaleciliğin seviyesini yükseltmemesi ve geniş kapsamlı olması oluşturuyor. Üye devletlerde araç kayıtlarının düştüğüne dikkat çeken Parlamenterler, sağlanacak kredilerin daha da fazla önem kazandığını ifade ediyorlar.
Hatırlanacağı üzere, 17 Aralık 2008 tarihinde kabul edilen iklim değişikliği paketi kapsamında tüm otomotiv sanayinde sera gazı salınımlarının 2012 yılı itibariyle 120 g/km’ye düşürülmesi hedefi belirlenmişti. 2015 yılına kadar üreticilere belirli oranlarda geçiş oranları verilmesi ve 2019 yılından itibaren cezaların uygulanması kararlaştırılmıştı. 2020 yılına kadar ortalama salınımın 95 g/km’ye düşürülmesi hedefleniyor.
Diğer taraftan, Avrupa Otomobil Üreticileri Birliği (ACEA) tarafından 5 Şubat tarihinde yapılan açıklamada Güney Kore ile AB arasında yürütülen Serbest Ticaret Anlaşması (STA) müzakerelerinin askıya alınması çağrısında bulunuldu. ACEA, içinde bulunulan ekonomik kriz koşulları doğrultusunda doğası gereği “dengesiz” ve “adaletsiz” olan müzakerelerin durdurulması gerektiğini vurguladı.