Fransa’nın önde gelen düşünce kuruluşlarından biri olan IFRI’de (Institut Français des Relations Internationales- Fransa Uluslararası İlişkiler Enstitüsü) Türkiye Programı koordinatörlüğü görevini yürüten Dorothée Schmid, İktisadi Kalkınma Vakfı’nın (İKV) davetlisi olarak 16-17 Şubat tarihlerinde İstanbul’da çeşitli temaslarda bulundu. İKV uzmanları, gazeteciler ve sivil toplum temsilcilerinin katılımıyla gerçekleştirilen toplantılarda, Türkiye-Fransa ilişkileri ve güncel gelişmeler ışığında Türkiye’nin Avrupa Birliği (AB) üyeliği kapsamlı bir şekilde ele alındı.
Toplantıda, öncelikle Fransız kamuoyundaki Türkiye algısından bahseden Schmid, Fransızların Türkiye hakkında yeterli bilgiye sahip olmadıklarını ancak Türkiye’nin sürekli değişen dinamik yapısıyla Fransa’da merak uyandıran bir ülke olduğunu dile getirdi. Fransız medyasının, Türkiye’nin AB’ye katılımını ilgilendiren konulardan ziyade Ermeni konusu, Kürt sorunu, kadın hakları gibi meselelere odaklanmayı tercih ettiğine değinen Schmid, siyasi ve ekonomik alanda yaşanan hızlı değişimlerden ötürü Türkiye’nin Fransa’da daha iyi anlatılması ve doğru tanıtılması gerektiğini ifade etti.
Siyasi düzlemde, Türkiye ile Fransa arasında süregelen gerilime ilişkin olarak, Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy’nin Türkiye’nin AB üyeliğine yönelik benimsediği olumsuz tutuma işaret eden Schmid, Türkiye’de başta Frankofon kesimler olmak üzere Fransa’nın bu tutumuna karşı gösterilen tepkinin, mevcut durumu daha da karmaşıklaştırdığını belirtti. Sarkozy’nin Türkiye’nin AB üyeliği konusundaki olumsuz tavrının yakın gelecekte değişme olasılığının düşük olduğu yorumunu yapan Schmid, Fransa Dönem Başkanlığı süresince bilinçli olarak Türkiye’yi yakından ilgilendiren Kıbrıs sorunu gibi tartışmalı konuların ele alınmasından kaçınıldığını, Türkiye’nin AB üyeliği konusunun ise gündem konuları arasına dahil edilmediğini belirtti. Sarkozy’nin, Fransa kamuoyunda fazlasıyla hissedilen genişleme yorgunluğunu ve AB’nin daha fazla genişlemesine karşı çıkan kesimlerin endişelerini ve korkularını dile getirdiğini belirten Schmid, Fransa’nın değiştiğine ve giderek daha muhafazakârlaştığına dikkat çekti. Schmid, ekonomik kriz ile birlikte özellikle Müslüman göçmen karşıtlığı ve yabancı düşmanlığının daha da tırmandığını ifade etti.
Dorethée Schmid, ayrıca, Türkiye’nin Fransa ile ilişkilerinde AB’ye katılım konusuna odaklanmanın mevcut siyasi ortamda akılcı olmayacağının altını çizerek, bu alanda önceliğin Türkiye’deki çağdaş kültürün tanıtım çalışmalarına verilmesi ve sivil toplum kuruluşları nezdinde farklı ortaklıklar kurularak çeşitli faaliyetler yürütülmesi gerektiğini kaydetti. Bu çerçevede, Fransa’da Türkiye Mevsimi’nin önemli bir fırsat olduğunu vurgulayan Schmid, bu alanda üretilecek projelerin iki ülke arasındaki ilişkilerin geliştirilmesine önemli katkı sağlayacağını belirtti. Bunun yanı sıra, ekonomik işbirliği açısından, Fransız işadamlarının Türkiye’de yatırım yapmaya istekli olduğunu, ancak Türkiye’deki iş bağlantılarının yeterli düzeyde olmadığını öne süren Schmid, bu hususta Fransız ve Türk işadamlarını bir araya getirmeye yönelik faaliyetlerin artırılmasının yararlı olabileceğini vurguladı.
Bununla birlikte, Türkiye ve Fransa arasındaki ikili ilişkilerin iyileştirilmesinde IFRI olarak medya diyaloğuna büyük önem verdiklerini belirten Schmid, bu kapsamda, gelecek aylarda İstanbul’da düzenlenecek bir toplantı ile Türkiye ve Fransa’daki gazetecileri bir araya getirmeyi hedeflediklerini belirtti. Bunun yanı sıra, gelen bir soru üzerine, Türkiye’deki medya ortamına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Schmid, Türkiye gündemini meşgul eden konular hakkında İKV uzmanları ve gazetecilerden ayrıntılı bilgi aldı.
Dorethée Schmid daha sonra, Fransız Anadolu Araştırmaları Enstitüsü’nü (IFEA) ziyaret etti ve Yeditepe Üniversitesi’nde öğrenci ve öğretim üyeleriyle biraraya geldi.