25 Şubat’ta Komisyon, ekonomik krizden ciddi ölçüde etkilenen otomotiv sektörü için Topluluk eylem çerçevesini belirlediği bir Tebliğ yayımladı. Bir yandan Avrupa Tek Pazarı ilkelerinin, diğer yandan da üye ülkelerin sektörün desteklenmesi yönündeki beklentilerine cevap verilmesi arasındaki dengenin korunmasını amaçlayan Tebliğ, Almanya, Fransa, İspanya, İtalya, İngiltere ve İsveç gibi bazı büyük devletlerin, kendi ülkelerindeki istihdamı korumaları sözü karşılığında ulusal üreticilerine yardım yapmayı planladıkları bir dönemde yayımlanmıştır.
Bu ülkelerin planladıkları yardımlar, özellikle Fransa’nın, önümüzdeki 5 yıl boyunca Fransa’daki üretim tesislerini kapatmamaları karşılığında Renault ve Peugeout-Citroen grubuna 6 milyar Avro tutarındaki yardım planı Komisyon ve bazı üye ülkeler tarafından ekonomik korumacılığı körükleyeceği endişesiyle karşılanmıştır.
“Komisyon, ekonomik krizden ciddi ölçüde etkilenen otomotiv sektörü için Topluluk eylem çerçevesini belirlediği bir Tebliğ yayımladı.”
Tebliğ’de Komisyon, krize karşı otomotiv sektörünün desteklenmesinde üye ülkeler arasında koordineli bir yaklaşımın benimsenmesini ve kısa vadede etkisinin azaltılarak, uzun vadede sektörde rekabetçiliğin korunmasını tavsiye etmektedir. Sektöre yapılacak yardımlar bakımından Komisyon, 2008 Kasım ayında yayımlanan Avrupa ekonomik iyileştirme planına atıf yaparak, Avrupa Tek Pazarı ve rekabet kurallarına uygun olan devlet yardımı kriterlerinin başlıcalarını şu şekilde belirlemiştir: Hurda araç indiriminde ortak kurallar; çevreye duyarlı araç üretimine ilişkin yardımlar; otomotiv üreticilerinin finansal kuruluşlarına yapılacak yardımların, Komisyonun bankacılık sektörü için 2008 Aralık ayında kabul ettiği genel ilkelere uygun olması; otomotiv sektörünün yeniden yapılandırılmasının ortaya çıkaracağı sosyal maliyetlerin azaltılmasının platformu olarak çalışacak bir Avrupa ortaklığı oluşturulması; Avrupa Sosyal Fonu ve Küreselleşmeye Uyum Avrupa Fonunun devreye koyulması.
Komisyonun hazırladığı bu çerçeve planın 5 Mart 2009 tarihinde AB Konseyi’nde ele alınması planlanmaktadır.