İKTİSADİ KALKINMA VAKFI
E-Bülteni
İKTİSADİ KALKINMA VAKFI
E-Bülteni
23-29 MART 2009

AVRUPA TARIM BAKANLARI ZİRVESİ BRÜKSEL’DE GERÇEKLEŞTİRİLDİ

23 Mart tarihinde Brüksel’de bir araya gelen AB ülkeleri Tarım Bakanları’nın toplantı gündeminde süt ve süthane ürünleri sektörüyle ilgili sorunlar geniş yer buldu. Özellikle Ortak Tarım Politikası özdeğerlendirmesinde (health check) 2009 yılından başlamak üzere 2015’e kadar her yıl süt kotalarının kademeli olarak %1 oranında artırılmasına ilişkin karar, üye ülkeleri ikiye böldü. Almanya’nın başını çektiği bir grup AB üyesi piyasa tedbirlerinin sürdürülmesini ancak kota artırımının ertelenmesini savunurken, aralarında Danimarka, Hollanda, İsveç ve İngiltere’nin bulunduğu diğer bir grup ise AB’nin küresel pazardaki ortaklarına, rekabet gücünün büyümesinden kaynaklanan yanlış bir izlenim verilmemesi gerektiği görüşünü destekliyor.

Avrupa Komisyonu Tarım ve Kırsal Kalkınmadan Sorumlu Üyesi Mariann Fischer Boel ise ekonomik krizden etkilenen süt sektörüne müdahale konusunda gereken önlemlerin fazlasıyla alındığına işaret ederek, AB süt ürünleri politikasının bütünüyle gözden geçirilmesinin söz konusu olmadığını dile getirdi. Bu arada Avusturya, Almanya, Macaristan, Slovenya ve Slovakya’dan oluşan 5 ülke süt ve süthane ürünleri pazarına yönelik bir bildiri hazırladı. Buna göre, Avrupa Komisyonu’na söz konusu piyasaya ilişkin 2009 döneminde bir rapor yayımlaması çağrısı yapılırken, ihracat iadelerinin artırılması ile üye ülkelerin geçici suretle belirli miktarda sütü pazardan geri çekme seçeneğine sahip olması teklifleri getirildi.

Tarım zirvesinde ayrıca, Rusya ile bitkisel ürün ticareti alanında yaşanan sıkıntıların aşılması konusunda Komisyon’un çabalarına destek verildi. Bilindiği üzere Rus yetkililer Avrupa’dan meyve ve sebze alımına, bu ürünlerdeki yüksek pestisit oranlarından ötürü muhalefet ediyor ancak Komisyon’a göre Rusya’nın talep ettiği miktarların bilimsel bir dayanağı bulunmuyor. Zirvenin sonuç kısmında ise, hayvan refahı konusunda eylem planlarının uluslararası alanda farkındalık yaratılması doğrultusunda sürdürülmesi gereğine işaret edilerek gelişmekte olan ülkelerle uyum içinde hareket edilmesi için çeşitli fırsatların değerlendirilmesi çağrısı yapıldı.