31’İNCİ TÜRKİYE-AB KİK TOPLANTISI YAPILDI

Türkiye-AB Karma İstişare Komitesi’nin (KİK) 31’inci toplantısı Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu’nun ev sahipliğinde, AB Bakanı Egemen Bağış ve Avrupa Ekonomik ve Sosyal Komitesi Başkanı Staffan Nilsson'ın katılımıyla 20 Aralık 2012 tarihinde Ankara’da gerçekleştirildi. Toplantıda konuşan TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, Türkiye’nin AB’ye üyeliğinin, AB’nin kurulması kadar önemli olduğunu vurgularken, üyelik sürecinin hızlandırılmasını ve Türkiye’deki reform sürecinin ivme kazanmasının, AB katılım müzakerelerinin yeniden canlanması ile doğrudan ilişkili olduğunu belirtirken, bunun için pozitif gündemin getirdiği iyimserlikten fayda sağlanması gerektiğini ifade etti. Türkiye'nin AB üyeliğinin, Avrupa kıtasının bütünleşme çabaları için önemli olduğunu belirten Hisarcıklıoğlu, KİK toplantısına AB kurumlarının katılımının üst düzeyde olmamasını eleştirirken, vize konusunda yaşanan sıkıntılara da değinerek, bu tür yaklaşımların oluşturulmak istenen entegrasyona yakışmadığını vurguladı.

Hisarcıklıoğlu konuşmasında ayrıca, Avro Bölgesi'ndeki sorunların çözümünde, son dönemde önemli adımlar atıldığını ve AB’nin bu krizi bir fırsat haline getirmeye çalışarak ekonomik ve parasal politikalar ile mali politikalarında yeni bir yönetişim sistemi inşa ettiğini belirtti. Yunanistan'ın borç krizini aşmasına verilen desteği olumlu bulduğunu belirten Hisarcıklıoğlu, Avro krizinin aşılmasında AB'nin içine kapanmaması gerektiğini ve genişleme sürecinin AB ekonomilerine getirdiği katkının göz ardı edilmemesini istedi.

AB'nin dış politikasında daha güçlü olmasının gerektiğini belirten Hisarcıklıoğlu, Tunus, Mısır ve Libya'daki değişim sürecine destek verilmesi yönünde adımların atılmasını ve ayrıca Suriye'de yaşanan gelişmelere de kayıtsız kalınmaması gerektiğini ifade etti.

AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış ise toplantıda yaptığı konuşmasında, AB'nin çifte standartlarına karşı olduğunu, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) konusu ile ilgili olarak 8 faslın veto edildiğini ve 6 faslın daha veto edilmesi ile karşı karşıya olduklarını belirtirken, AB’nin sözünde durarak KKTC’ye uygulanan ambargoyu kaldırması halinde Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’ne limanların açılacağını ifade etti.

AB Dönem Başkanlığı'nı devralacak olan İrlanda’nın, Türkiye açısından müzakere sürecinin ne kadar önemli bir aşamada olduğunun bilinci içerisinde olduklarını ve aynı olumlu yaklaşımın Fransa'dan da görüldüğünü belirtti. Türkiye ile AB ilişkilerinde sivil toplum kuruluşlarının önemine de değinen Bağış, sivil toplum kuruluşlarının AB sürecinin olmazsa olmaz bir unsuru ve temel direklerinden biri olduğunu kaydetti.

Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (Türk-İş) Genel Başkanı ve Türkiye-AB Karma İstişare Komitesi Eş Başkanı Mustafa Kumlu, Türkiye'nin AB'ye katılım sürecinin olumlu yönde gelişimi açısından umutlarını kaybetmek istemediklerini belirtirken, sürecin hızlandırılması ve ilişkilerin canlandırılması gerektiğini ifade etti. Kumlu, komite olarak iktisadi, siyasi ve sosyal pek çok konuyu değerlendiklerini ancak örnek olarak bir vize konusunda bile henüz çözüm sağlanamadığını, Türk vatandaşlarının vize almadan AB üyesi ülkelere gitmelerinin olanaklı hale getirilmediğini belirtti.

AB-Türkiye Karma İstişare Komitesi Eş Başkanı Arno Metzler son günlerde vize konusunda ilerleme olduğunu belirterek, AB üye ülkelerinin bir süreç üzerinde anlaştığını ve bu konuda bir yol haritası oluşturulduğunu ifade etti. Bunun sonucunda bu konuda karşılıklı olarak bir anlaşmanın da imzalanmasını ümit ettiğini belirtirken, ayrıca önümüzdeki dönemde Türkiye için yeni fasılların açılacağını beklediğini vurguladı.