İSVEÇ VE YUNANİSTAN ATIK YÖNETİMİNDE SINIFTA KALDI
Avrupa Birliği çevre mevzuatının önemli bir kısmını oluşturan atık yönetimi konusunda, önceki yıllarda uyarı alan üye ülkelerden İsveç ve Yunanistan için bu kez Avrupa Adalet Divanı devreye sokuldu. Avrupa Komisyonu 27 Eylül 2012 tarihinde aldığı kararının gerekçesini, İsveç’in 2002/96/EC sayılı Atık Elektrik ve Elektronik Eşyalar Yönergesi’ni (WEEE Yönergesi); Yunanistan’ın ise katı atıkların toplanıp bertaraf edilmesi için ayrılan alanlara ilişkin 99/31/EC sayılı Yönerge’yi ulusal mevzuatlarına tam olarak aktarmamaları olarak gösterdi.
Avrupa Komisyonu konuyla ilgili 2007 yılında İsveç’e karşı bir ihlal prosedürü başlatmış, Haziran 2009 tarihinde gerekçeli bir görüş bildirmişti. Buna karşılık İsveçli yetkililer, AB mevzuatında belirtilen EK-III uygulamaları için, ulusal mevzuatın en geç 1 Ocak 2010 tarihinde yürürlüğe gireceğini belirtmişti. Ancak Komisyon’a gelen bilgilerde herhangi bir düzenleme yapılmadığı ortaya çıkmıştı.
AB Yönergesi günümüzde fazlaca kullanılan elektrik ve elektronik eşyaların tekrar geri dönüşüm metotlarıyla tüm üye ülkelerdeki e-atık yönetimi kapsamında denetimli yürütülmesini öngörmekte. Aynı şekilde AB Yönergesi ile 2020 yılına kadar sayıları 12 milyon tonu bulacak olan e-atıkların yüzde 85’inin toplanması amaçlanmakta.
Diğer taraftan, Yunanistan’ın Zakynthos Adası’nda koruma altına alınan Milli Park içindeki katı atık çöp depolama alanı ile ilgili bir sorun yaşadığı açıklandı. İsveç’e uygulandığı gibi, Avrupa Komisyonu Yunanistan’a 2009 yılında konuya ilişkin uyarıda bulunmuş ve Ocak 2012 tarihinde sunduğu gerekçeli görüşü takiben, Yunanlı yetkililerden, mevcut denetimlerin ilgili AB mevzuatına uygun işlediği bilgisini almıştı. Ancak Yunanistan’ın herhangi bir eylem gerçekleştirmediği açıklandı. Bölgedeki durumun kamu sağlığına ve çevreye verdiği zararın dışında, hava kirliliğine de yol açmakta olduğu bilinmekte. Bu nedenle depolamanın başvurulabilecek en son çare olması gerektiğini ifade eden Avrupa Komisyonu’nun çevreden sorumlu üyesi Janez Potocnik, Yunanistan’dan durumu bir an önce AB mevzuatına uygun hale getirmesini talep etti. Aynı zamanda Akdeniz’de nesli tehlikede olan deniz kaplumbağalarının yuvalama alanı olarak da bilinen Milli Park’ın bu özelliği konuyu daha da dikkat çekici hale getirmekte.