İKV’DEN HAFTAYA BAKIŞ

Geçtiğimiz hafta Türkiye-AB ilişkilerinde yaşanan en önemli gelişme şüphesiz Türkiye’nin vize serbestîsi perspektifinin ilk kez açık bir şekilde telaffuz edilmesi oldu. Üye devletlerin AB Nezdinde Daimi Temsilcilerinin Avrupa Komisyonu’nu Türkiye ile Geri Kabul Anlaşması’nın parafe edilmesine paralel olarak, vize serbestîsine yönelik müzakerelerin başlatılması için yetkilendirmesi konusunda uzlaşının sağlanmasının ve bunun 21 Haziran’da AB Sosyal İşler Konseyi’nde onaylanmasının ardından, AB’ye yasadışı yollardan giriş yapan üçüncü ülke vatandaşlarının ülkelerine gönderilmek üzere geri kabulüne yönelik anlaşma Türkiye ve AB temsilcileri tarafından parafe edildi. Avrupa Komisyonu’nun süreçte atılması gereken adımları içeren bir Vize Serbestîsi Eylem Planı’nı Türkiye’ye sunması ve Geri Kabul Anlaşması’nın söz konusu Eylem Planı’nın içeriğine bağlı olarak sürecin resmen başlatılmasıyla eşzamanlı olarak imzalanması öngörülüyor.

22 Haziran’da 50’ncisi gerçekleşen Türkiye-AB Ortaklık Konseyi’nde de taraflar Türkiye ile vize serbestîsine yönelik yaşanan olumlu gelişmelerden duydukları memnuniyeti dile getirdiler. Ortaklık Konseyi toplantısında vize konusunun yanı sıra Pozitif Gündem ele alındı. Avrupa Komisyonu’nun Genişlemeden ve Komşuluk Politikasından Sorumlu Üyesi Štefan Füle, ifade özgürlüğü ve yeni Anayasa oluşturulması sürecine dikkat çekti.

Türkiye gündeminde ise, 22 Haziran’da eğitim yapmakta olan F-4 tipi uçağın Suriye’nin Lazkiye şehri açıklarında uluslararası hava sahasında Suriye yönetimi tarafından uyarı yapılmaksızın vurularak düşürülmesi vardı. Bunun üzerine, Dışişleri Bakanlığı tarafından Suriye’ye nota verilerek bunun kabul edilemez olduğu ve tüm sorumluluğun Suriye’de olduğu bildirildi. Suriye’nin Türkiye’ye ait F-4 uçağını düşürmesi, on altı ayı aşkın süredir halkına uyguladığı şiddet ve insan hakları ihlalleriyle uluslararası camianın tepkisini çeken Esad yönetiminin uluslararası barışı tehdit eden bir boyut aldığı yorumlarına yol açtı. Türkiye, Kuzey Atlantik Antlaşması’nın 4’üncü maddesini devreye sokarak NATO Konseyi’ni toplantıya çağırdı. Bakanlar Kurulu’nun Suriye’de düşürülen uçak gündemiyle gerçekleşen yedi saatlik toplantısının ardından açıklama yapan Hükümet Sözcüsü ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Türkiye’nin uluslararası hukuk dahilinde kendisine tanınan imkanları kullanacağını kaydetti. Türkiye’ye ait F-4 uçağının düşürülmesi uluslararası camianın da tepkisine yol açtı. ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, bu “küstah ve kabul edilemez eylemi” şiddetle kınadıklarını kaydederken, 25 Haziran’da Suriye’deki durumu görüşmek için bir araya gelen AB Dışişleri Bakanları da Suriye yönetimini bu kabul edilemez eylem sebebiyle kınayarak, Türkiye’yi ölçülü ve sorumlu ilk tepkisi dolayısıyla tebrik ettiler. 

Tüm okuyucularımıza iyi bir hafta diliyoruz.