22 Nisan 2012 tarihinde gerçekleştirilen Fransa Cumhurbaşkanlığı ilk tur seçimlerinde yüzde 28’6’lık oy oranıyla birinci sırada yer alan Sosyalist Parti lideri François Hollande ile geçerli oyların yüzde 27,1’ini alan Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy 6 Mayıs 2012 tarihinde yapılacak ikinci tur seçimlere katılmaya hak kazandı. İlk turda en fazla oy alan ilk iki adayın ikinci tur seçimlere katılmaya hak kazandığı Fransa Cumhurbaşkanlığı Seçimleri’ne katılım oranı ise yüzde 80 oldu. Seçimlerde Hollande ve Sarkozy’nin ardından gelen ve yüzde 18’lik oy oranına ulaşan aşırı sağcı Ulusal Cephe lideri Marine Le Pen ve geçerli oyların yüzde 12’sini alan Sol Cephe adayı Jean-Luc Melenchon da elenmelerine rağmen dikkat çekici bir oy oranına ulaştı.
6 Mayıs 2012 tarihinde yapılacak olan ikinci tur oylamasından önce yapılan kamuoyu yoklamaları ve Fransa’daki sağ ve sol oyların aritmetik toplamı göz önüne alındığında Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy’nin söz konusu seçimlerden galip çıkma olasılığının daha yüksek olduğu belirtildi. 23 Nisan 2012 tarihinde Lüksemburg’da toplanan Avrupa Birliği’ne üye ülkelerin dışişleri bakanları da Fransa Cumhurbaşkanlığı Seçimleri’nde aşırı sağcı lider Marine Le Pen’in yükselişinden duydukları kaygıyı dile getirdi. AB Dışişleri Bakanları, Nicolas Sarkozy’nin aşırı sağcı Ulusal Cephe’ye oy verenlere saygı gösterilmesi gerektiği yönündeki beyanatını da sert bir dille eleştirdiler. Sarkozy’nin söz konusu beyanatına atıfta bulunan Lüksemburg Dışişleri Bakanı Jean Asselborn, Sarkozy’nin aşırı sağa saygı duyulması çağrısı yapmak yerine Le Pen’in niçin her 5 Fransız’dan birinin oyunu aldığını sorgulaması gerektiğini vurguladı. Sarkozy’nin seçim kampanyalarında kullandığı aşırı sağ söylemlere de dikkat çeken Asselborn, her gün Schengen'in değiştirilmesi gerektiği, katı göç politikaları izlemek gerektiği yönünde sloganlar kullanılarak Ulusal Cephe’nin elinin güçlendirildiğine de dikkat çekti.