CENEVRE ANLAŞMASI’NA RAĞMEN UKRAYNA’DA GERİLİM TIRMANMAYA DEVAM EDİYOR
17 Nisan 2014 tarihinde Cenevre’de bir araya gelen AB, ABD, Ukrayna ve Rusya temsilcileri altı saat süren görüşmelerin ardından Ukrayna’daki gerilimin düşürülmesi için silahlı grupların dağıtılması, ele geçirilen devlet binalarının tahliyesi ve Ukrayna’daki bölgelerin daha fazla özerklik elde edebilmesine imkân sağlayacak siyasi diyaloğun kurulması gibi bir dizi önlemi öngören bir çerçeve üzerinde anlaşmaya varmıştı.
Cenevre Ortak Bildirisi, tüm yasadışı silahlı grupların silahlarını bırakması ve yasadışı ele geçirilen binaların meşru sahiplerine iadesini ve Ukrayna’da yasadışı işgal edilen sokak, meydan ve diğer kamu alanlarının, kasaba ve şehirlerin boşaltılması çağrısında bulunmaktaydı. Buna karşılık, Rusya’nın Ukrayna sınırından askerlerini çekmesi ve Ukrayna’ya karşı başlattığı doğalgaz savaşına son vermesi konularına ise Cenevre bildirisinde değinilmemişti.
AB Dışişleri ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Ashton Cenevre görüşmelerinin ardından yaptığı açıklamada, temel önceliklerinin tırmanmanın önlenmesi olduğunu ifade ederken, bir an önce uygulanmak üzere bir dizi somut adım üzerinde anlaşmaya vardıklarını belirtti Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı’nın (AGİT) Özel İzleme misyonunun bu bağlamda önemli bir rol üstleneceğini kaydeden Yüksek Temsilci Ashton, AGİT’in görevinin Ukrayna makamlarının ve yerel toplulukların gerekli önlemleri almalarına yardımcı olacağını ifade kaydetti. Ashton, Ukrayna’nın kapsayıcı ve şeffaf anayasal bir süreç başlatma taahhüdünü memnuniyetle karşıladıklarını ifade ederken, 25 Mayıs’ta gerçekleşmesi planlanan devlet başkanlığı seçimlerinin özgür ve adil bir ortamda gerçekleştirilmesine verdikleri önemi bir kez daha yineledi. Ukrayna’nın birliğine, toprak bütünlüğüne ve egemenliğine bağlı olduklarını kaydeden Ashton, AB’nin Ukrayna’daki durum istikrara kavuşturulması yolundaki çabaları mali, siyasi ve ekonomik açıdan desteklemeye devam edeceğini ifade etti.
ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, Rusya’nın Ukrayna sınırındaki bir bölük askerini çektiğini doğruladı. AB Dışişleri ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton ise, Komisyon’un Rusya ve Ukrayna ile doğalgaz arzı ve transiti güvenliği konularında üçlü istişarelerde bulunacağını kaydetti. Kerry, Cenevre anlaşmasının uygulanması halinde, Rusya’ya yönelik mevcut yaptırımların bir kısmının yumuşatılabileceği sinyalini verirken, bazı Avrupalı diplomatik kaynaklar da AB’nin yaptırımlar listesine yeni isimler eklenmesini bir süreliğine durduracağını açıkladı. ABD Dışişleri Bakanı Kerry, silahlı grupların eylemlerine son vermeyi reddetmesi halinde Rusya’nın sorumlu kabul edileceğini kaydetti.
Ukrayna’nın ağırlıklı olarak Rusça konuşan nüfusun yaşadığı doğusunda ayrılıkçı grupların devlet binalarını ele geçirmesi ve Kiev’deki yönetimin bunların kontrolünü ele geçirme girişimleri Cenevre anlaşması doğrultusunda askıya alınmıştı. Buna karşılık, silahlı grupların Cenevre uzlaşısını tanımadıklarını açıklayarak resmi binalardaki işgal eylemlerini sürdürmesi ve tarafların birbirini anlaşmaya uymamakla suçlaması sebebiyle tehlikeye girdi. 20 Nisan’da Ukrayna’nın doğusundaki Sloviansk’ta düzenlenen saldırıda en az üç kişi yaşamını yitirdi.
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Kiev yönetimini yasadışı askeri grupları silahsızlandırmamakla suçlarken, Kiev yönetiminin Cenevre anlaşmasını ihlal ettiğini kaydetti. Rusya, saldırıdan Ukraynalı aşırı sağcı Sağ Sektör’ü sorumlu tutuyor.
AB Dışişleri ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Ashton’ın sözcüsü Michael Mann, 22 Nisan’da Ukrayna’nın doğusundaki olaylara ilişkin bir açıklama yayımladı. Açıklamada, taraflara 17 Nisan tarihli Cenevre anlaşmasında yer alan maddelere ve koşullara uymaları çağrısında bulunuldu. AB’nin anlaşmanın uygulanması için belirlediği son tarihin ABD Dışişleri Bakanı John Kerry tarafından belirlenen tarih ile aynı olduğu belirtildi. ABD Dışişleri Bakanı Kerry, 21 Nisan’da yaptığı açıklamada son tarihin “birkaç gün sonra” tamamlanacağı ifadelerini kullanmıştı. Kerry, Cenevre görüşmelerinin ardından Rus mevkidaşı Lavrov’a anlaşmanın prensiplerinin gecikmeksizin uygulandığına dair çaba görmemeli halinde sonuçlarının Rusya’ya yansıtılması dışında bir seçenekleri kalmayacağını belirttiğini söylemişti. ABD Dışişleri Bakanı Yardımcısı Joe Biden ise, 22 Nisan 2014 tarihinde Rusya’ya Ukrayna sınırındaki askerlerini çekmesi ve Rus-yanlısı ayrılıkçı eylemlere desteğini durdurması çağrısında bulundu.
AB Dışişleri ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Ashton’ın sözcüsü Mann, yaptırımlar listesinin genişletilmesinin Ukrayna’da yaşanan olaylara bağlı olacağını ifade etti. Hâlihazırda, AB’nin yaptırım listesinde 33 kişi bulunuyor.
Ukrayna’daki son duruma ilişkin 24 Nisan’da bir açıklamada bulunan Yüksek Temsilci Ashton, tüm tarafların Cenevre anlaşmasının maddelerinin tamamen uygulanmasını sağlamakla yükümlü olduğunu belirtti. Bu kapsamda, tarafları yasadışı silahlı örgütler üzerinde baskı kurarak bunların şiddete son vermeleri ve silahlarını bırakmaları konusunda harekete geçemeye çağırdı.
Ukrayna’nın doğusundaki olayları derin bir endişe ile karşıladığını kaydeden Ashton, ölüm olayların araştırılması ve faillerinin adalete teslim edilmesi için bağımsız ve şeffaf bir soruşturmanın önemine dikkat çekti. Silahlı gruplarca yasadışı yollarla rehin tutulan kişilerin bir an önce serbest bırakılması gerektiğini kaydeden Ashton, Ortak Cenevre Bildirisi’nde belirtildiği gibi tehdit, şiddet ve provokatif eylem ve açıklamalara son verilmesi çağrısını yineledi.