AB DIŞİŞLERİ KONSEYİ TOPLANTISI GERÇEKLEŞTİRİLDİ
AB Dışişleri Konseyi Toplantısı 12 Mayıs 2014 tarihinde Brüksel’de gerçekleştirildi. AB Dışişleri Konseyi Toplantısı’nda ele alınan başlıca gündem maddeleri Ukrayna’daki durum, Nijerya’da terör örgütü Boko Haram tarafından kaçırılan kız öğrenciler, Orta Doğu Barış Süreci ve Avrupa Komşuluk Politikası oldu. Ukrayna’nın toprak bütünlüğü, egemenliği ve bağımsızlığını tehlikeye atan 13 kişi ve iki şirket seyahat yasağı ve AB’deki mal varlıklarının dondurulmasından oluşan yaptırımlar kapsamına dâhil edildi.
Ukrayna’daki durum
Ukrayna’daki durum konusunu ele alan AB Dışişleri Bakanları, Ukrayna’nın doğusunda ve güneyinde istikrarı bozmaya yönelik çabalardan duydukları endişeyi ifade ettiler. AB Dışişleri ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton, AB’nin gayri meşru ve yasadışı referandumları tanımayacağını yineledi. Ashton, tüm tarafların diyaloğu, şiddetin ve provokasyonun son bulmasını merkezine alan ve 17 Nisan’da Cenevre’de varılan anlaşma sonucunda kabul edilen Cenevre Ortak Bildirisi’nin uygulanması konusuna yoğunlaşmaları gerektiğini kaydetti.
AB Dışişleri Bakanları, Ukrayna’daki duruma ilişkin kabul ettikleri karar metninde, Ukrayna’daki devlet başkanlığı seçimlerinin özgür ve adil bir şekilde gerçekleştirilmesini desteklediklerini ifade etti. Rusya Devlet Başkanı Putin’in son açıklamalarının not edildiği belirtilen karar metninde, 25 Mayıs’ta Ukrayna’da gerçekleştirilecek devlet başkanlığı seçimleri için Moskova’nın da desteğinin beklendiği kaydedildi.
AB Dışişleri Bakanları, Ukrayna’daki durum ve Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Örgütü (AGİT) Özel Denetim Misyonu konusunda AGİT Dönem Başkanı Didier Burkhalter ile görüş alışverişinde bulundu.
Ukrayna’daki duruma ilişkin karar metninde, AB’nin Ukrayna’ya polis ve hukukun üstünlüğü başta olmak üzere sivil güvenlik sektörü reformu alanında destek vermeye hazır olduğu belirtildi. Avrupa Dış İlişkiler Servisi (EEAS), Ukrayna için muhtemel bir sivil Ortak Güvenlik ve Savunma Politikası (OGDP) misyonu üzerinde çalışmakla görevlendirildi.
Konsey toplantısında, Ukrayna’da yaşanan son olaylar ve gerilimin düşürülmesi yolunda hiçbir adımın atılmamış olması göz önünde bulundurularak, Ukrayna’nın toprak bütünlüğü, egemenliği ve bağımsızlığını tehlikeye atanlara yönelik mevcut yaptırımların genişletilmesine karar verildi. Seyahat yasağı ve mal varlıklarının dondurulması için uygulanan kriterler genişletilerek, 13 kişi ve Kırım ile Sivastopol’deki iki şirket yaptırımlar kapsamına alındı. Böylece, Ukrayna’daki krizle ilgili yaptırımlar kapsamına alınan kişi sayısı 61’e ulaşmış oldu.
AB Resmi Gazetesi’nde yayımlanan listede yer alan isimler arasında Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'e yakınlığıyla bilinen ve Kırım’ın siyasi entegrasyonundan sorumlu olan Viaçeslav Viktoroviç Volodin, Rus ordusunun hava kuvvetleri komutanlarından Vladimir Şamanov ve Duma'nın Anayasa Hukuku Komitesi Başkanı Vladimir Nikolaeviç Pligin bulunuyor. Bunlara ek olarak, Ukrayna’ya bağlı resmi binaların ayrılıkçıların kontrolü altına girmesinde rol oynayan isimler de yaptırımlar listesinde yer aldı. AB’nin listesindeki iki şirketin ise el konulan Chernomorneftegaz ile Feodosia olduğu belirtildi.
Nijerya’da kaçırılan kız öğrenciler
AB Dışişleri Bakanları tarafından Nijerya’daki terörist saldırılara ilişkin kabul edilen kararda, Nijerya’da yüzlerce sivilin öldürülmesinin ve 200’ü aşkın kız öğrencinin kaçırılmasının şiddetle kınandığı ifade edildi. Kız öğrencilerin derhal ve koşulsuz salıverilmesi, sorumluların ise adalete teslim edilmesi talebinde bulunuldu. Karar metninde ayrıca AB ve üye devletlerinin Nijerya’ya destek olmaya hazır olduğu ve 10 milyon avro tutarında yardımın Nijerya’ya terörle mücadele alanındaki çabalarında destek olmak üzere verileceği belirtildi.
AB Dışişleri ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton, Dışişleri Konseyi Toplantısı’nın ardından yaptığı açıklamada, AB’nin cinsel saldırıların cezasın kalması kültürüne son verilmesi yolundaki çabalarını sürdüreceğini kaydetti ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin terör örgütü Boko Haram’a yönelik önlemler alma niyetine tam destek verdiklerini belirtti.
Orta Doğu Barış Süreci
Orta Doğu Barış Süreci kapsamındaki güncel durumu ele alan AB Dışişleri Bakanları, kabul edilen karar metninde, yaşanan son gelişmelerden duydukları endişeyi dile getirdi. Kararda, AB’nin ABD Dışişleri Bakanı John Kerry’nin çabalarına tam destek verdiği ve müzakere edilmiş iki devletli bir çözümün sorunun kalıcı çözümü için en iyi formül olduğu yinelenerek, ABD’nin çabalarına karşın taraflar arasında müzakerelerde ilerleme kaydedilmemesinden üzüntü duyulduğu ifade edildi.
AB Dışişleri ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton, Dışişleri Konseyi Toplantısı’nın ardından yaptığı açıklamada, müzakerelerin sürdürülmesini tehlikeye atan son gelişmelerin derin endişe uyandırdığını ifade etti ve AB’nin müzakerelerin devam etmesinin en iyi ve tek yol olduğuna inandığının altını çizdi. Tarafların bu birkaç haftayı, ortak zemin bulmak ve siyasi güçlerini toplamak için kullanıp ilerleyen haftalarda süreci sürdürerek gerekli cesur karaları almaya davet eden Yüksek Temsilci Ashton, taraflara itidal çağrısında bulundu.
AB’nin Filistin’de Devlet Başkanı Abbas liderliğindeki uzlaşma sürecini desteklediğini kaydeden Ashton, kurulacak yeni hükümetin şiddete başvurmama ilkesine, iki devlet temelindeki çözüme ve İsrail-Filistin sorununa müzakere edilmiş barışçıl bir çözüm bulunmasına bağlı kalması gerektiğine dikkat çekti.