AB VE UKRAYNA ARASINDA ORTAKLIK İLİŞKİLERİ GÜÇLENİYOR
Avrupa Komisyonu ve Ukrayna 13 Mayıs 2014 tarihinde Brüksel’de bir araya gelerek, ülkeye mali yardımı öngören bir anlaşma imzaladı. Anlaşma, AB ve Ukrayna arasında güçlenen siyasi ve ekonomik ortaklığa işaret ediyor. Rusya ile Batı arasında ilişkilerin gerginleştiği bir sırada imzalanan anlaşma, aynı zamanda Ukrayna’nın AB ile ekonomik bütünleşme sürecini güçlendirme yolunda her iki tarafın taahhütlerine sadık kaldığını gösteriyor. Ukrayna’da 25 Mayıs’ta yapılacak başkanlık seçimlerinin ardından, AB ve Ukrayna arasında serbest ticaret anlaşması ve Haziran ayında havacılık konusunda bir anlaşma imzalanması öngörülüyor.
Avrupa Komisyonu, teamüller uyarınca, sadece AB üye devletlerinin hükümet başkanları ile bir araya geliyor. Bu nedenle, AB üyesi olmayan Ukrayna’nın hükümet üyeleri ile Avrupa Komisyon üyeleri arasında yapılan söz konusu toplantı, bir ilk olma özelliğini taşıyor. Bu yönüyle, 13 Mayıs’ta yapılan toplantı ve imzalanan anlaşma, AB’nin Ukrayna’ya verdiği önemi gösteriyor. AB ve Ukrayna arasında yapılan toplantının ardından yapılan ortak yazılı açıklamada, anlaşmanın AB ve Ukrayna arasında siyasi ve ekonomik ortaklığın güçlendirilmesine dair ortak iradenin sonucu olduğu kaydedildi.
Bilindiği gibi, Ukrayna ve AB arasında 21 Mart 2014 tarihinde imzalanan Ortaklık Anlaşması siyasi hükümleri kapsıyordu. Avrupa Komisyonu ve Ukrayna arasında imzalanan sözü geçen yeni anlaşma, 25 Mayıs’ta yapılması öngörülen başkanlık seçimlerinden önce AB’nin Ukrayna’da demokratik güçleri desteklemeyi ve Ukrayna hükümetinin ekonomik ve siyasi reformları üstlenmesi konusunda gereksinim duyduğu mali desteği sağlamayı amaçlıyor. Buna göre, AB ve Ukrayna arasında ülkenin kısa vadeli açıklarını kapatmak amacıyla 355 milyon avro değerinde bir anlaşma ve 1.61 milyar avro’luk makro mali yardım (MFA II) programına dair mutabakat zaptı imzalandı. Avrupa Komisyonu ve Ukrayna Hükümeti arasındaki toplantıda ayrıca, Ukrayna Parlamentosu’nun ülkenin doğusunda ayrılıkçı gruplarla girilen çatışmaların araştırılması amacıyla özel bir komisyon kurulması kararı alındı. Donetsk ve Lugansk’ta yaşanan insani kayıpları araştıracak olan komisyon, ilk raporunu 15 Haziran tarihine dek parlamentoya sunacak.
AB ve Ukrayna arasında mevcut olan siyasi ortaklığın yeni başlıklar ile ilerlediğine işaret eden anlaşmanın ardından konuşan Ukrayna Başbakanı Arseniy Yatsenyuk, ülkede adil ve özgür bir seçim düzenlemek çabası içinde olduklarını kaydetti. Avrupa Komisyonu Başbakanı José Manuel Barosso, Ukrayna’da yapılacak seçimlerin uluslararası standartlara uygun olmasının gerektiğini kaydetti ve taraflara seçimlerde istikrarsızlık yaratmaması uyarısında bulundu. Barosso ayrıca, yaşanan son gelişmelerin “Rusya’nın çıkarına olmadığını” düşündüğünü söyledi.
Ukrayna Başbakanı Yatsenyuk, ülkede istikrarı sağlamak adına Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) tarafından çizilen “yol haritasının” “Ukrayna liderliğinde yürütülen bir süreç olması gerektiğini” kaydetti. AGİT tarafından şekillenen plan, krizin çözülmesi için bir dizi üst düzey görüşme, silahsızlanma ve adil bir başkanlık seçimini öngörüyor. 12 Mayıs’ta AGİT tarafından yayımlanan bildiride, 17 Nisan’da Cenevre ‘de AB, ABD, Rusya ve Ukrayna arasında varılan uzlaşmanın AGİT’ in çizdiği yol haritasını destekleyici nitelikte olduğu açıklandı.
Rusya ise AGİT tarafından Ukrayna’ya ilişkin olarak çizilen “yol haritasını” desteklediklerini ve en kısa sürede gerçekleşmesini umduklarını açıkladı. Rusya Dışişleri Bakanlığı, Ukrayna hükümetini ülkenin güney ve doğusunda operasyonlar dâhil olmak üzere şiddeti durdurmasının ve bölgeden paralı askerlerin çıkarılmasının gerektiğini vurguladı. Rusya, Ukrayna’nın siyasi tutukluları serbest bırakması ve operasyonları durdurması halinde, ülkedeki ayrılıkçı grupların buna iştirak edeceğini savundu. Açıklamada, AGİT yol haritasına uyulmasının Ukrayna’da ulusal düzeyde bir diyalog ortamı oluşturabileceği görüşü dile getirildi.
Öte yandan Rus doğalgaz şirketi Gazprom, Haziran ayında Ukrayna’ya doğalgaz teslimatını sürmesi için ön ödeme yapılması gerekeceğini açıkladı. Ukrayna, Gazprom’un tüm indirimleri iptal ettikten sonra doğalgaz metreküp fiyatını 485 dolara çıkarmasını kabul etmiyor ve bu kararın siyasi nitelikli olduğunu savunuyor. Yatsenyuk ayrıca, Rusya’nın Ukrayna’nın gaz şirketine el koyarak “2 milyar metreküp gazı çaldığını” iddia etti. Yatsenyuk, Ukrayna’nın Rusya’ya geçmiş borçlarını ödemek ve piyasa koşullarına uygun şekilde doğalgaz anlaşmasının revize edilmesi için Gazprom ile anlaşmaya hazır olduklarını söyledi ve bunun gerçekleşmemesi durumunda sorunu uluslararası yargıya taşıyacaklarını kaydetti. Avrupa Komisyonu Başkanı Barroso ise enerji alanındaki sorunların kötüleştirilmesinin kimsenin çıkarına olmayacağını belirtti ve enerjinin siyasi bir araç olarak kullanılmaması değerlendirmesinde bulundu.
Rusya lideri Vladimir Putin, 15 Mayıs’ta Rusya ve Ukrayna arasındaki doğal gaz anlaşmazlığına ilişkin olarak Avrupa ülkelerine gönderdiği ikinci mektubunda, Avrupa Komisyonu’nun soruna “daha aktif bir şekilde katılması” çağrısında bulundu. Putin, Ukrayna’nın Rusya’ya yapması gereken ödemeler konusunda AB’nin “herhangi bir öneride bulunmadığına” dikkat çekti. AB, doğalgazının yüzde 25’ini Rusya’dan ithal ediliyor ve bu rakamın yarısı Ukrayna üzerinden transfer ediliyor. Bu nedenle AB, 2006 ve 2009 yıllarında Rusya-Ukrayna uzlaşmazlığında olduğu gibi, doğal gaz arzında yeni bir sorun yaşanmaması için çaba gösteriyor. Bu amaçla, Haziran ayında enerji arz güvenliği konusunda bir zirve yapılacak ve Avrupa Komisyonu konuya ilişkin olarak yeni öneriler sunacak.