AB EKONOMİ VE MALİYE BAKANLARI JUNCKER PLANI ÜZERİNDE ANLAŞMAYA VARDI
9 Aralık 2014 tarihinde gerçekleştirilen AB Ekonomi ve Maliye Bakanları Konseyi’nde, Juncker Planı olarak adlandırılan Avrupa Komisyonu yatırım programına destek sağlandı. Geçtiğimiz ay Komisyon Başkanı Juncker tarafından açıklanan planla, üç yılda 315 milyar avro yatırım yapılması, büyümenin desteklenmesi ve Tek Pazarın güçlendirilmesi amaçlanıyor. Bu doğrultuda, Avrupa Yatırım Bankası’nın yönetiminde Avrupa Stratejik Yatırım Fonu (ESIF) kurularak toplam 1300 milyon avro tutarındaki yaklaşık 2000 projenin bu fon ile desteklenmesi ve üç yılda 500 milyon avro finansman sağlanması öngörülüyor. Avrupa Komisyonu’nun Yatırımlardan Sorumlu Üyesi Jyrki Katainen, AB Maliye Bakanlarının Juncker Planı’nı olumlu karşıladıklarını belirtti.
AB Ekonomi ve Maliye Bakanları Konseyi’nde ayrıca vergilendirmede yolsuzluğun önlenmesine ilişkin iki önemli düzenleme kabul edildi. Bu kapsamda, şirketlerin vergiden kaçınmalarının önlenmesine yönelik olarak, ilgili yönetmeliğe ek bir hükmün ilave edilmesine karar verildi. AB Ekonomi ve Maliye Bakanları Konseyi’nde, vergi kaçakçılığının önlenmesi amacıyla yetkili kurumlar arasında işbirliğinin artırılmasına ilişkin bir yönetmelik de kabul edildi. Söz konusu yönetmelik ile mükelleflerin sınır ötesi sermaye veya varlıkların vergilendirilmesinden kaçınmalarının önlenmesi öngörülüyor.
AB Ekonomi ve Maliye Bakanları Konseyi’nde üzerinde anlaşılan diğer bir konu da üye ülkelerin AB Tek Çözümleme Fonuna katkılarının hesaplanmasına ilişkin tüzük taslağı oldu. Söz konusu fon, Tek Çözümleme Mekanizması kapsamında sorunlu bankaların uygun bir şekilde çözümlenmesi (resolution) amacıyla oluşturuldu.
AYB ve Komisyon Görev Grubu Yatırımlara İlişkin Raporunu Yayımladı
Avrupa Yatırım Bankası (AYB) ve Avrupa Komisyonu Görev Grubu, yatırımların önündeki engelleri inceleyen son raporunu Ekonomik ve Mali İşler Konseyi'ne sundu. Raporda, yaklaşık 2000 proje, ekonomik fizibilite, AB’ye sağladığı fayda, hızlı uygulama gibi kriterler açısından değerlendiriliyor.
Juncker Planı’na ilişkin olarak, finansman sağlanacak projelerin seçiminde siyasi müdahalenin önlenmesi amacıyla ESIF’in nasıl yönetileceği konusu önem taşıyor. Bu doğrultuda, bağımsız denetçilerin projelerin seçiminde görev alması öngörülüyor. Katainen, Juncker Planı’na henüz hiçbir üye ülkenin kesin olarak katkıda bulunacağını açıklamadığını, ancak planın, üye ülkeler katkıda bulunmasalar dahi işleyecek şekilde tasarlandığını ifade etti. ESIF fonuna doğrudan katkıların sermaye ve devlet garantileri şeklinde olması planlanıyor. Uygun projelere finansmanın ise ortak olan üye ülkeler tarafından sağlanması öngörülüyor.