İKTİSADİ KALKINMA VAKFI
E-Bülteni
İKTİSADİ KALKINMA VAKFI
E-Bülteni
2-8 MART 2015

Avrupa Çevre Ajansı “Avrupa’da Çevre 2015” raporunu yayımladı

Türkiye’nin de üyesi olduğu Avrupa Çevre Ajansı’nın “Avrupa’da Çevre: Durum ve Genel Görünüm 2015” (The European Environment: State and Outlook 2015, Synthesis Report) sentez raporu 3 Mart 2015 tarihinde yayımlandı. Raporda ortaya koyulan verilere göre, Avrupa Çevre Ajansı’na üye ülkeler AB politikalarıyla pek çok konuda ilerleme kaydetmekle birlikte henüz istenilen sonuca ulaşılamamış durumda. En ciddi sorun, biyoçeşitliliğin korunması alanında görülürken, AB’deki mevcut yasal çerçeve, 2050 hedefleri için yeterli bulunmuyor.

Verilere göre;

-Avrupa’da biyoçeşitlilik azalmaya devam ediyor. Koruma altına alınmış alanların yüzde 60’ı ve canlı türlerinin yüzde 77’si yetersiz şekilde koruma altında. Biyoçeşitlilik hedefinde 2020 hedeflerine uzak bir durum söz konusu.

-Ekosistemin tahribatı, ekonomik faaliyetlerde azalmaya neden oluyor.

-Tarım alanlarının kullanımında üye ülkeler arası farklılıklar mevcut. 2012 yılında organik tarım için kullanılan tarım arazisi sadece yüzde 6 olarak değerlendiriliyor.

-Hava ve su kalitesinde Avrupa genelinde ilerleme gözlemleniyor.

-Deniz ve kıyı ekosistemi tehdit altında ve özellikle deniz tabanına yönelik baskı, kirlilik, istilacı yabancı türler ve asitlenme söz konusu. Aşırı avlanmanın sorun olarak görüldüğü Akdeniz dışında; avlanmanın azaldığı denizler Baltık ve Atlantik. Akdeniz’de 2014 yılında canlı stoklarındaki aşırı avlanma verileri, yüzde 91 gibi yüksek bir oranı yansıtıyor.

-İçme suyu ve yüzme suyu kalitesinde iyileşme yaşanırken, tehlikeli maddelerde de azalma mevcut.

-Kaynak tüketimi AB genelinde azalırken, atık yönetimi, daha az atığın oluşması ve atıkların depolama alanlarına gönderilmesi noktasında ilerleme kaydedilmiş durumda. Nitekim, geri dönüşüm alanları 2004-2012 yıl aralığında 21 ülkede artmış ve geri dönüşüm oranı 2004’te yüzde 22 iken, 2012 yılında yüzde 29’a çıkmış durumda.

-Sera gazı emisyonlarının azaltılması konusunda fosil yakıt kullanımı nispeten azalma eğilimde. Ekonomik büyümeye ters orantılı bir şekilde, 1990 seviyesine göre yüzde 19 azalma görülüyor.

-Kentlerde hava kirliliği konusunda ince partiküller maddeler ciddi sorun teşkil ediyor.

-İklim değişikliği ile mücadele çalışmalarının yetersiz olduğu değerlendirilirken, bu durumun mevcut koşullar ve politikalarla daha da kötüye gidebileceği vurgusu yapılıyor.

-Gürültü kirliliği konusunda ise her yıl en az 10 bin erken ölüm ile karşılaşıldığı belirtiliyor.

Raporda yer alan Türkiye’ye ilişkin verilerde ise AB’nin Su Çerçeve Yönergesi’ne paralel olarak, Türkiye’deki yasal mevzuat çalışmalarına atıfta bulunuluyor. Türkiye’de 2004-2012 yılları arasında şehir atıklarında geri dönüşüm oranının, AB üyesi ülkelere göre yüzde 10’un altında olduğu belirtiliyor.

Rapora buradan ulaşılabilir.