Lüksemburg, 1 Temmuz 2015 tarihinde AB Konseyi Dönem Başkanlığı’nı Letonya’dan devraldı. Altı aylık Dönem Başkanlığı, yeni kurumsal denge oluşturan Lizbon Antlaşması sonrasında bu ülkenin ilk Dönem Başkanlığı olacak.
Lüksemburg Dönem Başkanlığı sırasında ülke, ana ilkelerini şu şekilde belirledi:
- Vatandaşların sesine kulak veren
- İşletmeleri destekleyen
- Avrupa’nın çıkarları doğrultusunda ortaklar ve kurumlarla işbirliğinde bulunan bir Dönem Başkanlığı.
Lüksemburg Dönem Başkanlığı’nın programı, 26-27 Haziran 2014 tarihlerinde AB Konseyi tarafından önümüzdeki 5 yıl için AB’nin temel önceliklerini ortaya koyan Stratejik Plan çerçevesinde belirlendi. Söz konusu program, Avrupa Komisyonu Başkanı’nın Yönlendirici İlkeleri, Komisyon’un yıllık çalışma planının yanı sıra İtalya, Letonya ve Lüksemburg’dan oluşan Üçlü Başkanlığın çalışmaları göz önünde bulundurularak oluşturuldu.
Lüksemburg Dönem Başkanlığı’nın öncelikleri yedi temel başlık altında şu şekilde sıralanıyor:
- Büyüme ve istihdamı artırmak için yatırımı teşvik etmek;
- AB’nin sosyal boyutunu derinleştirmek;
- Göçü yönetmek, özgürlük, yargı ve güvenlik alanlarını birleştirmek;
- Dijital Pazar boyutuna odaklanarak ortak pazarı gözden geçirmek;
- Avrupa’nın rekabet gücünü küresel ve şeffaf bir çerçeveye oturtmak;
- Sürdürülebilir kalkınmayı teşvik etmek;
- Dünyada AB’nin konumunu güçlendirmek.
Lüksemburg Dönem Başkanlığı, Türkiye’nin müzakere sürecini diğer aday ülkelerle beraber ele alıyor. Bu çerçevede Dönem Başkanlığı programında, Türkiye, Karadağ ve Sırbistan ile müzakerelerde “gerekli şartlar yerine getirildiği” takdirde yeni fasılların açılabileceği dile getiriliyor.
Bilindiği üzere, Lüksemburg, Türkiye’nin üyeliğine sıcak bakan ülkeler arasında bulunuyor. 2013’te Türkiye’ye Devlet Başkanı düzeyinde gerçekleşen ziyarette Grandük Henri ikili ilişkilerin geliştirilmesi ve Türkiye-AB katılım müzakerelerinde daha ileri bir aşamaya geçilmesi için destek verdiklerini açıklamıştı. 2014’te ise Lüksemburg Dışişleri Bakanı Jean Asselborn, Türkiye’nin adaylık sürecini desteklerini belirtmiş, 2015 Dönem Başkanlığı’nda bunun için gerekli adımları atacaklarının altını çizmişti. Asselborn, Lüksemburg Dönem Başkanlığı’nda Türkiye ile yeni fasılların açılması için girişimlerde bulunacaklarını açıklamıştı. Lüksemburg Dönem Başkanlığı hakkında daha detaylı bilgiye buradan ulaşılabilir.