Dünya Bankası Türkiye Ekonomi Notu’nu 1 Temmuz 2015 tarihinde yayımladı. Raporda Türkiye’de büyümenin 2015 birinci çeyrekte kamu harcamaları ve azalan ithalat sayesinde direncini koruduğu ve GSYİH’nin ilk çeyrekte önceki çeyreğe kıyasla yüzde 1,3 oranında arttığı belirtiliyor. 2015 yılının tamamına ilişkin büyümenin ise yüzde 3 oranında gerçekleşmesi öngörülüyor. Üretimdeki artışın 2014'ün üçüncü çeyreğinden itibaren yakaladığı yükseliş trendini koruduğu belirtilen raporda, harcamalarda ise özel tüketimin ivme kaybettiği ve yatırım harcamalarının azaldığı ifade ediliyor. Bu zayıflamanın, kamu harcamalarındaki artış ve net ihracatın pozitif katkısıyla dengelendiği dile getiriliyor. 2014 yılında ithal edilen ve birinci çeyrekte envanterden çekilerek ihraç edilen altın sayesinde, ihracatta güçlü bir performans sergilendiği kaydediliyor. İstihdamın, hizmetler ve sanayi sektörleri sayesinde birinci çeyrekte toparlandığı, cari açığın, altın ihracatı sayesinde Ocak ayından itibaren azaldığı belirtiliyor.
Yurt içi enerji fiyatlarındaki artışın, ulaştırma maliyetlerini de artırarak fiyatları yükselttiği ve buna paralel olarak, 12 aylık enflasyonun Mayıs ayı sonu itibarıyla yüzde 8,1'e tırmandığı belirtilirken, önümüzdeki dönemde, elverişli hava koşulları ve daha iyi bir hasat sayesinde gıda enflasyonun azalacağı, döviz kuru üzerindeki baskıların kontrol altında tutulacağı varsayımıyla, 12 aylık enflasyonun Aralık 2015 ayı sonu itibarıyla yüzde 7'ye gerileyeceği tahmin ediliyor. Mali dengelerin, genel seçimler sürecinde istikrarlı bir duruş sergilediği, 2015 yılı görünümünün ise, genel seçimlerin ardından siyasi belirsizliğin çözümüne bağlı olduğu ifade ediliyor. Siyasi belirsizliklerin seçim sonrasında devam ettiği ve 2015'e ilişkin yüzde 3'lük büyüme tahmininde yukarı yönlü riskler yarattığı belirtiliyor. Yatırımcı güveninin tazelenmesinin, kısa ile orta vadede büyüme için kilit faktör olduğu belirtilen raporda, özel yatırımlarının son üç yıldır zayıf durumda olduğu, yatırımcı güvenini tazelemek için istikrarlı, kapsayıcı bir hükümetin bir an önce kurulması ve yapısal reformların uygulanmasına bir an önce başlanması gerektiği üzerinde duruluyor.