TÜRKİYE-AB GÜNDEMİ

Geçtiğimiz hafta Türkiye ve AB gündeminde öne çıkan haberler şu şekilde:

AP Dışişleri Komisyonu’nda Türkiye Oturumu Gerçekleştirildi

19 Temmuz 2016 tarihinde AP Dışişleri Komisyonu’nda gerçekleştirilen oturumda, Türkiye’deki darbe girişimi ve olağanüstü hal görüşüldü. AP Sosyalistler ve Demokratlar İlerici İttifakı Grubu Üyesi ve Türkiye Raportörü Kati Piri ile AP Dışişleri Komisyonu Başkanı ve Avrupa Halk Partisi (EPP) Üyesi Elmar Brok tarafından ortak bildiri açıklandı. Oturumdan çıkan ortak mesajda Türkiye’nin, AB’nin temel değerleri olan demokrasi, hukukun üstünlüğü ve insan hakları kurallarına sadık kalması gerektiği vurgulandı.

Türkiye Raportörü Kati Piri konuşmasında, Türkiye’nin demokratik kurumlarına yapılan bu saldırının ardından demokrasi ve hukukun üstünlüğünün daha da güçlendiğini ifade etti. Buna karşın, Piri, bu süreçte Türk hükümetine hukukun üstünlüğüne saygı gösterilmesi gerektiği mesajını iletti. Piri ayrıca Türkiye’nin kutuplaşmalardan uzaklaşması ve ulusal birlik için bir fırsat ortamı yaratması temennisinde bulundu.

EPP Üyesi Elmar Brok ise mevcut sürece bakıldığında Türkiye’nin AB’den uzaklaşma tehlikesinin olduğunu belirtti. Özellikle idam cezasının uygulanmasının AB ile müzakere sürecini engelleyebileceği uyarısında bulundu. Mevcut süreçte Türkiye’de sükûnetin korunmasının önemli olduğunu vurgulayan Brok, Türkiye’siz bölgesel barışın mümkün olamayacağını ve Türkiye’nin stratejik bir ortak olduğunu ifade etti. Türkiye’ye AB’den gelen doğrudan yabancı sermaye akışının ilişkilerde önemli bir boyutu temsil ettiğini belirtti.

Mogherini ve Hahn’ın Darbe Girişimine Yönelik Ortak Bildirisi

21 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’deki darbe girişimine yönelik AB Dışişleri ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini ve Avrupa Komisyonunun Komşuluk Politikası ve Genişleme Müzakerelerinden Sorumlu Üyesi Johannes Hahn tarafından ortak bir bildiri yayımlandı. Bildiride, darbe girişimi kınanırken, Türkiye’de ilan edilen olağanüstü hal uygulamalarının yakından takip edileceği ve TBMM’nin ve ülkenin demokratik kurumlarında temsil edilen tüm güçlerin anayasal rollerinin eksiksiz bir şekilde yerine getirilmesi gerektiği üzerinde duruldu.

Bildiride, 18 Temmuz 2016 tarihinde gerçekleştirilen AB Dışişleri Konseyi’nde de belirtildiği üzere, bu süreçte hukukun üstünlüğü, insan hakları, yargılama hakları, demokrasi ve temel özgürlüklere riayet konusunda Türk makamlarına çağrıda bulunuldu. Bu hususların ayrıca Türk Anayasası dâhilinde geçerli olduğu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da ifadelerinde yer aldığı vurgulandı.