AB GÜNDEMİ: AB`den Küresel Ticaret Yönetişiminde Söz Sahibi Olma Hamlesi
AB’den Küresel Ticaret Yönetişiminde Söz Sahibi Olma Hamlesi
Günümüzde küresel ticaretin düzenlenmesi ve yönetilmesi büyük önem arz ediyor. Ülkelerin değişen küresel koşulları ve gelişmeleri önceden tahmin ederek bunlara adapte olabilmeleri, adil ve değerleri öne çıkaran, kurallara dayalı bir sistem geliştirilebilmeleri değişime ayak uyduramayanın yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalmasının an meselesi olduğu küresel ekonomide hayati önem taşıyor. Söz konusu yeni sistem arayışları, korumacılık eğilimlerinin artış gösterdiği ve küresel aktörlerin ticaret yönetişimine bağlılıklarının azaldığı günümüzde ciddi bir gereksinim olarak karşımıza çıkıyor. Bu gelişmeler karşısında AB, dünya ticaretinde ve bunun yönetişiminde liderliği ele alma amacıyla harekete geçti. Bu kapsamda dengeli ve sorumlu bir yaklaşımla, bir yandan pazarlarını serbest ticarete açarken, diğer yandan küreselleşmenin yönetilmesi için yüksek standartlar ve kurallar koymayı hedefliyor.
Bilindiği üzere küresel ticaret, AB’nin rekabet gücünün ve refah düzeyinin yükseltilmesinde temel rol oynuyor. Birliğin, AB dışındaki ülkelere ihracatı 30 milyondan fazla istihdama destek sağlıyor. Gelecekteki küresel büyümenin yüzde 90’ının AB dışındaki ülkeler tarafından gerçekleştirileceği göz önüne alındığında, küreselleşmede tam anlamıyla başarı sağlamış ve dünya ile bütünleşmiş bir AB ekonomisinin; Birlik içinde başta KOBİ’ler olmak üzere, vatandaşlar, işçiler ve tüketiciler için büyük fayda sağlaması öngörülüyor.
AB’nin Yeni Ticaret Paketi
2017 Birliğin Durumu konuşmasında Avrupa Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker, AB’nin dış ticarete açık olduğunu ancak bunun karşılıklı olması gerektiğini, yani diğer ülkelerin de AB ile ticarete açık olmasının önemini dile getirdi. Komisyonun araştırmalarına göre, AB’nin dış ticaretine 1 milyar avro katkı, AB’de 14 bin yeni iş imkânı sağlıyor. Aynı zamanda dış ticaret pek çok alanla bağlantılı olduğundan, bu alanların da gelişmesine olanak sağlıyor. Nitekim AB’nin dış ticareti, Birliğin başta çevre ve sosyal politikasına ilişkin standartları olmak üzere, veri güveliğine ve gıda güvenliğine ilişkin şartların da ihracı ve dünya genelinde yaygınlaştırılması anlamına geliyor.
Bu amaçla Avrupa Komisyonu, Ekim 2015’te “Herkes İçin Ticaret: Daha Sorumlu Ticaret ve Yatırım Politikası” başlığı ile AB için yeni bir ticaret ve yatırım stratejisi önerdi. Bu kapsamda sürdürülen çalışmalarda ilerleme sağlandı. Son olarak, Avrupa Komisyonunun 13 Eylül 2017 tarihinde açıkladığı Ticaret Paketi, AB’nin ticaret ve yatırımlarının geliştirilmesine yönelik kapsamlı öneriler içeriyor. “Küreselleşmenin Düzenlenmesi için Aşamalı bir Ticaret Politikası” başlıklı tebliğ ile Ticaret Paketi’ne ilişkin detaylar ortaya koyuluyor. Bu belgenin yanı sıra AB, ticaret politikası stratejisine ilişkin “Herkes için Ticaret“ başlıklı raporunda son iki yıldaki gelişmeleri değerlendiriyor.
Söz konusu paket, Avrupa gözden geçirme çerçevesi dâhilinde doğrudan yabancı yatırımların güvenlik ve kamu düzeni gibi AB’nin stratejik menfaatlerinin yanı sıra Avustralya ve Yeni Zelanda ile serbest ticaret anlaşmaları görüşmeleri için taslak talimatlarla ters düşmemesinin sağlanmasını içeriyor. Ayrıca Avrupa Komisyonu, AB’nin ticaret politikasını dünyanın en şeffaf ve kapsayıcı politikası haline getirmek amacıyla AB’nin ticaret anlaşmalarına ilişkin bir danışma grubu kurulmasına karar verdi. Ticaret Paketi’ndeki önerilerin içinde çok taraflı yatırım mahkemesi kurulması için görüşmelerin başlatılması da yer alıyor.
Ticaret Paketi’nin temel unsurları şu başlıklar altında sıralanıyor:
- Doğrudan yabancı yatırımların izlenmesi için bir çerçeve oluşturulması
Söz konusu çerçeve ile AB’de doğrudan yatırımların başlıca büyüme kaynağı olmasının sürdürülmesi amaçlanırken, aynı zamanda AB’nin temel menfaatlerinin korunması hedefleniyor. Mevzuat tasarısı hızla etki gösterecek bazı önlemleri de içeriyor.
- AB Konseyinden yetki alınarak Avustralya ve Yeni Zelanda ile ticaret anlaşmaları görüşmelerinin başlatılması
Söz konusu anlaşmalar geçmişte Kanada, Vietnam, Singapur ve Japonya ile başarıyla tamamlanmış olan anlaşmaların üzerine inşa edilerek, küresel ticaretin geliştirilmesine yönelik kurallarla ticaret ortaklıklarının yayılmasını amaçlıyor.
- Yatırımlara ilişkin ihtilafların halli için çok taraflı mahkeme kurulması amacıyla görüşmelerin başlatılması
Küresel yönetişime ilişkin inovasyon niteliğindeki bu girişim, yatırım anlaşmaları kapsamında şirketlerin yaşadıkları ihtilaflara yönelik daha şeffaf, tutarlı ve adil bir yaklaşım getirilmesi niteliğinde. Yatırımlara ilişkin adil ve yansız çok taraflı daimi mahkeme sisteminin kurulması önerisi, söz konusu mahkemenin bağımsızlığı, hesap verebilirliği ve şeffaflığı sağlanarak, ülkelerin ve yatırımcıların menfaatleri ile demokratik meşruiyet arasında denge kurmayı amaçlıyor.
- Daha fazla şeffaflık sağlanması
Avustralya ve Yeni Zelanda ile ikili ticaret anlaşmaları taslaklarının yayımlanmasını takiben; Avrupa Komisyonu, yatırımlara ilişkin ihtilafların çözümlenmesi amacıyla anlaşma için müzakere direktiflerini de kapsayan tavsiyelerini yayımlama kararı aldı. Bunlar AP ve AB Konseyine sunulduktan sonra ulusal parlamentolara iletilecek ve kamuya açıklanacak. Avrupa Komisyonu, üye ülkelere ulusal ve bölgesel bütün paydaşların ticaret görüşmelerine en erken aşamada dâhil edilmesi çağrısında bulundu.
- AB’nin ticaret anlaşmalarına ilişkin danışma grubu kurulması
Danışma grubun kurulmasıyla Avrupa Komisyonu, sivil toplum ile daha fazla çalışabilecek ve ticaret birlikleri, işveren ve tüketici örgütleri ve diğer sivil toplum kuruluşlarından oluşan daha geniş ve daha dengeli paydaş gruplarına ulaşarak onların da çalışmalara katkısını sağlayabilecek. Danışma grubunun kurulması ile ticaret politikasının daha şeffaf ve kapsayıcı olması da amaçlanıyor.
Sema Gençay Çapanoğlu, İKV Kıdemli Uzmanı