Brezilya’da Solun Zaferi, Amazonlar ve AB-MERCOSUR STA’sının Geleceği
Brezilya'da, 30 Ekim 2022 tarihinde gerçekleşen devlet başkanlığı seçiminin ikinci turunu, seçime aday olarak giren eski devlet başkanlarından Luiz Inacio Lula da Silva kazandı. Brezilya Yüksek Seçim Mahkemesi’nin yayımladığı sonuçlara göre Lula da Silva %50,9 oy alırken, rakibi olan şimdiki Brezilya Devlet Başkanı Jair Bolsonaro %49,1 oranında oy aldı.
Devlet başkanlığı seçiminin ilk turu 2 Ekim tarihinde gerçekleşmiş; Lula da Silva %48,4 oy oranı ile birinci, Jair Bolsonaro %43,2 oy oranı ile ikinci, Brezilya Demokratik Hareketinin adayı Simone Tebet %4,2 oy oranı ile üçüncü, Demokratik İşçi Partisi adayı Ciro Gomes ise %3 oy oranı ile seçimi dördüncü olarak bitirmiş ancak hiçbir aday %50'den fazla oy alamadığından dolayı seçimler ikinci tura kalmıştı.
Ekim 2022 devlet başkanlığı seçimlerini kaybeden aşırı sağ görüşlü Jair Bolsonaro’nun 2019’da göreve başlaması ile birlikte AB-Brezilya ilişkileri büyük bir çıkmaza girmiş, aynı yıl sonuçlandırılan AB - MERCOSUR STA’sı bazı Üye Devletler ve Avrupa Parlamentosu (AP) tarafından veto edilmişti. Ancak birçok uzmana göre, Brezilya devlet başkanlığı seçimlerini sol eğilimli bir lider olan Lula da Silva’nın kazanması, AB-Brezilya ilişkilerinin tekrardan rayına oturmasına neden olabilecek nitelikte.
Bolsonaro Hükümetinin Amazon Ormanları Politikası
90 ila 140 milyar metrik ton karbon tuttuğu düşünülen Amazon ormanlarının geleceği uzun yıllardır tehlikede. Üstelik son araştırmalar, Amazon ormanlarının artık bu karbonu tutmaktan ziyade daha fazlasını atmosfere yaydığını gösteriyor. Uzmanlara göre iklim krizinin etkileri, giderek şiddeti artan kuraklıklar ve yangınlar sonucunda bu ormanlar geri döndürülemez bir tahribatın eşiğinde.
Amazon ormanlarının tahrip edilmesi 1960'lı yıllara kadar dayanıyor. Ancak bu süreç Bolsonaro'nun 2019’da göreve gelmesinden sonra hiç olmadığı kadar hızlandı. Araştırmalara göre, 2019’dan beri, Brezilya Amazonu’ndaki ağaç kayıp hızı %88 artmış durumda ve yağmur ormanları son 16 yılın en yüksek ormansızlaştırmasıyla karşı karşıya. Bunun en önemli nedenlerinden bir tanesi de Bolsonaro'nun Amazonlara yönelik politikası. Nitekim Bolsonaro hükümeti çevre ile ilgili olan yasalarının uygulanmasını azalttı, ormanlarda tarım ve madenciliği teşvik etti ve 2008 yılında kurulan Amazon Fonu’nu 2019 yılında kapattı.
AB - MERCOSUR STA’sının Geleceği
Bolsonaro’nun göreve gelişi AB-Brezilya ilişkilerinin de seyrini değiştirdi. Nitekim Bolsonaro hükümetinin iklim değişikliği, insan hakları, göç ve çok taraflılık konusundaki politikaları AB politikaları ile tamamen farklı idi. Bozulan ilişkilerin somut tezahürü AB - MERCOSUR STA’sının imzalanma sürecinde yaşandı.
Arjantin, Brezilya, Paraguay, Uruguay’dan oluşan MERCOSUR (Güney Amerika Ortak Pazarı) ile AB arasında sürmekte olan STA müzakereleri 1999 yılında başlamış, 20 yıla yakın bir süre sürüncemede kalmış ve nihayetinde 28 Haziran 2019 tarihinde tamamlanmıştı.
MERCOSUR STA’sı, AB’nin o güne kadar akdedeceği en büyük ticaret anlaşması olarak nitelendiriliyordu. STA, AB ile MERCOSUR arasındaki ticarette uygulanan gümrük vergilerini büyük oranda azaltacaktı. Böylece AB tarafı otomotiv, makine, kimya ve tıbbi malzeme gibi sanayi ürünlerini bu pazara daha rahat sokabilecek, MERCOSUR ülkeleri ise özellikle tarım ve hayvancılık ürünlerinde avantaj sağlayacaktı. Ancak ilerleyen süreçte anlaşma büyük tartışmaları da beraberinde getirdi. Fransa başta olmak üzere bazı AB ülkeleri, Avrupalı çiftçiler ve et üreticileri bu anlaşmanın tarım ve hayvancılık sektörlerinde büyük zararlara neden olacağı, çok ciddi maliyet avantajlarına sahip olan MERCOSUR ülkelerinin tarım ve hayvancılık ürünlerinin Avrupa pazarını “işgal edeceği” ve bu alanda Avrupa pazarında büyük bir eşitsizlik doğuracağı yönündeki endişelerini dile getirdi. Bir diğer büyük soru işareti de anlaşmanın iklim ve çevre üzerindeki potansiyel etkileri üzerine idi. Başta gene Fransa olmak üzere bazı AB ülkeleri ve çevreci gruplar iklim değişikliğine karşı duyarsız bir lider olan Bolsonaro’nun Devlet Başkanlığı’nı yaptığı Brezilya ile bir ticaret anlaşmasının imzalanmasına karşı çıktı. Eleştirilerin devam ettiği bir süreçte, Ağustos 2019’da Amazon ormanlarında rekor sayıda yangının çıkması ve bunun sonucunda oluşan tahribat, süreci daha da kötü bir hâle getirdi. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron Bolsonaro'yu bu konuda yalan söylemekle suçladı. Bolsonaro ise Amazon ormanlarının iç mesele olduğunu ve Amazon’un Brezilya'ya ait olduğunu söyledi. Bolsonaro’nun Facebook paylaşımında Macron’un eşi ile alay etmesi ise Fransa-Brezilya ve doğal olarak AB-Brezilya ilişkilerini çok ciddi bir biçimde zedeledi. Nihayetinde Fransa, Ağustos ayında, AB-MERCOSUR STA’sını veto etti. Anlaşma daha sonra Ekim 2020'de Avrupa Parlamentosu, Ağustos 2020'de ise Almanya tarafından veto edildi.
Brezilya'da 30 Ekim 2022 tarihinde gerçekleşen devlet başkanlığı seçimini Lula da Silva’nın kazanması bozulan ilişkilerin onarılması ve AB-MERCOSUR STA’sının geleceği açısından büyük bir fırsat olarak değerlendirilebilir. Lula da Silva taraflar arasındaki gerilimin fay hatlarından biri olan ormansızlaştırma konusunda AB ile çok daha uyumlu politikalar izleyebilecek bir lider. Nitekim Lula, göreve gelir gelmez, çevre karşıtı politikaların çoğunu geri alacağına söz verdi ve Jair Bolsonaro'nun kapattığı Amazon Fonu’nu, seçim vaatlerinde yer aldığı gibi yeniden hayata geçirdi. Amazon Fonu Amazon yağmur ormanlarının yok olmasının önüne geçmek için Lula da Silva’nın 2008 yılındaki eski başkanlığı döneminde kurulmuş ve Lula görev sürecinde ormansızlaştırmayı %70’ten fazla azaltmıştı.
Lula da Silva ayrıca seçim kampanyasında, AB-MERCOSUR STA’sı konusunda AB ile “altı ay içinde” bir anlaşmaya varmak istediğini ifade etmişti. Ancak 2019 anlaşmasının bazı bölümlerinin yeniden müzakere edilmesinde ısrarcı. Brezilya gayrisafi yurt içi hasılasındaki payı 2004 yılında %28,6’dan 2021’de %18,9’a düşen Brezilya endüstrisini daha güçlü hâle getirmek Lula da Silva’nın başlıca seçim vaatlerinden biri idi. Bu doğrultuda Lula da Silva özellikle Brezilya endüstrisinin gelişimini desteklemek için AB tarafından daha fazla taviz koparmak istiyor. AB tarafının ise ilgili STA için çevre ve iklim konusunda bir ek araç üzerinde çalışma yaptığı söylentiler arasında.
Sonuç ve Değerlendirme
Dünyanın en büyük ticaret bloku AB’nin dış politikada kullandığı en etkili aracı ticaret politikası olarak karşımıza çıkıyor. Özellikle 2030 Gündemi ve Paris Anlaşması ile sürdürülebilirlik ve çevre konularına giderek önem veren AB, uluslararası sistemi, Yeşil Mutabakat ile bu değerler çerçevesinde dönüştürmeyi hedefliyor. Bu doğrultuda, ticaret politikasını da revize eden AB, Güney Kore ile imzalanan 2011 STA’sından beri Ticaret ve Sürdürülebilir Kalkınma fasıllarının işlevini artırmak için çabalıyor. Bu doğrultuda Komisyonun AB-MERCOSUR STA’sının çevre ve iklim konularında daha ciddi taahhütler içermesi için adımlar atması olası.
Dünya, Soğuk Savaş sonrasında bölgesel ve küresel gerilimlerin hiç olmadığı kadar yükseldiği bir dönemden geçiyor. Jeopolitik dengelerin hızla değiştiği uluslararası konjonktürde, AB, yüzleştiği meydan okumalara karşı ekonomik gücüyle karşılık vermeyi amaçlıyor. Bu noktada “açık”, “sürdürülebilir” ve “iddialı” bir ticaret politikası uygulayacağını ilan eden AB, kendi çıkarlarını korumanın yanında değerlerini de yaymaya devam edeceğini gösteriyor. Bu noktada birlikte dünya GSYH’sinin %25’ini ve 780 milyon kişilik bir nüfusu temsil eden AB ile MERCOSUR ülkelerinin böyle bir dönemde bahsi geçen STA üzerinde anlaşmaya varmaları her iki tarafa da büyük avantajlar getirebilecek nitelikte bir gelişme olarak karşımıza çıkıyor.
Ahmet Emre Usta, İKV Uzman Yardımcısı